Dünya Ehli Beyt Kurumu Genel Sekreteri Ayetullah Ahteri, İran'da İslam inkılabı zafere kavuştuğu günden itibaren Müslümanların vahdeti ve dayanışmasına vurgu yapıldığını hatırlatarak Şii ve Sünni âlimlerin ortaklaşa hazırladığı vahdet bildirgesinin milli vahdet ve İslami dayanışma yılının en değerli çalışmalarından biri olduğunu söyledi.
Dünya Ehlibeyt Kurumu Genel Sekreteri Ayetullah Ahtari, milli vahdet ve İslami dayanışma yılında gerçekleşen çalışmalar hakkında Mehr Haber Ajansına bilgi verdi. Ahteri, İran İslam cumhuriyetinin bu yılı milli vahdet ve İslami dayanışma yılı olarak adlandırılması doğrultusunda attığı adımın dünya Müslümanları arasında vahdet ve dayanışmanın sağlanması yolunda önemli bir adım sayıldığını kaydetti.
Ahtari, sözlerini şöyle sürdürdü: Dünya Müslümanları vahdeti düşünsel ve teorik bakımdan benimsiyor, lakin vahdet yolunda attıkları pratik adımlar yetersizdir ve bazen çok nadir oluyor. İslam inkılâbının zaferinden itibaren imam Humeyni (r.a) vahdetten söz etti ve ardından İran İslam cumhuriyeti uluslar arası İslami Mezhepler Takrib Kurumu gibi adımları ile İslami mezheplerin yakınlaşması yolunda pratik adımlar attı. Öte yandan ulemayı bir araya getirmek ve Müslümanları düşmanların tefrikacı komplolarına karşı koymaya teşvik etmek gibi çalışmalar gündeme alındı. Fakat bu yılın milli vahdet ve İslami dayanışma yılı olarak adlandırılması vahdet ve dayanışma yolunda atılan adımların güçlenmesine vesile olmuştur.
Milli vahdet ve İslami dayanışma yılında yapılan en önemli faaliyetlerden biri, İslam ümmetinin vahdet bildirgesinin hazırlanmasıydı. Bu bildirge şu ana kadar bir çok Şii ve Sünni âlim tarafından imzalandı ve ulema tarafından daha da desteklenmesi durumunda vahdet ve dayanışmanın üzerinde önemli etkisi olacaktır.
Öte yandan İslam dünyasının çeşitli bilgin ve düşünürlerinin katılımı ile birçok oturum ve konferans gerçekleşti ve milli vahdet ve İslami dayanışmayı konu alan birçok eser ve makale yayınlandı. Tabi tüm bu çalışmalar hala yetersizdir ve gelecek yılda da vahdet yolundaki engelleri ve komploları yok etmek için çaba sarf etmek ve Müslüman âlimler arasındaki ihtilafları halletmek gerekir.