Namaz kılmak farz olup cemaatle kılınması zorunlu olmamakla birlikte şiddetle tavsiye edilmiştir. Günlük farz olan namazların dışında gece ve gündüz kılınabilen müstehab namazlarda bulunmaktadır. Bunlara nafile namazlar da denir. Ramazan Bayramı Kadir gecesi gibi zamanlarda kılınan bazı müstehab namazlar da vardır.
İbadet aşkı içinde olan mümin bir insan sadece farz namazlarla yetinmemeli müstahab, nafile ve gece namazlarına yönelmelidir.
Cemaatle kılınan namazın sevabı tarif edilemez. Bu, Allah’ın evi olarak bilinen camilerde Müslüman cemaatin birarada bulunmasıdır.
İslam’da bazı vakitlerin diğer vakitlere nazaran üstünlüğü vardır. Bu münhasır vakitlerden, her hafta idrak edilen Cuma günü, inananların yenilenmesine ve toplanmasına vesile olan bir bayram günüdür.
Haftada bir kılınan cuma namazı, ibadet yönünün yanı sıra sosyal, siyasi ve kültürel yönüyle de Müslümanların saflarını birleştirir, düşmanların oyunlarını etkisiz hale getirir.
Cuma günü ve cemaatle kılınan namazlar, Müslüman ümmetin azamet ve büyüklüğünün şifresidir.
Cemaatle kılınan namazlarda insanları ve onların sorunlarını anlamaya ve neticesinde bu sorunların çözümüne yardımcı olmaya zemin hazırlar.
Cemaatle kılınan namaz, her ne kadar kısa ve geç olsa, tek başına kılınan uzun namazdan çok daha sevap ve değer taşır.
Cuma ve cemaat namazları saflarında tüm insanlar uyumlu ve birlik içinde olurlar.
Bencillik ve ben merkezcilik ortadan kalkar. Allah’ın rahmeti tüm müminleri kapsar.
Rivayetlere göre kim cemaatle namazın ezanını işitir de buna kulak asmazsa, namazı nafiledir.
Cemaatle kılınan namazlara devam etmek insanı ikiyüzlülük ve nifaktan uzak tutar.
Muhsin Kıraati’nin ‘Namaza Giriş’ kitabından alıntıdır.