IQNA

Hindistan'da Müslümanlara ayrımcı politikalar uygulanıyor

13:49 - July 29, 2020
Haber kodu: 3470355
Hindistan'da Delhi Azınlıklar Komisyonunca hazırlanan raporda Müslümanlara uygulanan ayrımcı politikaların yoğun insan hakları ihlallerine yol açtığı kaydedildi.

Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi’de çoğunluğu Müslüman 51’i sivil 53 kişinin hayatını kaybettiği şubat ayındaki şiddet olaylarıyla ilgili devlete bağlı Delhi Azınlıklar Komisyonunca hazırlanan raporda Müslümanlara uygulanan ayrımcı politikaların yoğun insan hakları ihlallerine yol açtığı bildirildi.

Delhi Azınlıklar Komisyonu tarafından "2020 Şubat Kuzeydoğu Delhi Ayaklanmaları Araştırma Komitesi Raporu" başlıklı 130 sayfalık rapor yayımlandı.

Raporda, şiddet olaylarının BJP’li siyasetçi Kapil Mishra’nın 23 Şubat’ta yaptığı kışkırtıcı konuşmanın ardından başladığı ancak buna rağmen kendisine yönelik herhangi bir işlem yapılmadığı vurgulandı. Mishra’nın söz konusu konuşmayı yaparken Delhi Emniyet Müdür Yardımcısı Ved Prakash Surya’nın da onun yanında bulunduğu bilgisi paylaşıldı.

Mishra'nın yanı sıra benzer konuşmalar yapan BJP'li Anurag Thakur ve Parvesh Verma’ya yönelik de bugüne kadar herhangi bir işlem yapılmadığı kaydedildi.

Mishra öncülüğünde bir grup, Vatandaşlık Yasası'ndaki değişikliği desteklemek için 23 Şubat öğleden sonra Yeni Delhi'deki Jafrabad yakınlarında protesto eylemi düzenlemişti.

Burada yaptığı konuşmada Mishra, olayları yatıştırması için polise ültimatom verdiğini, aksi takdirde bu durumu yanındakilerle kendisinin yapmak zorunda kalacağını söylemişti.

BJP’li siyasetçinin konuşmasını yapmasından saatler sonra başkentin kuzeydoğusunda şiddetli ayaklanmalar başlamış, yaklaşık 5 gün süren olaylarda çoğunluğu Müslüman 51’i sivil 53 kişi ölmüş ve 250’nin üzerinde kişi yaralanmıştı.

"Şiddet, planlı ve hedefliydi"

Raporda, Müslümanlara uygulanan ayrımcı politikaların yoğun insan hakları ihlallerine yol açtığı belirtildi.

Değiştirilen Vatandaşlık Yasası’na (CAA) karşı protestoların "meşru ve barışçıl" olarak nitelendirildiği raporda, "yönetim ve polisin" desteğiyle söz konusu gösterileri bastırmak için CAA destekçisi protestocuların misilleme planlarının geniş ölçüde şiddetin tetiklenmesine yol açtığı kaydedildi. Söz konusu durumunsa büyük kısmı Müslüman çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine ve yüzlerce mülkün zarar görmesine yol açtığı vurgulandı.

Raporda, şiddetin organize ve sistemli olduğu, 100 ila 1000'er kişilik çetelerin Müslüman bireylere, onların evlerine, dükkanlarına, araçlarına, camilerine ve diğer mülklerine saldırdığı kaydedilirken, bu çetelerin söz konusu saldırılar sırasında "Jai Shri Ram (Tanrı Ram'a selam olsun)", "Modi, bu Müslümanları parçalara ayır", "Bugün biz size (Müslümanlara) özgürlüklerinizi vereceğiz" gibi sloganlar attığı bildirildi.

Saldırganların kendilerini stratejik olarak yerleşim bölgelerine konumlandırdığı ve bu durumun tanıkların ifadeleriyle şiddetin planlı ve hedefli olduğunu ortaya koyduğu aktarıldı. Bazı durumlarda kurbanlara kimlik kartlarının sorulduğu ve daha sonra inancına göre hedef alındığı bilgisi paylaşıldı.

Müslümanların saldırılara karşı kendilerini, ailelerini ve topluluklarını korumak için çetelere taş fırlatarak cevap verdiği, bir hadise dışında Müslümanların silahlı bir şekilde görüldüğüne dair bir vakaya rastlanmadığı kaydedildi.

Kaynak: AA

Etiketler: hindistan ، müslüman ، Delhi
captcha