IQNA

Filistinli müfessir:

Uluslararası tefsir denetleme kurumunun oluşturulması gerekiyor

19:58 - December 15, 2019
Haber kodu: 3468497
Tahran, 15 Aralık 2019 - Şeyh Muhammed Nemr Zagmut\ Şii-Sünni uzman müfessirlerin varlığıyla Kuran'ın tefsirini denetlemek için uluslararası bir örgüt kurmanın gerekliliğini vurgulayarak böyle bir organizasyonun kurulmasının, bazı ayetleri yanlış tefsir ederek yanlış düşünceleri destekleyen Tekfiri düşünce ve akımlara karşı koymak için önemli bir gereklilik olduğunu ifade etti.

Lübnan’da Filistin İslami Konsey Başkanı ve Filistinli Kur’an müfessiri ve din alimi Şeyh Muhammed Nemr Ahmed Zagmut Kur'an-ı Kerim'in basit bir tefsirini yazıyor, IQNA ile yaptığı röportajda, bu tefsiri yazma süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Halihazırda genel olarak toplumun ve özellikle öğrencilerin faydalanabileceği basit ve özlü bir tefsir yazdığını belirtti.

Şayh Nemr Zagmut ‘’ Kur’an ayetlerini tefsir ederken halkın anlamadığı eski ve zor kelimeleri kullanmamalıyız . Ben bu tefsirde Kur’an kavram ve konularını basitleştiriyorum. Birçok insan Kur’an'ın eski ve hatta çağdaş tefsirlerinin içeriğini, bazı kelimelerin karmaşıklığı ve zorluğu ve uzunluğu nedeniyle anlamıyor.  Çünkü eski ve anlaşılmadık kelimeler kullanılmıştır.’’ dedi.

Bu Filistinli Kuran yorumcusu, diğer birçok şey gibi, Arap dilinin de sürekli güncellenmekte olduğuna dikkat çekti. Ayrıca kendi tefsir kitabında Kur’an kavramlarını basitleştirerek akıcı dil seçimi ve günün gereklerini dikkate aldığını söyledi.

Ayetlerin nüzul nedenine önem verme gerekliliği

Filistinli müfessir Kur’an tefsirinde ayetlerin nüzul nedeninin muhataplar için önemli olduğuna değinerek ‘’ Bazı müfessirler, özellikle çağdaş müfessirler tefsirleri özetlemeye ve kolaylaştırmaya çalışmışlardır. Her nekadar bazıları onu daha ayrıntılı olarak tefsir ettiysede Kur’an müfredatı, kelimeleri ve dilbilimsel konular ayrıntılı olarak açıklanmaktadır. Ancak Kur’an'ın tefsir edilmesini kolaylaştıracak bir hareket olmalıdır. Tefsir  Arapça dilinin akıcılığını korumanın yanı sıra, tefsirin genel olarak, özellikle öğrenciler tarafından anlaşılabilir ve kolay erişilebilir olması gereklidir.’’ açıklamasını yaptı.

Kur'an'ı İngilizce ve Fransızcaya çevirenlere tavsiyeler

Lübnan’daki Filistin İslami Konsey Başkanı İngilizce ve Fransızca çeviriler hakkında bu iki dile hakim olduğunu ve iyi çeviriler sunulduğunu belirterek bu iki dilde Kur’an çevirmenlerine ayetlerin anlamından ayrılmamaları tavsiyesinde bulunarak ‘’ Ayetin ne anlama geldiğini özel olarak açıklayın ve muhataplar için netleştirin ve İkinci olarak, kendi çevirilerinde ayetlerin nüzul nedenine dikkat etsinler. Ayrıca çevirmenlerden ayetlerin ne anlama geldiğini ve sözlerini kaybetmemeye dikkat etmelerini istiyorum. ‘’ dedi.

Filistinli müfessir bazı Kur’an ayetlerinin yanlış tefsirinde dolayı tekfiri akımların ortaya çıktığını ve bununda İslam dünyasının  sorunlarından olduğunu ifade etti.

Şeyh Zagmut El Ezher’in eski işlevinden uzaklaşması nedenleri hakkındaki soruya cevaben bir zamanlar merhum Şeyh Şeltut gibi insanların El Ezher’de çalıştığını İslam mezheplerinin yakınlaşması için çalıştığını ancak, merkezin Müslümanlar arasında birlik ve yakınlaşma yaratmadaki rolünün şimdi  çok etkili olmadığını ifade ederek ‘’ El-Ezher'deki kardeşlerimin kendilerini mezhebi fanatizmden uzaklaştırmasını istiyorum. Müslümanlarla sırf Müslüman ve İslam dini takipçisi oldukları için ırk ve mezheb gözetmeksizin etkileşime geçiniz. Hepimiz Allah’ın Resulünün mezhebindeniz. Ve Allah bizi Müslüman olarak isimlendirmiştir. Maide sûresi 3. Ayetinde şöyle buyurmaktadır: Din olarak sizi İslamiyet’i seçtim.’’ açıklamasını yaptı.

Şeyh Zagmut , İslam mezhepleri arasındaki yaklaşım kavramı hakkında ise ‘’ Hepimiz Müslümanlar Hz Muhammed (sav)’in takipçileriyiz ve bir dine uymak, o dinin imamını takip etmek anlamına geliyor. Dolayısıyla kendimizi bir mezhebe özgü olarak düşünmememiz gerektiğine inanıyorum. Çünkü Müslüman olmamız mezhepçiliği gereksiz kılıyor. Aynı halde arkadaşlarım bana hangi mezhepten olduğumu sorduklarında Allah’ın Resul’ünün mezhebine yani İslam dinine iman ettiğimi söylüyorum. Bu nedenle, kendimi bir Müslüman ve Allah’ın Peygamberinin takipçisi olarak görüyorum, Al-Maliki, Şafii, Caferi... vb. dahil olmak üzere tüm İslam dinleri, aynı zamanda Muhammedi İslam'ın kollarıdır’’ diye söyledi.

İslamofobinin etkenleri

Şeyh Muhammed Nemr Zagmut Batıda İslamofobinin Batının İslam bilgisi eksikliğinden mi kaynaklandığına veya bu olgunun İslam'a atfedilen bazı fanatik ve aşırılık yanlısı grupların davranışlarından mı kaynaklandığına dair bir soruya cevaben şu açıklamada bulundu:  Ben açıkça bugün dünyadaki İslamafobinin nedenin Siyonistler olduğunu söylüyorum. Çünkü İslam'ın dünyaya yayılmasını istemiyorlar. İkinci mesele, İslam'a bağlı bazı fanatiklerin ve aşırılık yanlısı grupların davranışlarıdır ki Vahabiler bu gruptandır. Sapkın fikirleriyle, inançlarının dışındaki bütün insanları inançsız ve yoldan çıkmış olarak kabul eden davranışlardır.

Vahdetin önündeki engeller

Bu Filistinli müfessir ropörtajın sonunda İslam Ümmetinin vahdeti sağlamasının önündeki en önemli engellere dikkat çekerek bu konuda iç ve dış etkenlerin söz konusu olduğunu belirterek ‘’ Dış faktörler açısından, Siyonistlerin, Amerikalıların ve İngilizlerin, Müslümanların birliğinin gerçekleşmesini engelleyen üçgenin üç kenarı olduğunu söylemeliyiz. Siyonistler İslam ümmetinin düşmanlarının ön saflarında yer almaktadır, çünkü İslam ve Müslümanlar ile sürekli savaş halindedirler. Müslümanların bir diğer düşmanı sürekli Müslümanlara hükmetmek, varlıklarını yağmalamak ve İslam ulusunu köleleştirmek isteyen Amerikalılardır. Üçüncü düşman, Müslüman milletlerin zenginliğini , doğalarını sömüren ve yağmalayan İngilizlerdir.

3862723

captcha