Orta Asya’da bulunan ülkeler komünist Sovyetler birliğinin hâkimiyetinden kurtulunca kapalı kutu olmaktan da kurtuldular ve dünyaya açılan bir konuma kavuştular.
Sovyetlerin bu ülkeler üzerinde 19. yüzyılın ikinci yarısında kurduğu egemenlik bu coğrafyaları İslam dünyası ve Müslümanlarla ilişkilerini sınırlı hale getirdi. 1930 yılından sonra bu ülkelerde dini ortadan kaldırmak için sistemli çalışmalar yürütüldü.
1991 yılında Sovyetler Birliğinin dağılması ile birlikte Orta Asya’daki bu ülke İslam dünyası ile tekrar kucaklaştı. Hiç kimse yerküresinin 6/1’lik bölümünü sahiplenmiş olan böylesine güçlü bir sistemin günün birinde dağılacağını, farklı ülkelere dönüşeceğini ve bu ülkelerin geçmişteki kendi kültürel hüviyetlerine dönüş yapacağını tahmin etmiyordu.
Halkının %75’i Müslüman olan 5 milyon nüfusu ile Kırgızistan Cumhuriyeti, Sovyetler birliğinden ayrılmış bir ülkedir. Şu an Kırgızistan’da 4 binden fazla camii, bir İslam üniversitesi ve üç binin üzerinde dini merkez var.
Kırgızistan’daki camilerin hepsinde beş vakit cemaat namazı, Kurân ve fıkıh dersleri, dini hükümler ve konular hakkında sohbet celseleri düzenlenmektedir. Bu ülkede Kurân’a ve İslam dinine yöneliş günden güne hissedilir derecede artmaktadır. Özellikle gençler İslam dini ve Kurân’ı daha yakından tanıma konusunda büyük bir yöneliş görülmektedir.
Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te yaklaşık 100 camii var. Bu camilerin bir kısmında Kurân dersleri verilmektedir. Bu şehirdeki İslam üniversitesi de Kurân ilimleri konusunda birçok öğrenci yetiştirmektedir.
243071
