İkna'nın Dünya Bülteninden naklettiği habere göre Katar Cuma günü Vatikan'dan bir temsilcinin katılımıyla topraklarındaki ilk kiliseyi açtı. Adına "Gül Hanım" denilen bu ilk Katolik kilisesinde Cumartesi günü ilk resmi ayinin yapılmasına karar verildi.
Kilise Katar'ın başkentinde nüfusun yoğun olmadığı Ebu Hamur bölgesinde inşa edildi ve 100 binden fazla Katolik Hıristiyan'a hizmet verecek.
Kilisede din adamlarının kalması için mekânlar, kahvehane ve otoparkın yanısıra 2700 kişilik bir büyük salon bulunmakta.
Yerel hassasiyetlerin önüne geçmek için kilisenin duvarlarına haç işareti gibi hiçbir Hıristiyanlık sembolü asılmadı ve ayin zamanında da çan çalınmayacak.
Kilisenin papazı bunu, Hıristiyan azınlık için önemli bir gelişme olarak addetti ve yabancı gazetecilere: "Biz Katar yönetimine kiliseyi yapmamız için bize izin verdiğinden dolayı minnettarız" dedi.
Papaz, islamonline'a yaptığı özel açıklamada kilisenin hiçbir Hıristiyanlaştırma faaliyeti göstermeyeceğini, görevinin sadece namazları eda etmekle sınırlı kalacağını dile getirdi.
Kilisenin açılışına, başlarında Papa 16'ncı Benedict'i temsilen bulunan Papa Akademisi Başkanı Ivan Dayas'ın da olduğu birçok kardinal ve papaz katıldı.
Papaz kilisenin yeni ismiyle, el-Azra arasında fark olmadığını "Seyyide Verdiyye" (Gül Hanım) isminin Azize Meryem-ul Azra'nın isimlerinden biri olduğunu söyledi.
Açılış törenini düzenleyenler gazete muhabirlerini, haber ajanslarını ve yabancı uydu kanallarını davet ederken Katar yerel basınını davet etmediler.
Katar'da ilk kilisenin açılması Müslümanlar arsında tartışmaya yol açtı. Katar'da yayınlanan el-Arap Gazetesi geçen ayın sonlarında Katarlıların %80'inin ülkelerinde kilise inşasına karşı çıktıklarını ortaya çıkaran bir araştırma yayınladı.
Katar eski Adalet Bakanı Avukat Dr. Necip en-Neimi, anayasaya aykırı olduğu için Katar topraklarında kilise yapılmasına karşı çıkanların başını çekenler arasında yer alıyor.
Dr. Necip sözlerine şöyle devam ediyor: "Katar toplumu Müslüman bir toplum ve anayasaya göre onun temelini İslam oluşturuyor. Mademki diğer ülkelerde olduğu gibi Katar'da Hıristiyan yerliler yok o halde bunlar için kilise yapmaya da gerek yok. Böyle bir durum toplumsal kabul ister."
Buna mukabil Katar Üniversitesi Hukuk Fakültesi eski dekanı Dr. Abdülhamit el-Ensari kilise yapımını destekliyor. Dr Abdülhamit Katar el-Vatan Gazetesinde yayınlanan makalesinde "misliyle karşılık verme" ilkesini delil getiriyor ve bunun bir İslam ilkesi olduğunu zikrediyor.
"Eğer Avrupa ve bütün dünya bizim mescitlerimize, okullarımıza ve merkezlerimize izin veriyorsa onlara nasıl bilmukabele davranmayız. Onlar mı daha adil yoksa biz mi?"
Katar Hükümeti bu topraklarda ikame eden Hıristiyan mezhep gruplarının hepsinin ihtiyacını karşılayacak diğer 5 kilise için toprak tahsis etmişti.
Hükümet yeni kilisenin inşa edildiği araziyi bağışladı. İnşaat masrafları ise 18 milyar dolar tuttu.
İslamonline, Katar'daki ikinci kilisenin yapımına önümüzdeki birkaç gün içinde başlanacağını açığa çıkardı. Yetkili Katar makamı ise kilisenin yapılacağı araziyi belirledi. Bu yer ilk kiliseye yakın olacak. Katar Kamu İşleri Heyeti, kilisenin yapılacağı araziyi hazırlama çalışmalarına başladı.
Şu an, Katar'ın nüfusu yaklaşık 1,5 milyon civarında. Katar nüfusunda Hıristiyan yerli bulunmamakla birlikte orada ikamet eden farklı uyruklardan Hıristiyanların sayısı yaklaşık yarım milyon.
Bahreyn, Kuveyt, Arap Emirlikleri ve Amman'da körfez ülkeleri uyruğuna sahip olmayan azınlık Hıristiyanlar için kiliseler inşa edilmişti. Bu ülkelerin aksine Suudi Arabistan "Arap Yarımadasında iki din bir arada bulunmaz" nebevi hadisine binaen İlmi Araştırmalar ve Fetva Daimi Heyetinin hükmüyle Arap Yarımadasında Müslüman olmayanlar için ibadet mekânı inşa etmiyor.