El Ezher İslam merkezi alimlerinden Şeyh Selame Abdülkavi’nin Kurban Bayramı mesajı
Mısır Vakıflar Bakanı’nın eski danışmanı ve El-Ezher İslam Merkezi’nin önde gelen alimlerinden Şeyh Selame Abdülkavi Kurban Bayramı vesilesiyle IQNA’ya bir video mesaj gönderdi.
Şeyh Seleme Abdülkavi, fedakarlık ve inançla anılan bu bayramın, Gazze’deki vahim durum ve İslam’ın atan kalbi olan El-Aksa Camii'nde devam eden acılar karşısında bu yıl tüm anlamını yitirdiğini söyledi.
Gazze halkı Cenab-ı Hakka güvenip dayandılar ve Kudüs'ün kurtuluşu için canlarını, mallarını ve çocuklarını feda ettiler. Kur’an-ı Kerim’de buyurulduğu gibi, “Şüphesiz Allah, müminlerden canlarını ve mallarını, kendilerine cennet karşılığında satın almıştır.” (Tevbe: 111)
Selame Abdulkavi’nin mesaj metnin ayrıntıları şöyle:
Kurban Bayramı, Hz. İbrahim ve Hz. İsmail'in kıssasından ilham alınarak, Allah'a olan sadakati, teslimiyeti ve feda etme kavramını simgeler. Bu ibadet, Müslümanların Allah’a yakınlaşmalarını sağlar ve O’nun rızasına ermelerine vesile olur.
Kurban, bireyin Allah’ın iradesine karşı tam bir teslimiyetini gösterir. Kurban edilen hayvan, insanın kendi varlığını Allah yolunda feda etme isteğini temsil eder.
Kurban bayramı Kudüs’te, Müslümanların ilk kıblesi ve Hz. Peygamber’in (sav) Miraç mekânında kıtlık, açlık ve bitmeyen acıların gölgesinde gerçekleşti.
Kurban Bayramı, özellikle son yıllarda Kudüs halkına ve Gazze sakinlerine karşı işlenen sınırsız suçların gölgesinde acı ve yaraların ortasında gelen ilk bayram değil.
Kurban kesmenin anlamı ve çıkarılacak dersler
Bu bayramdan çıkarılabilecek en iyi derslerden biri ümmetin vahdeti, dayanışması ve kalp birliğidir. Bu olayın İlahi bir gerekçesi var. Bayram, hac ziyaretini takip ediyor ve dünyanın dört bir yanından Müslümanların, ırk veya dil fark etmeksizin, ortak bir çağrı etrafında bir araya geldiği bir zaman: Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk, innel hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk, lâ şerîke lek.” sesleri yükseliyor.
“Rabbim, dâvetine sözüm ve özümle tekrâr tekrâr icâbet ettim, emrine boyun eğdim. Rabbim senin dâvetine icâbet, boyunumun borcudur. Senin eşin ve ortağın yoktur. Rabbim, bütün varlığımla sana yöneldim. Hamd senin, nimet senin, mülk de senin. Bütün bunlarda eşin ve ortağın yoktur senin”
Müslümanlar tek bir amaç tek bir Allah için biraraya gelerek Kabe’yi tavaf ederler. Arafat’ta belirli bir yerde dururlar. Tüm bu ayinlerin ilahi bir gerekçesi ve nedeni vardır. Allah’ın emrettiği gibi “Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın ve parçalanmayın” (Al-i İmran:103)
Bu yılki Kurban Bayramı ve kurban kelimesin derin anlamı Allah’a tam itaat ederek oğlunu kurban etmeyi kabul eden Hz. İbrahim'in hikayesinde yatmaktadır. Hz. İbrâhim’in tevhid mücadelesinden alınacak dersleri hatırlatmak, onun çok sevdiği oğlunu bile Allah uğrunda feda etmekten kaçınmayacak kadar ilâhî iradeye teslim oluşundan ders almamızı sağlamak; kezâ oğlunun da yaşının küçüklüğüne rağmen aynı teslimiyet şuuruna sahip olduğunu bir ibret levhası olarak ortaya koymaktır.
Sâffât suresi 102. ayeti: “Çocuk, babasıyla beraber iş güç tutacak yaşa gelince babası ona, “Yavrucuğum” dedi, “Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm; düşün bakalım sen bu işe ne diyeceksin?” Dedi ki: “Babacığım! Sana buyurulanı yap; inşaallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.”
Bu mesajın anlamı bugün daha da anlam kazanıyor. Gazze halkının hayatlarını ve servetlerini sarsılmaz bir inançla haklı bir dava uğruna vermeleri onların fedakarlığının bir göstergesidir.
Allah Tevbe suresi 11. ayetinde şöyle buyuruyor: “Allah, kendi yolunda çarpışırken öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında cennet vermek üzere satın almıştır. Bu, Allah’ın Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da yer almış gerçek bir vaadidir. Kim Allah’tan daha fazla sözüne bağlı olabilir! O halde yaptığınız bu alışverişten ötürü sevinin. İşte büyük bahtiyarlık da budur.”
Allah’ın emrine itaat
Kurban Bayram’ının diğer bir derside iyilik kavramıdır. Çocukları sağlam İslami inanç Allah sevgisine dayalı yetiştirmek ve çocukların ebeveynlerine iyi davranmasıdır.
Hz İbrahim’in “Oğlum, rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm” dediği ve oğlunun itaatkar bir şekilde “Emrolunduğun şeyi yap” diye cevap verdiği bölüm ibret vericidir.
Çünkü bu çocuğu yetiştiren, besleyen ve eğiten annesi Hacerdir. Burada Hacer’in merkezi rolü vurgulanarak çölde tek başına, İsmail’i inanç, güven ve Allah’a tam teslimiyetle yetiştirmesinden bahsedilmektedir.
Hacer, gerçek bir inanca sahip, dürüst ve YüceAllah’a güvenen bir annedir ve “Allah bizi unutmayacak” der. Tüm bu geçen zaman diliminde on yıldan fazla bir süre sonra, baba, tüm bu yıllar boyunca görmediği oğlunun yanına dönüyor ve “Oğlum, seni rüyamda kurban ettiği gördüm” diyor ve oğul da tam bir güvenle “Emrolunduğun şeyi yap” diyor.
Hac ibadetleri ve hac ibadetinin ilahi yükümlülüğü, doğrudan Hz İbrahim (a.s.) ile ilgilidir: Kabe, Safa ve Merve’nin Sa’y, Arafat, Müzdelife, Mina ve tüm bu ilahi ibadetler doğrudan İbrahim ve ailesiyle ilgilidir.
Hz İbrahim iman ve umut modeli
Hz İbrahim'in (a.s.) samimi bir Müslümanın mükemmel örneği olmaya devam ediyor. İtaati, inancı ve ailesine verdiği eğitimle İslam’ın özünü temsil ediyor: Allah’a teslimiyet, Yaratıcı sevgisi ve ilahi gerçeğe mutlak sadakat. İnançta birleşmiş ailesi, bize Allah'ın iradesine tam teslimiyetle nasıl yaşayacağımızı öğretiyor.
Bugün Hz İbrahim’in modeli Gazze’de olduğu gibi Allah sevgisi uğruna onur ve özgürlük uğruna canlarını ve mallarını feda edenlerde yaşamaya devam ediyor. Bu yıl bizim için Kurban Bayramı sadece eğlence ve keyif günü değil inancımızla ve ümmetimizin acısıyla bağlantılı kutsal bir andır. Bu bayram günlerinde Gazze’nin durumunu ve onun acı ve ızdırabını görmezden gelmemeli onların acılarını canı gönülden paylaşmalıyız.
Ey Allahım, ey iki alemin Rabbi! Ey merhametlilerin en merhametlisi! Kudüs’ü fethettiğimiz ve tekbir getirdiğimiz bu mübarek günlerde Mescid-i Aksa’nın avlusunda namaz kılmayı bize rızık kılmanı istiyoruz... Çünkü gerçek bayram, Kudüs’ün zulümden kurtulmuş bir şekilde inananlara iade edildiği bayram olacaktır.
Allah, tariflerden daha yücedir. Allah’tan başka İlah yoktur ve övgü ve şükür yalnızca Allah’a aittir.
4286765
