IQNA

Hafız Ahmet Sarıkaya’nın Kur’an’la yoldaşlığı

18:00 - January 20, 2022
Haber kodu: 3475215
Dünyaca ünlü Hafız Ahmet Sarıkaya 1990 yılında Denizli’nin Acıpayam ilçesine bağlı Yeşilyuva kasabasında dünyaya geldi. 9 yaşındayken hafızlığını bitirdi.

Kur'an-ı Kerim’i dinleyerek ve hocaları karşısında tekrarlayarak 9 yaşında hafız olan, namı Mekke ve Mescid-i Aksa'ya kadar uzanan Hafız Ahmet Sarıkaya, IQNA’ya (Uluslararası Kur’an Haber Ajansı) Kur'an-ı Kerim'le tanışmasını ve hafızlığa uzanan hayat hikayesini anlattı. 

Hafız Ahmet Sarıkaya, verdiği röportajda ayrıca Kur’an-ı Kerim ayetleri ve Peygamber Efendimizin bazı hadis-i şeriflerinden yola çıkarak, Kur’an aşıklarına önemli mesajlar verdi.

1 - Lütfen kendinizi tanıtabilir misiniz? Kur'an ile nasıl tanıştınız?

Hafız Ahmet Sarıkaya. 1990 yılında Denizli’nin Acıpayam ilçesine bağlı Yeşilyuva kasabasında dünyaya geldim. 9 yaşında hafızlığını bitirdim. 2015 yılında Kur’an-ı Kerim’i kıraatiaşere yani on kıraat üzerine okuma eğitimi aldım. Evli ve bir kız bebek babasıyım çok şükürler olsun. Kur’an-ı Kerim’le tanışmam ise henüz ben 6--7 yaşlarında iken oldu. Dedemler hacca gittikleri zaman oradan Abdülsamet’in kasetlerini getirdiler. Onun kimseye benzemeyen bambaşka sesine aşık olmuştum. Ondan önce de bebekken yanımda haber ya da müzik kanalları açıldığında annem öyle anlatıyor. Tepki vermezmişim ancak Kur’an-ı Kerim kanalı açılırsa yüzüm gülermiş ve değiştirmemelerine kanalın açık kalmasına işaret edermişim. Bu şekilde Kur’an-ı Kerim ile tanışmışm.

2 - Kur’an-ı Kerim’i güzel bir şekilde tilavet etmek için nasıl bir yöntem uyguladınız? Eğitim aldığınız hocalar kimlerdi?

Kur’an-ı Kerim’i en güzel okuyanları çok dinledim. Mahmut Şahhat Enver babasından bir hatırayı şöyle naklediyor. ‘Babam bize derdi ki Allah rahmet eylesin. Yavrularım ben sabah namazından sonra spor yapacağım. Siz de gelin benimle birlikte koşun. Ben Kur’an-ı Kerim okuyacağım benim sesimi dinleyerek siz de Kur’an-ı Kerim ezberlersiniz. Her sabah Kur’an-ı Kerim okurdu bizi de yanında çağırırdı’ diyor. Ayrıca 1994 yılında İran televizyonunun gerçekleştirdiği bir röportajda rahmetli babaları Şahhat Muhammet Enver kendisine sorulan bir soru üzerine diyor ki: “Benim oğullarım benim taklidimi yapmaya başkalarından daha elverişlidir. Ayrıca benim taklidimi yapmak ilk önce onların hakkıdır”.

Ayrıca Peygamberimiz bir hadisinde buyurmuştur ki Kim Kur’an-ı Kerim ayetini tam kulak vererek dinlerse ona kat kat arttırılmış sevap vardır. Kim de okursa ona kıyamet gününde Kur’an- Kerim nur olur. Ayrıca Mısırlı ünlü kaside okuyan dünya çapında tanınmış Şeyh Abdüllatif Vahdan’la aynı odada kaldık epeyce. Kendisi uyumadan önce telefonunu açar, yatağının yakın kenarına koyardı. Dünyaca ünlü seçkin okuyucuların özellikle Abdüssamet, Mustafa İsmail ve Muhammet İmran gibi okuyucuların seslerini açarak uyurdu.

Allah’a çok şükür dünyaca tanınmış, bu konuda birincilik taci giymiş hocalardan Kur’an-ı Kerim eğitimi almak bana nasip oldu. Bunlardan bu haber ajansının değerli okurlarının mutlaka tanıyacağı iki isim zikr etmek istiyorum. İzzet Raşit ve Halit Hanefi. Ayrıca on kıraat üzerine okuma eğitimini doktor Muhammet Fehed Haruf ve Mısırlı Şeyh Mecdi Abdülmevcut’tan aldım. Allah hocalarıma selamet versin. Ayrıca Denizli’nin Honaz ilçesinde Eyüp Batulu hocam ve şu anda maalesef aramızda olmayan Çardak ilçesinde Mustafa Turgut hocamdan Kur’an-ı Kerim ezberledim. Bana ilk Kur’an-ı Kerim ayetlerini ezberlettiren ise Isparta’nın Eğirdir ilçesinde Kamil Söyler hocam oldu. İmam Şatibi hazretleri buyurmuştur ki Kimin hocası kitabı olursa yanlışı doğrusundan çok olur. Yine aynı büyüğümüz buyurmuş ki: Allah talebesine hocasının iki eli arasında öyle kapılar açar ki başkasına açmaz onu. Çok iyi hocaların önüne diz çökmek gerektiği mesajını vermek istedim herhalde anlaşılmıştır. Özetle çok iyi dinlemek. Çok iyi okumaya gayret etmek ve çok iyi bir yol göstericiye sahip olmak diye sorunun ikinci kısmını da cevaplandırmış olalım.

3 - Kur’an ayetlerini ezberlemek, okumak ve Kur'an-ı Kerim ile hemhal olmak sizin hayatınıza nasıl yansıyor?

Kur’an-ı Kerim okumak üzere dünyanın çeşitli yerlerine davet edildim ve gittim. Peygamberimiz bir hadisinde buyurmuş ki Allah’ın insanlar içinde özeli vardır. Kur’an okuyanlar ve Kur’an‘la hemhal olanlar Allah’ın özelleridir ve yakınlarıdır. Bu yakınlıkta olmak beni gururlandırdı her zaman. Ayrıca peygamberimiz başka hadisinde buyurmuş ki Kur’an-ı Kerim’in acayiplikleri bitmez tükenmez.

Gerçekten bunu hayatımda gördüm. 2013-2014 yıllarında iki defa Mescidi Aksa’yı ziyaret ettim. 2014 yılında ikinci ziyaretim Mescidi Aksa’da namaz  kıldırmakla taçlandı. Ayrıca 2011 yılından 2019 yılına 13 defa Umreye gittim. Son Umrem bizzat Ramazan ayında hiç mümkün değilken birkaç gün içinde Kuveyt Büyükelçiliği‘nin girişimleri ile özel bir vize ile nasip oldu. 10’dan önceki bütün Umrelerimde Kabe’yi ziyaretim esnasında korumalar bana eşlik ettiler.

Peygamberimiz bir hadis-i şerifinde buyurmuş ki Hafız olan, Kur’an-ı Kerim’i ezberleyenin anne babasının başına kıyamet günü keramet taci giydirilecektir. Türkiye içinde katıldığım programlara annem babamda eşlik ettiğinde insanların o sevgi selini gördüğümüzde bu hadisi şerifin anlamını gözlerimizle görüyoruz ve iman ediyoruz. Böylece herhalde üçüncüsorumuz da sona ermiş oldu.

4 - Hangi Kur’an yarışmalarına katıldınız ve hangi dereceleri aldınız? Dünyanın dört bir yanından gelen müslümanların Kur'an yarışmalarında buluşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Katıldığım yarışmalar ilk olarak 2013 yılında Hırvatistan’ın başkenti Zagreb‘de ezbere Kur’an okuma kategorisinde dünya birincisi olduğumu Allah’a şükür ederek belirteyim. 2014 yılında Kevser Tv’nin düzenlediği yarışmada Allah’a çok şükür okuduğum gecenin birincisi seçilmiştim. 2016 yılında İran’ın başkenti Tahran‘da gözleri görmeyenler kategorisinde hafızlık yarışmasına katıldım. Allah’a çok şükürler olsun başımıza Allah Tac giydirdi ve beni mahcup etmedi. Yine 2017’de gözleri görmeyenler arasında Tahran’da katıldığım güzel ses kategorisindeki yarışmada da gene Allah yüzümü güldürdü. Bunun yanı sıra 2011 yılında Dubai’de hafızlık yarışmasına katılıp orada da güzel ses kategorisi için seçildim ve orada da Kur’an-ı Kerim okudum. 2009 yılında Libya’da hafızlık kategorisinde yarışmaya katıldım. Çok güzel hatıralarımız oldu.

2013 yılında Avrupa ve Balkan devletleri arasında Makedonya’da yapılan bir yarışmada gene Allah bize keramet tacını giydirdi. 2014 yılında Bahreyn’de hem hafızlık hem güzel ses kategorisinde çok şükür yine yüzümüzün akıyla bir temsil gerçekleştirdik.

2012 yılında Sudan’da hem Kur’an-ı Kerim hafızlık hem de tefsir yarışmasının ilk defa Türkiye’den katılan olmanın mutluluğunu Allah bana yaşattı. 2015 yılında da Sudan’da katıldığım yarışmaya bu defa misafir olarak gitmek nasip oldu. Ayrıca yine 2015 senesinde dünya birincisi seçildim ve Allah’ım bana keramet tacını giydirdi Hırvatistandaki dünya yarışmasına konuk olarak gittim.

video kodu

Dünya Müslümanlarının bu yarışmalarda bir araya gelmesi meselesine ise cevabım: Allah Kur’an-ı Kerim’in Bakara Suresi’nde ikinci cüzde 30. sayfada buyurmuştur ki Haç belli aylarda yapılır. Ve bu sayfada yani 30. sayfada Haç görevlerinizi yerine getirdiğiniz zaman babalarınızı zikr eder gibi hatta ondan daha çok şiddetli bir zikirle sesle Allah’ı zikredin buyuruyor. Yine Allah Kur’an-ı Kerim’de 30. cüzde Kadir Suresi’nde buyuruyor ki ‘Biz Kur’an‘ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu bilir misin sen. Kadir gecesi 1000 aydan daha hayırlıdır.’ Kur’an içinde bulunduğu zamanı özelleştirmiş oluyor. Ve Allah Kur’an-ı Kerim’de 17. cüzde Haç Suresi’nde ‘İnsanlara haccı ilan et. Gerek yaya olarak, gerekse binekler üzerinde uzak yoldan senin çağrına koşup gelsinler’ buyuruyor. Ne büyük ihtişam. Peygamberimiz bir hadis-i şerifinde buyuruyor ki ‘Müslüman Müslümanın kardeşidir.’ Bir başka hadis-i şerifinde Peygamberimiz ‘Ey Allah‘ın kulları kardeş olunuz’ buyuruyor. Allah Kur’an-I Kerim’de dördüncü cüzde ikinci sayfada buyuruyor ki ‘Allah‘ın ipine topluca sarılın ve sakın ayrılığa düşmeyin’. Bu, dünyaya verilecek en güzel birlik beraberlik mesajı’ diyerek dördüncü sorumuz da tamamlamış olalım.

5 - İranlı hafızları veya Kur'an'ı Kerim okuyucularını ne kadar tanıyorsunuz? Tilavetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İran’ı Kur’an-ı Kerim okuma konusundaki gayretlerinden dolayı takdir etmemek mümkün değil. Hazreti Ali buyurmuştur ki ‘Her harfin hakkını verin’. Allah Kur’an-ı Kerim’de beşinci cüzde Nisa Suresi’nde buyurmuştur ki ‘Allah emanetleri yerine teslim etmenizi emrediyor.’

 Zannediyorum 2008 yılında olacak Denizli’de Açık hHava Tiyatrosu’nda Kur’an ziyafeti olmuştu. Dünyanın değişik yerlerinden Hafızlar gelmişti . Orada Mehdi Seyyafzâde’yi dinlemiştim Maide suresinin son ayetlerini okumuştu. Ve O gün beni en çok onun sesi etkilemişti. Ayrıca yine aynı yıllarda Antepte Kur’an ziyafeti olmuştu. Kendim katılmasam da o gün için cd kaydı elime geçti. Ahmet Ebulkasımi beyefendinin sesi yine beni gerçekten çok etkilemişti. Hem tiz perdelerde çok istikrarlı tutunması hem hiç detone olmaması. Sesinin heybetini burada yazmakla herhalde anlatamam. Ayrıca sürekli İran’ın Kur’an radyosunu zaten dinliyorum. Bu arada Muhammet Sait Tusi beyefendi de Ankara Kur’an ziyafeti’nde okumuştu. Onun da kendisine özgü bir üslubu ve çok nazlı bir sesi var. Gerçekten çok değerli. Burada Muhammet Sait Tusi  ile ve Ahmet Ebulkasımi beyfendilerle Allah’ım beni bir araya getirdiğini onlarla arkadaşlıklarımızın olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Hatta az evvel İran’da bulunduğumu söylemiştim. İran’da bulunduğum süre zarfında Ahmet Ebulkasımi ile böyle güzel zaman geçirdik.

6 - Röportaj için çok teşekkür ederiz. Kur'an aşıklarına mesajınız var mı?

Kur’an-ı Kerim okuyanlara mesajım: Seslerini okuyuşlarını güzelleştirmeye çalıştıkları kadar ilim öğrenmeye gayret etsinler. Allah Kur’an-ı Kerim’de 14. cüzde buyuruyor ki ‘Biz sana bu zikri indirdik ki insanlara onlara ne indigini açıklayasın diye. Olaki tefekkür ederler’ Ve yine Allah aynı cüzde aynı surede biz ‘Sana kitabı ancak onların fikir ayrılığına düştükleri şeyleri açıklayasın diye indirdik. O inanan bir kavim için hidayet ve rahmet kaynağıdır’ buyuruyor.

Ben bunun için binlerce hadis ezberledim ve farklı kitaplardan metinler ve ibareler ezberliyorum. Peygamberimiz bir hadis-i şerifte ‘Allah’ın hayır için anahtar şer için kilit kıldığı kullara müjdeler olsun’ buyuruyor.

Allah bizi bu özel zümreden kılsın inşallah. Ve yine Kur’an okuyanlara mesajım mutlaka ticaretle meşgul olsunlar. Allah Kur’an-ı Kerim’de 22. cüzde ‘Hiç şüphesiz Allah‘ın kitabını okuyup namaz kılıp bizim kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık olarak harcayanlar kesintisiz bir ticaret umarlar’ buyuruyor. O devamındaki ayette de işte onlara Allah ücretlerini tam olarak verecek ve kendi fazlından arttıracaktır buyuruyor.

 Bir kâriye insanlardan üçbeş kuruş avuç açarak istemek, aciz olmak yakışmıyor. Peygamberimiz sana faydalı olan şey için didin ve çabala. Allah’tan yardım iste ve asla aciz olma buyuruyor. Peygamberimiz, kendisine bir hayır soran gence cevaben şunu söylemiştir. Bir Ademoğlunun gidip sırtına ip vurup dağdan odun toplayarak geçimini kazanması insanlardan istemesinden çok daha hayırlıdır. Devamında da diyor ki ‘Çünkü insanlar diledikleri zaman verirler yardım ederler. Diledikleri zamanda engellerler vermezler.’

Allah hâfızlarımıza zenginlik nasip etsin. Hafızlarımız bunu Allah’tan istesinler bütün samimiyetleri ile. Çünkü peygamberimiz başka bir hadisinde buyurmuş ki kim Allah’tan bir şey istemezse Allah ona çok kızar. İnsanlara muhtaç olmasınlar inşallah. Ben de bu değerli röportaj için size çok teşekkür ediyorum umarım okurlara katkı sağlamışımdır.

Muhabir: Murtaza Kerimi

captcha