IQNA

Çin camilerinde iftar yemeğinde maneviyat ve misafirperverlik birarada

4:27 - March 28, 2025
Haber kodu: 3487340
IQNA – Ramazan ayında meşhur Çin camilerinden birine giden İranlı öğrenci Muhayye Mirsadıki bir makelesinde yaşadığı duyguları anlattı.

Çin tapınağına benzeyen caminin  giriş kapsısının üstünde Arapça ve Çince yazan Bismillah yazan bir yazıt bulunduğunu ifade eden Mirsadıki farklı duygular yaşadığını söyledi.

Ramazan dünyanın her köşesinde kendine has manevi bir atmosferde yaşanmaktadır. İslam, Arap kökeniyle bağlantılı olsa da kapsamı Afrika Sahra’sından Doğu Asya dağlarına kadar uzanmaktadır.

Çin camileri, geleneksel İslam mimarisinden farklı olarak çoğunlukla Çin tapınaklarından ilham alınarak tasarlanmış olup özel ve benzersiz bir görünüme sahiptir. Hilal çatılar, ahşap dekorasyonlar, dinlendirici bahçelere sahip geniş avlular, duvarlardaki Arapça ve Çin hatlarının birleşimi, uyumu çekici ve manevi bir atmosfer yaratıyor.

İslam Çin’e bin yıldan fazla bir süre önce Tang Hanedanlığı döneminde Müslüman tüccarların İpek Yolu üzerinden bu kadim topraklara girmesiyle girmiştir.

Yüzyıllar boyunca sadece farklı Çin etnik grupları arasında özel bir yer bulmakla kalmamış, aynı zamanda Çinli Müslümanların mimari tarzını, yemeklerini ve günlük geleneklerini de etkilemiştir. Bugün Çin'de çoğunluğu Hui ve Uygur olmak üzere 25 milyona yakın Müslüman yaşıyor.

Çin camilerinde iftar yemeğinde maneviyat ve misafirperverlik birarada

İranlı öğrenci bir Çin camisinde oruç açmanın kendisi için güzel bir deneyim olduğunu belirtti.

Mirsadıki “ Caminin temiz avlusunda bir grup insan ibadet ederek ve Kur’an okuyarak oturuyordu. Duvarlara asılan fenerler ve İslami hat yazılarıyla camii manevi bir atmosfere sahip olup bazıları beyaz cüppeli, bazıları ise yerel kıyafetlerini giyen Çinli Müslümanlar orucunu açmaya hazırdı. Akşam ezanına dakikalar kala herkes sessizlik ve manevi huzur içinde dua ederek gönül sofrasını Allah’ın huzuruna açtı.” dedi.

Ezan sesinin yankılanmasıyla birlikte oruç tutanlar, tatlı hurma, geleneksel ve aromatik yasemin çayı ve yöresel ekmeklerle iftarlarını açtığını belirten öğrenci pek çok iftar sofrasının ortak unsuru hurma, çorba ve ekmek iken, hafif baharatlar, çayın özel tadı ve pişirme şeklinin bu iftarı tamamen Çinli kıldığını dile getirdi.

Çin camilerinde iftar yemeğinde maneviyat ve misafirperverlik birarada

Muheyya Mirsadıki şöyle devam etti: Yemeğin ardından camide cemaat namazı kılındı. Bir düzende saflar halinde durarak, Teravih namazını kıldılar. Bu anların güzelliklerinden biri de Çinli Müslümanlardan dünyanın dört bir yanından gelen turistlere ve Müslüman öğrencilere kadar, farklı kültürlerden Müslümanların birlik olmasıydı.

Çin camisinde iftar, kültür, tarih ve dinin birbirine bağlanması açısından eşsiz bir deneyimdi. Çinli Müslümanların farklı bir toplumun kalbinde dini kimliklerini nasıl koruduklarını ve yerel kültürle nasıl kaynaştıklarını gözlemlemek bir öğrenci olarak benim için çok ilham vericiydi” diye konuşan Mirsadıki aynı zamanda Ramazan ayının, coğrafyanın ötesinde, dünyanın tüm Müslümanları arasında güçlü bir bağ yarattığını hatırlattı.

4273388

Etiketler: Çin ، müslüman ، iftar yemeği
captcha