İslam öğretilerinde ahlakın altın kuralı

Başkalarının haklarına saygı, İslam'da zorunludur. Ahlak ilminde altın bir kural vardır, kendin için istediğini başkaları için de iste, kendin için istemediğini başkaları için de isteme.

Hz. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bir Müslümanın Müslüman üzerinde feragat edilemeyecek 6 farz hakkı var. Bu 6 haktan birini terk ederse, Allah'ın korumasından çıkar ve şeytanın korumasına girer. Bu hakları söylediğimde onları terk etmenizden ve bunlara uymamanızdan endişe ediyorum."

Sonra İmam Sadık (a.s) bu hakları beyan etti: "Birincisi, sizden biriniz kendisi için sevdiğini kardeşi için de sevmedikçe (mükemmel) iman etmiş olmaz. İkinci hak, din kardeşini kızdırmamak, üçüncüsü ise canı, malı ve dili ile ona yardım etmek, dördüncüsü onun gözü ve rehberi olmak, beşincisi sen tok, o aç olmamalı, altıncısı, eğer bir hizmetçin varsa ve onda yoksa, hizmetçini ona göndermen vaciptir. Böylece elbiselerini yıkayabilir ve ona yemek hazırlabilir."

Bütün ahlak kitaplarında adı geçen bir altın kural vardır ve ahlakın özeti bu kuraldadır. Bütün ahlaki sözler bu cümlenin içinde yatmaktadır. Bir ahlak üstadı bulup ahlak kitabı okumanıza gerek yoktur. Kural şudur: Kendin için istediğini başkaları için de iste kendin için hoşlanmadığını başkaları için de sevme. Yani mümin bir kişi kamil imanın gereği olarak sevdiği bütün hasletleri mümin kardeşi için de sevmeli, kendisi için kötü yada çirkin bulduğu her şeyi mümin kardeşi içinde öyle görmelidir. Ahlakın altın kuralı budur.

Bazen dindarlar namaz gibi ibadetlere önem verirken başkalarının hakları gibi konulardan gafildir. Ama bu haklar o kadar önemlidir ki, yapmazsak namazda bile başarı elde edemeyiz.

4054199