İran Kuran Haber Ajansı İkna: “Her iki taraf, gerek Şia olsun gerekse Sünni direnişçilerin İşgalci Amerika’nın aleyhine başlattıkları direnişleri olumlu ve yerinde bir hareket olarak değerlendirdi.
Dünya Müslüman Âlimler Cemiyeti Başkanı Şeyh Yusuf Karzavi, konuşmasında İran’nın Irak’ta sağlanacak barışta çok önemli bir role sahip olduğunu vurguladı.
Her iki tarafta Müslümanları birlik ve beraberliğe davet ederek, ırkçılık, kavimcilik ve mezhepçilik gibi tefrikaya sebep olacak meselelerden uzak durmalarını istediler.
Haşimi ve Karzavi: “Müslümanlar tefrikalardan uzak durdukları takdirde sahip oldukları büyük yetenekler ve istidatlarla dünyanın en büyük kudreti olabilirler.
Karzavi: “Defalarca şunu söyledim Müslümanlara yönelik yapılan hiçbir tecavüzü kabul etmiyorum. Defalarca Irak’ın içinde yapılan katliamları protesto ettim ve bu bizim için kabul edilir bir durum değildir.
Diğer taraftan Ayetullah Haşimi Rafsancani şunları söyledi: “Irak’taki çatışmalarda tek bir İranlının bile olmaması bizim diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmediğimizin açık bir senedidir. Biz ülke olarak mezhebi çatışmalara taraftar değiliz. Aksine tüm Müslümanların Vahdet çatısı altında toplanmalarından yanayız.
Kuranı Kerim’e, Peygamberin (s.a.a) ve Ehlibeyt’inin sünnetine teveccüh etmek vahdetin sağlanması için çok önemli bir etkendir. Kuranı Kerim’in birçok ayetinde İslami vahdete işaret edilmiştir.
Şia ve Ehlisünnet camiasından bazı kendini bilmezlerin aşırı tutumları bir mezhebe mal edilemez. Aşırıcıların yanlış tutumları Müslümanların birliğini bozmamalıdır.
Ayetullah Rafsancani, Emperyalizmin özellikle de ABD’nin bazı Müslüman ülkeleri üzerinde kurduğu hâkimiyete işaret ederek, Emperyalizm’in Irak gibi ülkelerde hâkimiyet kurarak Müslümanları bölüp parçalamak istediğini vurguladı.
Bu münazara’nın Müslümanlar arasında vahdetin sağlanması yönünde çok önemli neticeler sağladığı tahmin edilmektedir.
