IQNA

İslam’a göre insana yakışır salih ameller

12:01 - October 10, 2022
Haber kodu: 3477751
İslam’da bazı ibadetlerin şekil ve şartları olmakla beraber bazıları vakit ve şekillerle sınırlı değildir. Allah’ın (c.c.) rızasına uygun bütün davranışlar salih amel olarak kabul edilmiş ve ibadet sayılmıştır.

İslam açısından insanı hidayet yoluna sokan bütün ameller Allah tarafından kabul edilir. Bu amellere iman ve iyi niyet de eşlik etmelidir.

Güzel davranışlarımızı nitelendirmek için kullandığımızda salih amel; İslam’ın emrettiği, yararlı, güzel, içten ve samimi davranış insanları olumlu yönde değiştirmeye yönelik bütün işlere denir.

Kur’an’da insanın eylem ve davranışları için ölçütler konulmuştur. Kur’an’a göre Allah katında sadece salih ameller makbuldür.

Kur'an-ı Kerim'den anlaşıldığı kadarıyla nefsin tekamüle erişmesi, Allah’a yaklaşmak, insaniyetin yüce derecelerine ve tertemiz Ahiret hayatına ulaşmak için imandan sonraki vasıta, salih ameldir. Salih amel, niyet ve ihlas yoluyla insanın nefsinde etki bırakarak onu yetiştirip mükemmelleştirir. 

İslam, her eylemin maddi çıkarlara göre değil, arkasındaki niyet ve teşviklere göre değerlendirilmesi gerektiğine inanır. İyi niyete salih bir amel eşlik etmedikçe iyi ya da doğru diyemeyiz. İslam yapılan amelin  sadece zahiri yönleriyle ilgilenmez.

İslami ilkelere göre, herkesin amelleri niyetlerinde, manevi ve düşünsel özelliklerinde yatmaktadır. Her amelin salahiyet ve mukarribiyetinin derecesi o ameli yerine getiren kişinin ihlas derecesine bağlıdır. Allah’a ve kıyamet gününe iman ile şekillenen ve yapılan aynı halde  güzel duygu ve teşviklere dayalı olan amel iyi bir ameldir.

İslam, riyayı haram kabul etmiş iman ve ilâhî saiklerin dışında kalan her türlü ibadeti, zahiri toplumda aldatıcı olsa da suç ve şirk olarak kabul eder. Tevbe suresi, 17. ayeti:” Müşrikler, inkârlarına bizzat kendileri tanıklık edip dururken, Allah’ın mescidlerini onarıp şenlendiremezler. Onlar, yapıp ettikleri boşa giden kimselerdir ve onlar ebedî olarak ateşte kalacaklardır.”

 Bu ayet, sağlam bir inanç üzerine temellendirilmemiş dinî davranışların Allah katında bir değere sahip olmadığını açıklamaktadır. 

İslam, insandan yaptığı iyi işi her türlü aldatmacadan uzaklaştırmasını ister.

Kur’an-ı Kerim’de Süleyman’ın (as) salih amel işlemede Yüce Allah’tan yardım istemesi bize örnek olarak sunulmaktadır.

 “Rabb’im! Bana ve ana-babama lütfettiğin nimete şükretmemi ve senin razı olduğun salih ameller işlememi bana nasip eyle ve beni rahmetinle salih kullarının arasına dahil et” (Neml, 27/19)

Bu makale Seyyid Muhammed Bakır Sadr’ın ‘İçtihadın gelişimi eşliğinde ‘ kitabından alınmıştır.

 

captcha