Hindistan’da Müslümanlara karşı nefretin yaygınlaştırılması
Middle East Monitor sitesinin haberine göre, Müslümanlar nüfus patlamasından, salgın hastalıkların yayılmasından, toplumsal ve siyasi sorunlara bulaşmakla suçlanıyor.
Tüm bunlar olurken parlamentodaki Müslüman temsilciler de aşırı Hindular tarafından aşağılanıyor.
Washington DC Georgetown Üniversitesi Dış Hizmet Okulu’nda profesör olan Badar Khan Suri, bir yazısında Hintli Müslümanlara yönelik şiddet konusuna değinerek “Nefret, sokaklarda ve ülkenin sosyo-politik sisteminde günlük söylemin temel unsuru haline geldi ve Hindutva güçlerinin ülkeyi kontrol etmeye devam etmesine olanak sağladı.” dedi.
Tarihi bir anda yeni parlementonun ilk toplantısında gerçekleşti. iktidar partisi BJP üyesi üst düzey bir milletvekili İslamofobik hakaretlerde bulundu ve Müslümanlara hakaret etti.
Müslümanlara hakaretin günlük hikayesi
Hindistan’daki Müslümanların yaşamı hergün hakaret ve aşağılanma ile geçiyor. Bu onların ortak hikayesidir. Parlamentoda Müslüman bir milletvekiline hakaret ediliyor, çeteler sokaklarda Müslümanları öldürüyor. Polis mülklere el koyarak Müslümanlara karşı yargısız önlemler uyguluyor. Nefret kültürünü benimseyen çoğunluk, BJP üyesinin sözlü saldırısına katıldı.
Müslüman Birliği Başkanı ve Haydarabad Halkı temsilcisi Esediddin Uveysi, bir Müslümanın ülke parlamentosunda linç edileceği günün çok uzak olmadığı öngörüsünde bulundu.
Hindistan’da Müslüman olmak kolay değil
Müslümanlar her gün, okulda, işyerinde, sokakta, sosyal medyada, polis karakolunda ya da herhangi bir devlet kurumunda hayatın her alanında hakaretlerle karşı karşıya kalıyor. Bu konuda herkes aynı durumda.
Müslümanlar sadece Müslüman oldukları için taciz ediliyor. Bunu Müslümanları ümitsiz bırakmak, şevklerini öldürmek, siyasi haklarından mahrum bırakmak, siyasi açıdan güçsüzleştirme taktikleridir. Böylece onları sürekli aşağılayarak, özgüvenlerini yok ederek onları kabullenmeye ve susmaya zorlamak, patlama noktasına kadar olmasa da nereye varacak?
Müslümanlar kendilerine yönelik şiddet ve sosyo-ekonomik yaptırımlara karşı karşıyadır. Hindu dini törenleri bir cami veye Müslüman mahallesinde sesli müzik, taciz ve rahatsızlık vermeden bitmez. Müslümanlar buna herhangi bir şekilde cevap verirse buldozerlerle yıkımlar, çatışmalar ve polis vahşeti ile karşılanacaktır.
Üst düzey BJP liderlerine göre, bir politika olarak nefret tepeden yayıldığında kolektif kutuplaşma ve siyasi seferberlik kolaylaşıyor. Suçlular bunu ceza almadan yapabileceklerini biliyorlar.
Washington merkezli izleme grubu Hindutva’nın yakın tarihli bir raporuna göre, Müslüman karşıtı nefret söyleminin yüzde 80’i, seçimlerin yaklaştığı 2023’ün ilk yarısında BJP yönetimindeki eyaletlerde yapılacak.
Bir güvenlik görevlisi trende Müslüman bir vatandaşı öldürüyor. Bir öğretmen, öğrencilerden Müslüman bir öğrenciye tokat atmalarını istiyor. Hükümet yönetimi Müslümanların mallarına hukuka aykırı bir şekilde zarar veriyor. Hükümet, Müslümanlar dışındaki herkesin Hintli olmaya hak kazandığı Vatandaşlık Değişikliği Yasası gibi ayrımcı önlemler alıyor. Müslümanlar bunu protesto ettiğinde, hapis ve mülklerine el konuluyor. Medya ise Müslümanlara nefret kusuyor.
Bütün bunların nedeni hükümet politikasıdır. Bu nedenle Soykırım İzleme Örgütü 1 Mart 2022’de yayınladığı raporda Müslümanlara yönelik soykırımı öngörmüştü.
Demokrasi adına çoğulculuk yayılıyor. İki yüz milyondan fazla Müslüman bu sistemin kafesi içindedir.
4173675
