Hindistan Ulema Cemiyeti temsilcileri, müslümanlara yönelik çok yaygın tutuklama operasyonundan sonra Yeni Delhi polisi emniyet müdürüyle görüşmesinin ardından tutuklamaların kaygı verici olduğunu bildirdiler.
Hindistan Ulema Cemiyeti yetkilileri, müslüman gençlerin tutuklanmasının daha önceden hazırlanan bir program kapsamında yapıldığının anlaşıldığını bildirdiler.
Bu arada Hindistan'da aşırı hinduların hükümetin desteğinde müslümanlara yönelik saldırıları da devam ederken son zamanlarda bu saldırılarda en az 50 müslüman vahşice öldürülmüş ve müslümanlara ait çok sayıda ev, işyerleri ve camiler de ateşe verilmişti.
Hindistan'da yeni vatandaşlık yasasında müslümanların bu yasadan ayrı tutulması tepkilere neden olmuştu.
Hindistan'da yürürlüğe giren yasa, komşu ülkelerdeki dini azınlıkların Hint vatandaşı olmasını kolaylaştırıyor. Ancak Müslümanlar bu uygulamanın dışında tutuluyor.
Destekçilerini ve muhaliflerini karşı karşıya getiren kanuna yönelik protesto gösterileri, yasa taslağının geçen Aralık ayında parlamentoda kabul edilmesinin ardından başlamıştı. Öğrenciler ve Müslüman toplumundan geniş kesimlerin öncülük ettiği gösteriler daha sonra çatışmalara dönüşmüştü.
Yasa, Müslümanlara karşı ayrımcılık yaptığı ve Hindistan'ın seküler anayasasına zarar verdiği gerekçesiyle eleştiriliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, yasanın "büyük bir endişe" kaynağı olduğunu ve diğer grupların Müslümanlara yönelik saldırılarına polis tarafından göz yumulduğu yönündeki haberlerin kendilerini kaygılandırdığını belirtti.
Yaklaşık 1,4 milyar kişinin yaşadığı ülkede nüfusun yüzde 80'ini Hindular, 180 milyonla ikinci büyük grubu ise Müslümanlar oluşturuyor.