İnsan Hakları İzleme Örgütü, Gazze’deki savaşın Avrupa’daki göç politikaları üzerindeki etkilerine değindi. Bu politikalar Filistin destekçilerinin barışçıl gösterilerine yönelik yasakları ve diğer kısıtlamaları içermektedir.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Avrupa ve Orta Asya’dan sorumlu direktör yardımcısı Benjamin Ward Avrupa ülkelerindeki yetkililerin herkesin şiddet ve ayrımcılığa karşı güvende olmasını sağlama sorumluluğu olduğunu belirtti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü nefret suçlarına ilişkin veri eksikliğinden dolayı etkili tepkilerin engellediğini söyledi.
Aksa Tufanı operasyonunun başladığı 7 Ekim’den bu yana Filistine destek verenlere birçok kısıtlama getirildi.
Fransız yetkililer Filistin yanlısı protestolara genel bir yasak getirdi.
Berlin yetkilileri en az yedi Filistin yanlısı gösteriyi yasakladı. Ancak birçok Filistine destek gösterisinede izin verdi. 13 Ekim’de Berlin’deki okul yetkilileri öğrencilerin Filistin kefiyesi takmasına Özgür Filistin çıkartmalarını sergilemelerine yasak getirdi. Bu durum ifade özgürlüğü ve ayrımcılık hakkıyla ilgili endişeleri artırdı.
Avusturya’nın başkenti Macaristan ve İsviçre’nin bazı bölgelerinde Filistin yanlısı gösteriler de yasaklandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Avrupa ve Orta Asya’dan sorumlu direktör yardımcısı Benjamin Ward, demokratik bir toplumun temel taşının Hükümetleri protesto etme ve eleştirilerini ifade etme hakkı olduğunu belirterek barışçıl gösterilerin yasaklanmasının insanları temel demokratik haklarından mahrum bıraktığını söyledi.
4178093