Tövbe olmazsa günahların insan kalbi üzerindeki etkisi yıkıcı olur
IQNA tarafından hazırlanan "Ayetler ve Hayat" konulu konferanslar dizisinin sekizinci bölümünde, Uluslararası El-Mustafa (sav) Akademisi öğretim üyelerinden Hüccetül İslam Velmüslimin Muhammed Ali Mirzai Bakara Suresi 81. ayetinin tefsirinde günahların kalbe ve insan varlığına hakimiyetinin tehlikesini açıklamıştır.
Bir ayetin ve bir hayat meselesinin tefsirinin yeni bir bölümünde, mübarek ve büyük sure olan Bakara Suresi'nin 81. ayetinden bahsetmek istiyoruz.
Ayette şöyle buyruluyor: Hayır! Kim bir kötülük işler de kötülüğü kendisini çepçevre kuşatırsa işte bu kimseler cehennemliktirler; onlar orada ebedi olarak kalırlar.
Bu ayette, insanın hatasını ve günahını örttüğü ve insana hükmettiği zaman çok ciddi ve hassas bir kavramla karşı karşıyayız, çünkü hiçbirimiz masum değiliz ve hata ve sapmalar yapıyoruz ve ondan sonra tövbe ediyoruz ve Allah Rahmân olduğu için bağışlıyor, kalplerimizi arındırıyor, nefsimizi parlatarak bizden tövbeyi kabul ediyor.
Bu nedenle, her zaman ve her durumda tövbe etmeliyiz, çünkü günahlar ve hatalar bize gelir sadece Allah’ın ve masumların günahı veya hatası yoktur.
Ama sorun şu ki, insan bu günah veya günahlar kalbe baskın çıkıncaya kadar gaflet içinde cahil gibi davranırsa insan kalbi günah ve hata ile dolu bir kalp olur ve kötü davranış onu yener. Bu esnada Cehennem ve Ateş ashâbından bu kalbin sahibi onun arkadaşı olur.
Bu özellik çok ürkütücüdür ve günahların kalplerimiz üzerindeki etkisini görmezden gelerek ceza görmeden bu günah ve hatalara devam etmekten Allah'a sığınırız.
Bu ayet, insan hayatındaki günahın, günahın varlığına ve insanın varlığına hükmettiği konusunda bizi uyarır. Zira insan için umut kalmıyor. İnsan her hata yaptığında ateşe eşlik etmez ve ateşin ashabından da olmaz. Ama hayatımızdaki hatalar arttığında, sağın ve solun, aile ve akrabalar, toplum ve ofisler, iş ve siyaset hataları, insan nereye dönerse dönsün, onları umursamadan büyük hatalar yaparak önem vermezse bu andan itibaren insan kalbi, onu içine çeken zulüm nedeniyle düşer ve insan, ateşin dostlarından biri olur.
Bu durumdan Allah'a sığınır, O'ndan sonsuz tövbe ve doğru yola dönüşte bağışlanma dileriz.
