Aslen Tanzanya, Zanzibarlı olan Profesör Liyakat Takim, Kanada McMaster Üniversitesi’nde Şarce Küresel İslam Kürsüsü Başkanı ve İslam alanında uluslararası alanda tanınmış bir akademisyendir. Takim, 140’tan fazla akademik eser yayınlamış ve dünya çapında 120’den fazla akademik konferansta konuşma yapmıştır. Araştırma alanları arasında İslam reformu, Kur’an tefsiri, İslam hukuku, muhacir topluluklar, tasavvuf, İslamofobi ve cinsiyet konuları yer almaktadır.
Profesör Liyakat Takim, IQNA ile yaptığı ropörtaj:
IQNA – Erbain dünyanın en büyük yıllık barışçıl buluşması olarak tanımlanıyor. Sizce Erbaini sadece ölçek olarak değil, anlam ve mesaj olarak da diğer dini ziyaretlerden ayıran nedir?
--Erbainin diğer dini ziyaretlerden farklı olmasının nedeni sadece kapsamı değil, aynı zamanda anlamı ve mesajıdır. Erbain sadece fedakarlık değil, aynı zamanda haksızlığa ve zulme karşı direniş ruhunu temsil eder.
Düşünceme göre, bu olay bize görünürdeki zaferin geçici olabileceğini, ancak gerçek zaferin ahlaki bir zafer olduğunu gösteriyor. Hakikati savunduğunuzda asıl galip siz olursunuz. Zira zalimler geçici olarak galip gelebilirler ama asıl ve ebedi zafer, adalet, eşitlik ve hakikat için ayağa kalkıp zulme boyun eğmediğiniz zamandır.
IQNA – Erbaini Şii maneviyatının daha geniş çerçevesi içinde teolojik önemini nasıl yorumluyorsunuz? Erbain, Kerbela anlatısının bir devamı olarak hangi açılardan işlev görüyor?
-- Bunun cevabı ilk soruda zaten verilmişti. Eklemek istediğim şey, sadece İmam Hüseyin’in değerlerine değil, aynı zamanda Allah’a (cc) olan tam teslimiyetine ve bağlılığına da bakmamız gerektiğidir. Erbain’in ve genel olarak Kerbela’nın manevi önemi budur. İmam Hüseyin, son gecesine kadar ibadet etmek, teslim olmak ve Allah’a ibadet etmek için bir gece daha istemiştir.
Dahası, savaş meydanında bile, namaz kılmak için savaşı bırakmıştı. Bu bize, genel olarak İslam’daki ve özellikle İmam Hüseyin örneğindeki maneviyat ruhunu göstermektedir. Kerbela hikayesini hayatımızda sürdürmek ise bize düşüyor.
IQNA – Erbain küresel Şii toplumu için birleştirici bir eksen haline nasıl geldi ve bu, Erbain güzergahı boyunca paylaşılan ayinlere veya anlatılara nasıl yansıyor?
--Erbain sadece dünyanın yüzlerce ülkesinden milyonlarca insanı biraraya getirerek kesinlikle birleştirici bir eksen haline geldi. Bu insanlar sadece İmam Hüseyin’in acısını paylaşmak ve onun fedakarlıklarını anmak için değil, aynı zamanda birbirleriyle bağlantı kurmak, farklı ülkelerdeki Şiilerin İmam Hüseyin için nasıl fedakarlık yaptığını görebilmek ve aynı zamanda çok derin bir manevi düzeyde birbirleriyle bağlantı kurabilmek ve ayinleri paylaşabilmek için bir araya geliyorlar.
Şii İslam’ın temeli aynıdır. Elbette kültürel farklılıklar vardır, çünkü insanlar farklı ülkelerden gelir. Ancak olan şu ki, Erbain dünyanın farklı yerlerinden Şiiler için birleştirici bir sembol haline gelmiştir. Herkes İmam Hüseyin’in yüce fedakarlıklarını anmak için oraya gelir.
IQNA - Günümüz medya ve siyasi ortamında, Erbain, büyüklüğüne rağmen uluslararası alanda çok az ilgi görüyor. Sizce böylesine güçlü bir bağlılık gösterisi neden küresel söylemde sıklıkla göz ardı ediliyor veya marjinalleştiriliyor?
-- Sorunun bir kısmı bizde yani biz, İmam Hüseyin’in ve Ehl-i Beyt’in (as) takipçileri olarak medyaya gidip İmam Hüseyin’in kim olduğunu ve ne gibi fedakarlıklar yaptığını anlatmadık.
Sosyal medya, televizyon, gazeteler, herhangi bir gazetecilik veya medya türü olsun, medyada farklı düzeylerde çok daha belirgin bir varlığa ihtiyacımız var. Ve bugün sosyal medya çok güçlü ve İmam Hüseyin’in fedakarlıklarını ve Erbain’in bizim için neden bu kadar önemli olduğunu anlamak için sosyal medyayı yeterince iyi kullandığımızı sanmıyorum.
IQNA – Binlerce Irak halkının ücretsiz yüyecek, sağlık hizmeti konaklama sunması amacıyla gösterdiği misafirperverlik Erbain’nin belirleyici özelliklerinden biri haline geldi. Şii düşüncesindeki bu özverili hizmet geleneğinin temelinde hangi ahlaki veya manevi ilkeler yatıyor?
--Bu olayın bize öğrettiği şeyin büyük bir fedakarlık, affedicilik, nezaket ve birbirimize karşı sevgi duygusu olduğuna inanıyorum. İmam Hüseyin bizi sadece birbirimize bağlamakla kalmıyor aynı zamanda birbirimize olan sevgi ve şefkatin tezahürlerinde de tanık olabileceğimiz değerleri de tesis ediyor. Biz İmam Hüseyin’e (a.s.) olan sevgimizle ve Ehli Beyt’e (a.s.) olan sevgimizle birbirimize bağlıyız ve elbette Allah’a olan sevgimizde bir oluyoruz.
İmam Hüseyin ve Erbain sayesinde farklılıklarımıza rağmen, farklılıklarımızın çoğunlukla kültürel ve yüzeysel olduğunu; içsel, daha manevi düzeyde ise derin bir bağlılık duygusunu paylaştığımızı biliyoruz.
IQNA - Günümüzde adaletsizlik ve zulme bir tepki olarak Erbain’in sembolizmini nasıl anlayabiliriz?
--Benim düşünceme göre Erbain adaletsizliğe ve zulme karşı durmayı simgeliyor.Erbain’nin kendisi bir duygu ve bu yüzden yas tutuyoruz. Buda tüm dünyaya iletmemiz gereken bir mesaj.
Bu, İmam Hüseyin’in acısıyla bağ kurmanın veya özdeşleşmenin bir yolu; kanımızı vereceğiz, her şeyimizi vereceğiz, ancak Hz Peygamber’in değerlerinin, öğretilerinin ve İlahi değerlerin yok edilmesine izin vermeyeceğiz. Başka bir deyişle, Erbain, adaletsizlik karşısında sessiz kalamayacağımızı veya sessiz kalamayacağımızı simgeler.
Bu yüzden Gazze örneğinde, yaşananlara tepki gösterenlerin ağırlıklı olarak İran ve dünyanın diğer bölgelerinden gelen Şiiler olduğunu, aynı zamanda Gazze halkına ellerinden geldiğince yardım ettiklerini ve zalimlere karşı durduklarını görüyoruz.
IQNA - Son olarak, Erbain’in günümüz Müslüman olmayan kitleleri için ne gibi bir mesaj taşıdığını düşünüyorsunuz? İmam Hüseyin’in (a.s.) mirası ve Erbain yolculuğu, dinler arası veya insani diyalog için daha derin bir köprü görevi görebilir mi?
-- Batı’da Müslümanlar ve gayrimüslimler arasında yoğun bir diyalog var. Kerbela anlatısını bu diyaloğa dahil etmek önemli. Çünkü İmam Hüseyin’i (a.s.) bir insan figürü olarak da görüyoruz ve savunduğu değerler, Müslüman veya gayrimüslim olsun, tüm insanlar için ortaktır.
Evet, İmam Hüseyin’in fedakarlığı farklı bir düzeyde derin bir dinler arası diyalog için bir köprü görevi görebilir ve görmelidir. Ancak diyalog sırasında, derslerimizde, okullarımızda veya ne öğretiyorsak, İmam Hüseyin’i resme dahil etmeli ve Müslüman olmayanlara, özellikle de İmam Hüseyin’in kim olduğunu anlatmalıyız. Neden bugün hala yas tutuyoruz? Birçok kişi "Neden İmam Hüseyin için ağlıyorsunuz?” diye soruyor.
Ve biz onlara, bu fedakarlıkların ve İmam Hüseyin’in bizim için söylediği yüce örneklerin asla unutulmaması için yapıldığını ve daha da önemlisi, bu değerleri günlük hayatımıza uygulayıp somutlaştırmamız gerektiğini anlatmaya çalışmalıyız.
4299585