IQNA

Hz Ali’nin sözlerinde akrabalarla iletişimin önemi

10:32 - July 13, 2023
Haber kodu: 3480958
TAHRAN (IQNA)- Her toplumda sosyal iletişim ön plandadır ve topluma tamamen gerçekçi bakan biri olarak Hz. Ali “Kendinizi kabilenizden, ailenizden, ve soyunuzdan ayırmayınız” der.

Hz Ali’nin hayatının temelleri Kur’an’a ve Peygamber Eefendimiz’in (s.a.v.) sünnetine dayanıyordu. Sosyal faaliyet ve çalışma alanındaki toplumla münasebetleri ilâhi emirler ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) sünneti üzerine kuruluydu. Bu, insanlar için mükemmel bir örnek olarak kabul edilebilir.

Nehcü’l Belağa araştırmacısı Bahşali Kanberi Nehcü’l Belağa’nın bakış açısına göre sosyal ahlak dersler dizisinin dokuzuncu dersinde şu açıklamalarda bulundu:

Halkla iletişim her zaman ilk sırada yer almış olup Hz Ali topluma realist olarak bakar ve “Kendinizi kabilenizden, ailenizden, ve soyunuzdan ayırmayınız” beyanında bulunur. Bu cümlenin bir geçmişi vardır ve Hz Ali bunu yeni bir üslupla ifade etmiş olsa da geçmişten beri var olmuştur.

Hz Ali bu bağlamda şöyle delil getiriyor; kabilenle, ailenle ve soyunla ilişkiyi kesersen onlardan bir el kesmiş olursun. Ama senden kaç el kesilir. Tüm tayfanın elleri.

Nehcü’l Belağa’nın 162. Hutbesinde ilginç bir nokta beyan edilir: Bir kimse Hz. Ali'ye (a.s) bir soru sordu ve Hz. Ali (a.s) şöyle cevap verdi: Sorunuz mantıklı değil, ancak size iki nedenden dolayı cevap vereceğim. Birincisi sormaya hakkınız var, ikincisi, benimle akrabasınız. Bu nedenle akrabalık hakkı gerektirir. Dolayısıyla İslam, akrabalık tartışmalarını terk eden bir din değildir.

“Ey Beni Esedli kardeş! Sen palanı gevşek ve kaygan bir merkebe binmiş, istediği yere götürecek şekilde dizginlerini salıvermişsin. Ama akrabalık bağına ve meseleleri öğrenme hakkına da sahipsin. Meseleyi bilmek istedin; o halde bil.”

Ama Hz Ali Nehcü’l Belağa’nın 23. Hutbesinde şöyle der: “Ey insanlar hiç kimse her ne kadar mal-mülk sahibi de olsa yakınlarından ve onların kendini elleri ve dilleriyle savunmalarından müstağni (ihtiyaçsız) olamaz. İnsanın yakınları, insanın ardında en iyi, en büyük koruyucularıdır. İnsanın dağınıklık ve perişanlığını en iyi derleyip topla­yanlar onlardır. Zorluk ve acılarda kendine (yabancılardan) daha merhametli olurlar.”

Buna göre bu ilişkiler toplumu ve sosyal ilişkileri güçlendirmekte ve sosyal ahlakı genişletmektedir. Nehcü’l-Balağa’nın bir başka hutbesinde de aynı konuda “Dağılmaktan sakının” cümlesi yer alır. Yani akrabalarınızdan, yakınlarınızdan, ailenizden ayrılırsanız sürüden ayrılan koyun gibi olursunuz. Şüphesiz sürüden ayrılan koyun da kurtlara yem olur.

Bu nedenle Hz Ali  bizi iki durumda sosyal ilişkileri güçlendirmeye ve birbirimize destek olmaya davet eder. İlki etnik, kabile, soy, ve kan bağı ilişkisi, ikincisi ise ulusal ilişkilerdir. Hz Ali bu ikisinin üzerinde durarak birbirimize destek olmamız gerektiğini vurgular.

4132977

captcha