BAE, Müslüman ülkelerden insan ticareti için güvenli bir sahil
IQNA’nın raporuna göre, insan ticareti, insanları zorla çalıştırma, cinsel kölelik veya bir insan taciri veya başkaları için cinsel istismar olarak tanımlanır. Organ ticareti veya askeri kuvvet gibi diğer konular, insanların farklı ülkelere ticaretinin nedenlerinden biri olabilir.
Fars Körfezi ülkeleri, onlarca yıllık ekonomik büyüme nedeniyle seks ve zorla çalıştırma için dünyanın en çok ticareti yapılan insanlar arasındadır. Velupio Martuchello’nun Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısına bir süre önce gönderdiği ve yayınlanan son mektupta bu konuyu takip etti.
Mektubunda Avrupa Parlamentosu üyesi, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Bahreyn liderliğindeki Ortadoğu ülkelerinin insan ticareti ile mücadele için uluslararası standartlara uymadığını belirterek bu ülkelerin, bu alandaki uluslararası hukukun en büyük ihlalcileri arasında olduğunu açıkladı.
Bu Avrupalı yetkili yaptığı açıklamada, BAE'den Dubai'ye kadın ticareti konusunda "çok sayıda rapor" bulunduğunu, ancak konuyu ele almak için herhangi bir işlem yapılmadığını ve Avrupa'nın en yoksul ülkesi olarak Moldova'dan kadın ticareti sorununun endişe kaynağı olduğunu söyledi.
Moldova'da insan kaçakçılığı büyük bir sorundur. Ulusal İstatistik Ofisliğine göre, 2008 yılında 25.000 Moldova vatandaşının yurtdışına kaçırıldığı tahmin edilmektedir. Erkekler inşaatta ve zorunlu olarak çiftçilik alanlarına kullanılır. Kadınların çoğunlulu seks kölesi olarak Türkiye, Rusya, Kıbrıs ve BAE'de satılmaktadır. Bazı kurbanlar 12 yaşındadır ve Uluslararası Göç Örgütü, bu insanların yüzde 10'unun çocuk olduğunu tahmin ediyor.
BAE, insan tacirlerinin ilk durağı
Ancak Fars Körfezi bölgesindeki en önemli turistik yerlerden biri olan Birleşik Arap Emirlikleri'nde insan ticareti durumu biraz endişe vericidir. İnsan kaçakçıları için her zaman cazip bir yer olarak kabul edildi ve farklı ülkelerden pekçok insan bu ülkede iş imkanı vaadiyle kandırılarak BAE kaçırılıyor.
BAE'de İnsan Ticareti ile Mücadele Ulusal Komitesi'nin son raporuna göre, 2018 yılında insan ticareti yapmakla suçlanan 77 kişi ülkede 51 kurbanın karıştığı 30 ceza davaları ile bağlantılı olarak tutuklandı.
Her yıl, Hindistan, Sri Lanka, Bangladeş ve Endonezya gibi ülkelerden birçok kadın, istihdam ve temizlik gibi işlerde çalışmak için BAE'ye geliyor, ancak daha sonra, fazla mesai ve ücretsiz çalışma saatleri gibi koşullar ile, yasadışı pasaportları, seyahat kısıtlamaları, ücretlerin ödenmemesi ve fiziksel veya cinsel istismar ile karşı karşıya kalıyor.
Mağdurlar sadece seks kölesi olmuş genç kızlar değil, aynı zamanda zorla çalıştırma ve ilgili konularda sömürülen yaşlı kadınlar, erkekler ve her yaştan çocuklardır.
Libya'daki BAE köle sistemi
Bu arada, PAX gibi BM'ye bağlı bazı araştırma kuruluşlarına göre, BAE hükümeti hedeflerine ulaşmak için Afrika krizine müdahale ediyor.
Raporlara göre, BAE ayrıca Afrika'dan insan ticareti konusunda da faaliyet gösteriyor, bir tür kölelik sistemi kuruyor ve göç etmek isteyen yoksul Afrikalılar, BAE'nin işgücü veya askeri güç olarak rehberliğinde çeşitli ülkelere istihdam ediliyor ya da satılıyor.
BAE, Libya iç savaşında Abu Dabi'nin müttefiki Halife Haftar'ın kuvvetleri aracılığıyla Libya üzerinden Avrupa'ya göç etmek isteyen siyah insan dalgasına hizmet etmek için bir mekanizma düzenledi. Raporlara göre, BAE bu insanların bir kısmını çok düşük bir maaş ile BAE'ne transfer ederek bunları Yemen'deki savaşta ve bölgedeki diğer savaşlarda kullanıyor.
Yaşam ve ekonomik koşulların kötü olmasından yararlanarak Yemen'den BAE'ye insan ticareti
Yemen Lehec Valisi Birleşik Arap Emirlikleri'ni geçen yıl güney illerinde bölge sakinlerinin kötü yaşam ve ekonomik koşullarından faydalanarak insan ticareti yapmakla suçladı. BAE'nin savaş için ödeme hareketi insan kaçakçılığı suçlarından biri kabul edilebilir. Uluslararası hukuk cezalandırmayı öngörmektedir.
Binlerce Yemenli, ölüm cephesinde savaşmaya isteksiz davranırken, geçim ve ekonomik baskı kılığında BAE'ye bağlı kamplara katılmak zorunda kaldı.
BAE hükümeti son yıllarda cinsel saldırıların kovuşturulmasında ilerleme kaydetmiştir, ancak zorla çalıştırmayı cezalandırma konusunda sınırlı şekilde çaba sarf etmiştir. Ancak, ülkede insan ticareti ile mücadele hala insan hakları örgütleri tarafından belirlenen standartlardan çok uzak görünüyor.
