IQNA

İslam’da camilerin önemi

17:25 - September 28, 2022
Haber kodu: 3477619
İslam’da özel bir yeri olan Camiler, bulundukları beldenin Müslüman beldesi olduğunun simgesidir. Camiler sadece bir ibadet yeri olmayıp aynı zamanda çeşitli dini, sosyal ve siyasi işlevlere sahiptir.

İslam’da Camiler Allah’ı anma ve dini eğitim faaliyetlerinde yürütüldüğü yerdir. Huzur ve sukunetin   hakim olduğu ibadetgahlardır. Terim olarak Mescit, içinde Allah’a ibadet edilen kutsal mekandır. Mescitlerin büyüğüne cami denir.

Cami kelimesi Kur’an-ı Kerim’de 28 defa geçmektedir. 22’i tekil, 6’sı çoğul olarak.

Bu ayetlerde camilerin İslam’daki önemine, camilerle ilgili bazı dini kurallara, Mekke'deki Mescid-I Haram, Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya ve Ashabı Kehf Camii’ne işaret edilmiştir.

Camilere Allah’ın Evi denir. Bu yüzden yapılan işler Allah’ı anma ve O’nun  yolunda olmalıdır:” Mescidler yalnız Allah’ındır. O halde Allah ile birlikte başkasına da tapmayın.” (Cin suresi, 18. ayeti)

Kur’an ayetlerine ve rivayetlere dayanarak, Mekke’deki Kabe, tek Tanrı’ya ibadet edilen ilk yer ve tevhidin merkezidir: Al-i İmrân suresi, 96. ayeti:” Gerçek şu ki, insanlar için yapılmış olan ilk ev, âlemlere bir hidayet ve bir bereket kaynağı olan Mekke’deki evdir.” Bu ayet Kabe’nin, mâbed olarak yeryüzünde yapılmış ilk bina olduğunu ve tarih boyunca saygınlığını koruduğunu ifade eder.

Camilerin önemi ve faziletleri göz önüne alındığında Allah, camileri kendisine nispet etmiştir. Camilerin Allah’a nispet edilmesinin sembolik bir yönü vardır . Allah’ın bu ibadet yerlerine  verdiği önemi gösterir. Bu yüzden camilerde Allah’ın ve Müslümanların yararına olan işler yapılır.

Bu nedenle cami, inanç ve takva merkezi, temiz ve mukaddes bir ortam ve Allah’a ibadet ve dua merkezidir, ancak bazı insanlar Müslümanların camilerde bulunmasını engellemeye çalışmaktadır.

Camilerin ciddi bir tehlike olarak görülmesinin, zalimlerin ve fasıdların bu merkezlerden  korkmalarının nedeni, bu ibadet mekanlarının tarih boyunca her zaman birlik ve beraberliğin temelleri, zulme ve yozlaşmaya karşı mücadelenin kaleleri olmalarından kaynaklanmaktadır. Bazen camileri yıktılar, bazen de Müslümanları camilere gitmekten korkuttular veya engellediler. Allah bu insanları en zalim insanlar olarak tanımlamıştır.

Bakara suresi 114. ayeti: “Allah’ın mescidlerinde O’nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olması için çalışandan daha zalim kim olabilir? Aslında bunların oralara ancak korka korka girmeleri gerekir. Böyleleri için dünyada rezillik var, âhirette de onlar için büyük azap vardır.”

 

 

 

 

captcha