Sıhhatli kalplerin yakarışı, kulun Allah ile konuşması: Dua

Allah ile tanışmak ya da konuşmak görünüşte imkânsızdır, ancak dini kaynaklar dua dahil olmak üzere Allah ile konuşmanın yollarına işaret eder.

Dua tüm dinlerde var olan eylemlerden biridir. Dua bir ibadettir. İbadetleri tamamlar. Kulluk etmeye yardımcı olur ve kul, dua ile yani daima Allah ile irtibatı hissederek doğru yolda ilerler. Dua etmek, Yaradan ile kişisel bir sohbet olarak tanımlanabilir. Bazen Hıristiyanlıkta kilisede yapılan dua törenleri veya İslam’da toplu dua gibi resmi bir biçim alır. Bu durumlarda da dua, kişinin kişisel duygularını, düşüncelerini ve arzularını içerir.

Bazen dua, acizlik ve zillet sebebi ve insanın acizliğinin bir işareti olarak kabul edilmiş olup karşı çıkılmıştır. Böyle bir tanım dua etmeyi amel ve vazifelerini yerine getirmenin  bir alternatifi olarak görenler içindir. Böyle kişiler, Allah’ın kendilerine her şeyi çaba sarf etmeden vermesini isterler.

Dua insanlarda doğal bir ihtiyaçtır. Yani bugün nasıl nefes almaya, yemeye, içmeye ihtiyacımız varsa dua etmeye de ihtiyaç duyarız. Çünkü insan sığınabileceği ve kalbini huzura kavuşturacak bir desteğe ihtiyaç duyar.

Allah ile basit ve sevgi dolu bir sohbet en basit haliyle  dua, bizi Allah’ın sonsuz gücüne bağlar, ruhu mükemmelliğe götürür ve bizi bu dünyadan en yüksek seviyelere yükseltir.

Kur’an-ı Kerim’in Ra’d suresi 28. ayetinde Allah şöyle buyuruyor: “Bunlar, iman edenler ve Allah’ı zikrederek gönülleri huzura kavuşanlardır. Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur.”

Dua, zikir ve niyazlar sadece belirli kelimeleri veya deyimleri tekrarlayarak değil, dikkatimizi Allah’a yöneltiyorsa ve Allah’ı anmayı içeriyorsa bizi huzura kavuşturabilir.

Duadan uzaklaşmanın ve onu bir zayıflık işareti olarak görmenin sonucu, sanayileşmiş ve gelişmiş toplumların başına bela olan zihinsel kaygılar ve sıkıntılardır. Amerikalı psikolog Dale Carnegie diyor ki “Amerika Birleşik Devletleri'nde ortalama olarak her 35 dakikada bir kişi intihar ediyor ve her iki dakikada bir kişi aklını kaldırıyor. Bu insanlar, dinin ve ibadetin insana verdiği huzur ve sükûnete sahip olsalardı, bu intiharların çoğu ve birçok delilik önlenebilirdi.”

Büyük Müslüman ariflerimiz, sürekli Allah’a dua etmekten ve Allah’a tevekkül ettiklerinden dolayı hayatta herhangi bir kaygı yaşamamışlardır. Bugün tek tanrılı dinlerin takipçileri hatta herhangi bir inancı olmayanlar bile Yaradan’a dua eder. İnsanoğlu hayatta bir sığınak arar ve Allah’ın dergahında olmaktan daha güvenli bir yer yoktur.

3904725