Suriye'nin Tahran Büyükelçisi İslam Devrimi hakkında konuştu

Suriye'nin Tahran Büyükelçisi Şefik Deyyub, "İmam Humeyni ve Çağdaş Dünya" Uluslararası Seminerinde şunları söyledi: İslam Devrimi'nin İran'daki zaferinin Suriye halkı için en önemli kazanımı ve sonucu, Tahran ve Şam arasındaki ilişkilerin istikrara kavuşturulması ve derinleştirilmesi olmuştur.

İmam Humeyni Araştırma Enstitüsü ve İslam Devrimi, Uluslararası Kur’an Haber Ajansı (IQNA), İmam Humeyni Yayınevi ve İmam Humeyni Anma Merkezi tarafından İran İslam Devrimi'nin büyük kurucusunun vefatının 32. Yıldönümü vesilesiyle ‘’İmam Humeyni (ra) ve Çağdaş Dünya" Uluslararası Semineri İmam Humeyni Türbesinde 3 Haziran’da saat 17.00'den akşam 8'e kadar düzenlendi.

Suriye'nin Tahran Büyükelçisi Şefik Deyyub seminerde yaptığı konuşmada şunları söyledi: Her şeyden önce, İmam Humeyni ve Çağdaş Dünya başlıklı bu görkemli konferansta İmam Humeyni'nin ölümünün otuz ikinci yıldönümünde bu yerde hizmetinizde olmaktan çok mutluyum. Rahmetli İmam'ın önderliğinde İran İslam Devrimi, yirminci yüzyılın ikinci yarısında bölgede ve dünyada yaşanan en önemli gelişmelerden birine damgasını vurdu.

İran İslam Devrimi'nin sonuçları İran İslam Cumhuriyeti sınırlarını aşmakta ve yansımaları bölge ve dünya genelinde görülmektedir.

Dinamik vizyonu ve karakteriyle İmam Humeyni'nin vefatından sonra bile ve İmam Hamanei’nin önderliği ve rehberliği altında tarihsel liderliği ile İran devrimi, hala bölgesel ve uluslararası siyaset alanında önemli oyunculardan biridir.

İran'da İslam Devrimi'nin Suriye halkı için kazandığı zaferin en önemli kazanımı ve sonucu, İran-Suriye ilişkilerinin istikrarı ve derinleşmesi olmuştur. İran İslam Devrimi'nin zaferinden sonra Tahran ve Şam arasındaki ilişkiler, karşılıklı saygıya dayalı bir ilişkisi olmuştur.

Bu ilişki, yoluna çıkan düşmanların şüpheciliğine rağmen her zaman istikrarlı olmuş ve yeni güç denklemleri oluşturmuştur. Bunun başında Filistin, Hizbullah ve direniş hareketlerinin haklı davasına destek ve direniş ekseninin kurulması vardı.

İran İslam Devrimi'nin zaferinden sonra Siyonist rejimin Tahran'daki büyükelçiliğinin Filistin Kurtuluş Örgütü'ne devredildiğini ve İran'ın Filistin'e tam desteğini ilan ettiğini asla unutmayacağız.

İran'ın Suriye direnişine desteği Filistin davasının çıkarınadır ve bu destek Filistin halkının İsrail işgaline karşı direnme kabiliyetini artıracaktır.

Son olarak üç noktaya değinmeliyim: Birinci nokta, Suriye'nin 10 yıllık baskı savaşında Suriye halkının yanında İran ve İmam Hamanei’nin direnişini asla unutmayacak olmasıdır.

İkinci nokta ise Suriye'nin her zaman adil Arap meselesinin ve Filistin davasının hizmetinde İran ve Suriye arasındaki kardeşlik ilişkilerine hizmet etmeye çalıştığı ve bu ilişkilerin İran-Arap ilişkilerini güçlendirme yönünde olduğudur. Üçüncü nokta, İran-Suriye ve direniş ekseni ve bölgedeki tüm ülkeler arasındaki ilişkinin geleceği konusunda iyimseriz.

3975505