IQNA

Kur’an okulu: Tevbe suresi hakkında /30

Tevbe suresinin temeli

14:38 - April 25, 2023
Haber kodu: 3480063
İslam toplumunun medenileşmesi için yapması gereken şirki yapısından çıkarmasıdır. Tağutla mücadele ve tevhide teveccüh Tevbe suresinin ana eksenini oluşturur.

Tahran Üniversitesi Kur’an ve Itret Okulu öğretim üyesi Hani Çitçiyan Tevbe suresi üzerinde düşünme toplantılar zincirinin 30. Dersinde şu açıklamalarda bulundu:

Kâfirûn suresi Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) bi’setinin başlangıcında nazil olmuştur. Buda gösteriyor ki İslam Peygamber’inin hareketinin başından beri asıl mesele din ve kâfirlerin inançları sorunudur. Allah’a veya Allah’tan başka bir şeye ibadet etmek istediğinizde, bu ibadet din denilen bir hayat tarzı yaratır. Din bir amaca ulaşmak için kullanılan programlar dizisidir. Tevhidi olmayan bir dinle gerçek bir ibadete ulaşamazsınız. Putlardan din ve hayat tarzını alıp onunla Allah’a ibadet edemezsiniz. Bu yüzden Kâfirûn suresinin 6. Ayetinde şöyle buyruluyor: “Sizin dininiz size, benim dinim banadır”

‘Lekum dînukum’ yani Allah’a ibadet etmek istiyorsanız, o zaman mutlaka takip etmeniz gereken bir yaşam tarzı vardır. Peygamber Efendimiz bu sure nazil olduğunda Mekke’de ve davetin başlangıcında idi ve güç kazanmamıştı. Ama en başından itibaren kendi siyasetini sundu.

Sistemler değişmezse kulluk olmayacak ve hiçbir sıkıntı yaşanmayacak. Ben Allah’tan başkasına kulluk etmem ama onların dinine uyarım diyemezsiniz. Tevbe suresi ve beraat’ın mahiyeti, karşı tarafın ekonomik sisteminden, eğitim ve öğretiminden vb. çıkmak istediğinizde kargaşa çıkacak. Bu ayet başkalarının görüşlerini umursamadığınız anlamına gelmez. Aksine Allah’a ibadetin kendi dini, sizin ibadetinizin de kendi dini ve yaşam tarzı olduğunu söylemek istiyor.

Tevhidi uygulamak isteyen tevhidi sistemde farklı yapıların olması mümkün değildir. İslam sadece namaz, oruç ve hac ile sınırlı değildir, aynı zamanda devleti de kapsamaktadır. Şöyleki İslam sadece şeriat kanunu değil, Allah’tan başka hakimiyet sistemlerininde reddidir. “Sizin dininiz size, benim dinim banadır” cümlesinden anladığımız budur.

Peygamber (s.a.v) Medine’ye gidip hükümet kurduğunda bu konu Bakara Suresi 256. Ayetinde farklı bir şekilde zikredilir: “Dinde zorlama yoktur. Doğru eğriden açıkça ayrılmıştır. Artık kim sahte tanrıları reddeder de Allah’a inanırsa kopmayan sağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah her şeyi işitir ve bilir.”

İslam Peygamber’inin (s.a.v) Medine’ye hicretinin başında İslami hareketin konusu tağuttan yüz çevirmek olmuştur. İlâhî iradeyi gerçekleştirmek için bu endişe Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) hayatının başında, ortasında ve sonunda vardır.

Bu yüzden başka bir yerden yönetim biçimini alamazsınız ve onun yerine yöneticileriniz namaz kılmalı ve oruç tutmalıdır. Bu çok önemlidir.

Tevbe Suresi’nin temeli bir medeniyet olayıdır ve toplumu şirkten temizlemek ister. İktidara geldiğinde bunu yapacağını düşünmeyin. Daha doğrusu başından beri aynı şeyi söylemiş ve bunu bir kültür hareketi olarak başlatmıştı.

İslam toplumu bir medeniyet hareketi yapmak istiyorsa şirki yapısından çıkarmalıdır. Surede müşrikleri kovmak istediğinizde bu kadar korkmamanız gerektiği daha önce Allah nasıl yardım ettiyse şimdi de bu yolda yanınızda olduğu belirtiliyor.

4107903

captcha