IQNA

Kur'an okulu; Tevbe suresi hakkında/ 12

Dindarlık yolunda sıkıntılara katlanamayanlar

15:10 - January 02, 2023
Haber kodu: 3478793
İslam ümmetinin tüm sorunlarının kökünde üç grup vardır ve bu gruplardan biri de sabırsızlık gösteren ve İslam toplumunun çabalarına katılmamaya çalışan kişilerdir.

Tahran Üniversitesi Kur’an ve Itret Okulu üyesi Hani Çitçiyan Tevbe Suresi üzerinde düşünme toplantılar zincierinin on ikinci dersinde şu açıklamalarda bulundu:

İslam ümmetinin sorunlarının kökeninde şu üç grup yatmaktadır: Kişisel menfaatleri tercih, İslam öğretilerini anlamadan zahirine önem verenler ve nifak. Bu üç grubun her birini ele alabilmek için farklı yaklaşımlara ihtiyaç vardır.

İlk grup hakkında Tevbe suresinin 42. ayetinde şöyle buyurulmaktadır: “Kolay elde edilecek bir kazanç ve kısa bir yolculuk olsaydı mutlaka peşinden gelirlerdi; fakat o meşakkatli yol onlara uzun geldi. Bir de kalkıp, “Gücümüz olsaydı inanın ki sizinle beraber sefere çıkardık” diye Allah’ın adına yemin edecek, böylece kendilerini helâke sürükleyecekler. Oysa Allah onların yalan söylediklerini elbette biliyor.” Eğer cihad ve çaba sarfetmek kolay olsaydı herkes onun peşinden giderdi. Fakat bu yol meşakkatli bir yol olduğu için bahaneler getiriyorlar. Oysa yaptıkları bu işle kendilerini felakete ve yokoluşa sürüklüyorlar.

Surenin 38. ayetini okuyoruz: “Ey iman edenler! Size ne oldu ki, “Allah yolunda seferber olun” denilince yerinize çakılıp kaldınız; yoksa âhiretten vazgeçip de dünya hayatıyla yetinmeye razı mı oldunuz? Halbuki dünya hayatının sağladığı fayda âhiretinkine göre pek azdır.” Bu ayette Müslüman toplum için sorun yaratabilecek zararlara işaret edilmektedir. Ayet Tebük seferi sırasında şartların zorluğu ve münafıkların olumsuz propagandalarla hazırlıkları baltalamaya çalışmalarından etkilenerek yavaş davranan Müslümanlara uyarıda bulunulmuştur.

Tevbe suresi, 44. ayeti: “Allah’a ve âhiret gününe iman edenler, kendilerini mallarıyla ve canlarıyla cihad etmekten muaf tutman için senden izin istemezler. Allah, buyruğuna karşı gelmekten sakınanları çok iyi bilir.”

Gerçek bir mümin ile diğerleri arasındaki fark burada netleşecektir. Müminler Allah’ın emrine önem verirler ve bunu yerine getirmek için  her şeyi yaparlar. Mümin bir şeyi yapamamak için asla bahane üretmez, onu başarmak için çaba sarfeder.

Tevbe suresinin 49. ayetinde bir diğer grup olan inkar edenler tanıtılmaktadır: “İçlerinden “Aman bana izin ver, başımı derde sokma!” diyenler de var. Ama bilmiş olsunlar ki asıl (bu tutumlarıyla) belânın içine düşmüş oldular. Cehennem inkârcıları mutlaka kuşatacaktır.”

Tevbe suresi, 79. ayeti: “Sadakalar konusunda müminlerden hem gönüllü olarak fazla fazla verenlere hem de daha fazla verecek bir şey bulamayanlara dil uzatıp onlarla alay edenleri Allah maskaraya çevirecektir. Onlar için elem verici bir azap da vardır.”

Sadaka verdikleri için onlara hakaret eder, eleştirirler ama onlara verirsen seslerini yükseltmezler, menfaatlerini karşılarsan seslerini çıkarmazlar.

4093978

captcha