Hata ve günahın bağışlanmasının bedeli

İnsan hayatının yolu, insanı aldatmak için çeşitli aldatmaca ve ayartmalarla bezenmiştir. Bu aldatıcı konular, insanın hayatta kendisi için belirlediği hedeflere ulaşmasını zorlaştırmaktadır.

İnsan her zaman cezbedilir ve bu nedenle yanlış şeyler yapabilir ve doğru yoldan sapabilir. Bazen insan işlediği günahtan pişman olur ve bir dönüş yolu arar. Bu, insanın saf bir hakikate sahip olduğunu gösterir ve bu nedenle bir hata yaparsa doğru yolu bulup hatayı düzeltmeye ve iç kirliliğini gidermeye çalışır.

Allah insana dönüş yolunu vermiştir, ancak tüm insanlar bu yolda olmayı başaramaz, çünkü bazen hatalar ihmale ve Allah'tan uzaklaşmaya yol açar.

Bu yolun adı tövbedir. Tövbe, dönüş anlamına gelir. Allah'a dön. Bu dönüş her an ve her hata ve günah aşamasında mümkündür. Tabii ki, doğru yola ne kadar erken dönerseniz, ilk noktaya olan mesafe o kadar yakın ve kolay olacaktır.

Ancak her yanlış söze tövbe ve dönüş denilemez. Çünkü tövbenin aşamaları ve şartları vardır. Şartlarından biri de insanın tövbe etmesi ve tevbesinde ısrar etmesi ve artık hata ve günah işleme arzusunun kalmamasıdır.

Muhsin Kıraati gerçek tövbeyi doğru araba kullanmaya benzetiyor. Hatalarına karşı dikkatli olması ve hataları için zamanında doğru kararı vermesi gereken bir sürücü.

Kıraati bu konuda şöyle diyor: Sürücü yanlış yöne giderse gittiği yoldan geri döner ama yoluna devam ederse sadece şunu söyleyin: Saptım, saptım, araba ana yola dönmeyecek ve yolcuların hiçbiri onu affetmeyecek.

Tövbe, geçmişte yapılan yanlışlardan dönerek telafi edilmesi demektir ki bu durumda Allah tövbeyi kabul eder.

Tevbe suresi 104. Ayeti:

اَلَمْ يَعْلَمُٓوا اَنَّ اللّٰهَ هُوَ يَقْبَلُ التَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِهٖ وَيَأْخُذُ الصَّدَقَاتِ وَاَنَّ اللّٰهَ هُوَ التَّوَّابُ الرَّحٖيمُ

Bilmiyorlar mı ki kulların tövbesini kabul eden Allah’tır,sadakaları kabul eden de O’dur. Şüphesiz Allah tövbe kapısını alabildiğine açık tutmaktadır, rahmetiyle herşeyi kuşatmaktadır.

Bakara suresi 222. Ayetinde Allah çok tövbe edenleri sever diye buyuruyor. Birini rahatsız ettiyseniz özür dileyin. Namaz kılmadıysa, kılmalıdır. Doğru şeyi söylemek zorundaysa, saklamamalı ve yanlışları düzeltmelidir.          

Kur’an Tövbe için şuları söyledi: Bakara suresi 160. Ayet

اِلَّا الَّذٖينَ تَابُوا وَاَصْلَحُوا وَبَيَّنُوا فَاُو۬لٰٓئِكَ اَتُوبُ عَلَيْهِمْۚ وَاَنَا التَّوَّابُ الرَّحٖيمُ 

Ancak tövbe edenler kendilerini düzeltenler ve gerçeği açıkça ifade edenler bunun dışındadır. İşte bunların tövbesini kabul edeceğim. Doğrusu ben tövbeleri çokça kabul eden ve rahmeti bol olanım.

Muhsin Kıraati 1945 doğumlu müfessir ve Nur tefsiri kitabının yazarıdır. Yaklaşık 40 yıldır İran televizyonunda Kur’an tefsir ediyor.