IQNA

Iqna’nın Abdulaziz Sachedina ile roportajı:

İmam Humeyni’nin mesajı Kur’an’dan alınmış evrensel bir mesajdır

9:05 - December 06, 2025
Haber kodu: 3489725
IQNA - Abdulaziz Sachedina, 2015 yılında verdiği bir röportajda, İmam Humeyni'nin (ra) Kur’an’dan kaynaklanan mesajının evrensel olduğunu ve tüm Müslümanlara hitap ettiğini söylemişti.

Habere göre, Abdulaziz Sachedina Çarşamba günü 83 yaşında vefat etti.

Karşılaştırmalı İslam çalışmaları, Şii teolojisi, biyoetik ve insan hakları alanlarında en önde gelen Müslüman alimlerden biri olan Sachedina, Doğu Afrika’nın Tanzanya kentinde, Hint kökenli Şii bir ailede dünyaya gelmiş ve ilk eğitimini orada almıştır. Çok kültürlü bir ailede yetişmesi onu erken yaşta kimlik, hoşgörü ve dinler arası diyalog gibi konulara yöneltti; bu kaygılar onun tüm akademik hayatını şekillendirdi.

Abdulaziz Sachedina’nın 2015 yılında Iqna’ya verdiği ropörtaj metni şöyle:

Sachedina, Tahran’da düzenlenen “İmam Humeyni’nin (ra) Hayatı ve Düşüncesinde Kur’an-ı Kerim” konulu uluslararası konferansın oturum aralarında IQNA’ya konuştu.

“Bu konferansa, İmam Humeyni ile Kur’an-ı Kerim arasındaki ilişki hakkında bir makale sunmak üzere davet edildim . Bu konferansın çok anlamlı bir etkinlik olduğuna inanıyorum çünkü İmam Humeyni’nin (ra) devriminde kullandığı ve İran milleti ve dünya Müslümanları için ideallerine dahil ettiği Kur’an’da tam olarak nelerin yer aldığını öğrenmek için İmam Humeyni’ye (ra) ve Kur’an’a başvurmamız gereken bir dönemdeyiz.”

Merhum İmam’ın bakış açısına göre, Kur’an bir ilham kaynağı olarak büyük önem taşıdığını ve İmam’ın Kur’an’dan kaynaklanan mesajının evrensel ve dünyanın dört bir yanındaki tüm Müslümanlara hitap ettiğini belirten Sachedina,  günümüz dünyasında insan varoluşunun manevi boyutunu ve Kur’an’ın maneviyat hakkında sunduğu mesajı düşünen herkesin İmam Humeyni’nin Kur’an’dan türetilen mesajını dinleyebileceğini ifade etti.

İmam Humeyni’nin (ra) günümüzdeki “küresel mesajı” ile neyi kastettiğini açıklayan Abdulaiz Sachedina, “Küresel toplumun ve İslam ümmetinin karşı karşıya olduğu en önemli mesele, ‘iyilik ve kötülüğün anlamı ve doğası’ olarak adlandırılan şeyi korumaktır. Bugün karşı karşıya kaldığımız iki aşırılık arasında bir denge, bir denge sağlamaya çalışıyoruz; aşırı materyalizm ve IŞİD gibi din ve inançlardaki aşırı şiddet ve bunun gibi birçok örnek.” dedi.

“Günümüzde birçok toplumun maddiyat, maneviyatın yanlış algılanması, bireysel, ailevi, etnik, toplumsal, ulusal ve uluslararası ilişkilerde aşırılıklar yerine orta yolu seçmesi gerekiyor. Böylesi koşullarda, bireyi, grubu, toplumu, milleti ve dünya topluluğunu etkileyebilecek tek bir kişi bulmak mümkün. Dolayısıyla bireyden başlayıp İmam Humeyni’nin kurduğu millete ulaşmak mümkün.”

Sachedina, “73 yaşında ve dünyanın farklı yerlerinde yaşamış biri olarak, edindiğim deneyimlerle bugün İmam Humeyni’nin yıllar önce bize öğrettikleriyle gurur duyabiliyorum. İmam’ın bize öğrettikleri evrenseldi. Bize, Allah’ın yarattıklarının özü olarak insana odaklanmamızı öğretti. Önemli olan insandır, çünkü o, Allah’ın yeryüzündeki halifesidir ve Allah’ın Ruhu onun içinde akar.” dedi.

İslam araştırmacısı İranlı şair Sadi’nin “İnsanlar bir bedenin azaları gibidir. Aynı özden yaratılmışlardır. Bir parça inanmış ve acı içindeyse diğeri de sessiz ve huzurlu kalamaz. Eğer başkalarının acısına kayıtsız kalıyor, bunun için bir keder hissetmiyorsan sana insan denemez.”meşhur şiirinden alıntı yaptı.

Dedi ki: Sadi’nin bu şiiri, Hz. Muhammed’in (sav) hayatında ve sünnetinde açıkça görülmektedir. İmam Humeyni (ra) de bir kişinin dini ve manevi sorumluluğunun bir parçasının başkalarının durumlarını düşünmek ve onlarla ilgilenmek olduğunu vurgulamıştır. İmam’a göre, eğer biri başkalarına karşı kayıtsız kalırsa, bencilliğe ve rehavete kapılır ve ahlaki görevini artık fark edemeyeceği bir noktaya düşer ve bu büyük bir sorundur. İletişim araçlarının insanları birbirlerinin durumlarından haberdar ettiği günümüzün birbirine bağlı dünyasında, birbirimize karşı kayıtsız kalma hakkımız yoktur. İmam Humeyni’nin bize öğrettiği budur.”

Abdulaziz Sachedina, İsrâ suresi 70. ayetini zikretti: “Andolsun biz Âdemoğluna şan, şeref ve nimetler verdik; onları karada ve denizde taşıdık, kendilerine güzel güzel rızıklar verdik ve onları yarattıklarımızın çoğundan üstün kıldık.”

Allah tüm beşeriyete cinsiyet, ırk, etnik köken, inanç vb. ayrımı gözetmeksizin onur ve saygı bahşetmiştir. Kur’an’da geçen “Âdem” kelimesi, insan için kullanılan genel bir isim olup İmam Humeyni’nin (ra) mesajında ​​da bulunan Kur’an’ın ruhudur.

4320954

captcha