IQNA

İslami eğitim sisteminin üç temel özelliği

9:38 - September 14, 2022
Haber kodu: 3477443
İslam kültüründe genellikle öğretimin karşılığı olarak tâlim eğitimin karşılığı olarak da terbiye kullanılmaktadır.

Kur’an’daki insan tarifine baktığımızda, insanın amel etmeye muktedir olarak tanıtıldığını ve amelin gereklerinin de onunla birlikte olduğunu görürüz. Amel kelimesi ve muadilleri Kur’an’da sıkça kullanılmaktadır. Kur’an metnini insanın amelleriyle ilgili olarak analiz etmek istiyorsak, ona iki açıdan bakabiliriz: nicel ve nitel.

Bir kitapta bir kavramdan çokça bahsedilmesi, kavramın merkezi bir konuma sahip olduğunu gösterir. Allah kelimesi Kur’an’da birçok kez geçmektedir ve bu da onun İlâhi Kitab’ın merkezinde yer aldığı anlamına gelmektedir. Amel kelimesi de sıklıkla kullanılmaktadır.

Amel kavramı niteliksel olarak çok önemlidir ve amel yoksa pek çok şey olamaz. Örneğin dinin kendisi olamaz çünkü dinin insanlar için anlamı vardır. Amel kavramının itibarı çok yüksektir. Birçok şey bu kavrama bağımlıdır. Metini tahlil edersek, insanın etkenliği nicelik ve nitelik açısından önemli bir konuma sahip anahtar bir kavramdır.

İnsanın yaratılış hikayesine  baktığımızda  Adem ve Havva’nın hikayesi, etken bir insanın profilidir. Çünkü Adem ve Havva cennete girdiklerinde, bir vesveseye karşı ne yaptıklarını görürüz. Adem ve Havva amel makamında vesvese karşısında yenilirler.

Allah onlara tövbe etme fırsatı verir ki bu da amelin dinamizminin bir göstergesidir. Böylece insanoğlu Kur’an’da amele sahip olan, amel yoluyla kimliğini oluşturan ve tanımlayan bir varlık olarak tasvir edilmiştir.

Terbiye ne değildir?

Bu açıklama ile eğitim kavramını tartışabiliriz. Her şeyden önce, etken insan hakkında eğitim öğretim nasıl olmaz? Etken insan eğitimi zorlayıcı ve dayatılarak olmaz. Eğitimin insanın etkenliği ile bağdaşmayan bir yönü zorlamadır. Ayrıca eğitimde motivasyon da çok önemlidir. İnsan bir iş yaptığında istek ve arzuyla yapılıyorsa daha etkilidir. Ama isteksizlikten kaynaklanıyorsa promlemler çıkar.

Dolayısıyla motivasyonları öldüren ve arzulara dikkat etmeyen eğitim sistemleri insanın etkenliğiyle uyumlu değildir. İki tür zorlama vardır: içsel ve dışsal. Başkaları bizi zorlarsa kötüdür. Ama kendimizi içeriden zorlarsak kabul edilebilir.

İslami eğitim sisteminin üç özelliği

Eğitim telkin, zorla ve dayatma şeklinde olmamalıdır. Eğitimde önce araştırma, ikincisi motivasyon ve üçüncüsü seçim hakkı olmalıdır. Allah bu hususu Kur’an’da kısaca bildirmiştir. Bakara suresi 256. ayetinde şöyle buyurulmaktadır: "Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde, kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir."

Din bilgi, inanç ve amelden oluşan bir bütündür. Peygamberin, mürebbinin ve öğretmenin rolü insanları dindar kılmak değil, bu açıklamayı göstermektir. Dolayısıyla dinde bilişsel temel önemlidir. Ne tür bir eğitimin insana uygun olduğu, hangi eğitimin uymadığı ortaya çıkar. Bu açıklamalar, eğitim ve insan bilimi arasındaki uyumluluğu gösterebilir. Bu açıdan eğitim, öğretmen ve öğrenci arasında öğrencinin dönüşümüne yönelik üç boyutlu bir etkileşimdir. İlk olarak, tanıma, ikincisi arzu edilen hedefe doğru hareket etme eğilimi ve derûni arzu, üçüncüsü istenen hedefi seçmek ve ona ulaşmaya çalışmak.

Kaynak: Tahran Üniversitesi'nde akademisyen olan Hüsrev Bakıri'nin bir konuşmasından ele alınmıştır.

4011985

captcha