Şehitler ve sonsuz yaşam
Kur’an’ın bazı ayetlerinde Allah yolunda öldürülenler övülmektedir. Bakara Suresi 154. ayeti: “Allah yolunda öldürülenler için “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.”
Al-i İmrân Suresi 169. ayeti: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma! Bilâkis onlar diridirler; “Nisâ Suresi 74. ayeti: “O halde, dünya hayatını verip âhireti almak isteyenler Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz.”
Tevbe Suresi 111. ayeti: “Allah, kendi yolunda çarpışırken öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında cennet vermek üzere satın almıştır. “
Genel olarak Allah yolunda öldürülenlerle ilgili on ayet bulunmakta olup açık bir şekilde şehidin hayatta kalması, şehidin rızkı, şehidin günahlarının affı, şehidin amellerinin boşa gitmemesi, şehidin mutluluğu ve sevincinden, Allah’ın rahmetine girmesinden ve şehidin kurtuluşundan bahsedilmektedir.
Bakara suresi 154. ayetinde şehitler için ölüm kelimemesinin kullanılmaması gerektiği şöyle zikredilir: "Allah yolunda öldürülenler için “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz." Şehitlik bir tür ölüm olmayıp, dünya hayatıyla meşgul olan insanlar için mümkün olmayan yüce bir hayat anlayışıdır. Aslında şehit, hem dünya hayatında hem de sonrasında Allah’a doğru kemâl yolunda ilerlemektedir ve daima hayat-ı tayyibe’de cavidandır.
Allah Al-i İmrân suresi 169. ayetinde şehitlerin hayatın bütün özelliklerini taşıdığını şöyle vurguluyor: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma! Bilâkis onlar diridirler; Allah’ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleriyle sevinçli bir halde rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar."
İşte bu ayetler iki yanlış algıyı ortadan kaldırarak şehitlerin ölmediğini, diri olduklarını aynı zamanda güzel bir hayat ve Allah’tan güzel bir rızıkla da karşılaşacakları belirtilmektedir.
