IQNA

Kur’ani bilgiler/11

Suyun Kur’an’a göre ilk bilimsel taksimi

12:28 - February 08, 2023
Haber kodu: 3479223
Kur’an-ı Kerim, farklı su türleri arasında ayrım yapar. Ve onu (Furât) tatlı su (Tahur) temiz su ve (ucâc) çok tuzlu su gibi farklı türlere ayırır. Kur’an-ı Kerim’in indiği ortam ve zaman açısından bir nevi mucize sayılabilir.

IQNA’nın haberine göre, Kur’an-ı Kerim, sular arasındaki pek çok farkı dikkatle tarif etmiş olup farklı sulara saflık derecelerine göre özel isimler vermiştir. Kur’an yağmur suyunu temiz su, nehirlerin ve kuyuların tatlı su (furât) ve deniz suyunu (ucâc) tuzlu su olarak isimlendirmiştir. Farklı su türleri arasındaki fark bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Kur’an-ı Kerim’de yağmur suyundan ‘saf, temiz’ olarak söz edilir. Yağmur suyu buharlaştırılıp daha sonra damıtıldığı için herhangi bir kirlilik içermez. Damıtılmış su olarak adlandırılır ve dezenfekte edici özelliğinden dolayı özellikle tıpta birçok işlevi vardır.

Ancak damıtılmış su minerallerden yoksun olduğu için içme suyu değildir. Yağmur suyu, yerde akıp kaya ve taşların arasından geçerek mineralleri toplar. Pınarlardan ve nehirlerden gelen suyu içme suyuna çevirirler. Kur’an bunu furât olarak adlandırmıştır. Bu su, onu içmeye uygun kılan özel özelliklere sahiptir. Bu suyu içmek insanların ruhunda iyi etkiye sahiptir.

Kur’an deniz suyunu ucâc olarak tanımlar. Allah Fâtır Suresi’nin 12. ayetinde şöyle buyurmaktadır: “Şu iki çeşit su kütlesi birbirine eşit olmaz; birisi tatlıdır, susuzluğu giderir ve içimi güzeldir, ötekisi ise tuzlu ve acıdır. İkisinden de taze et yersiniz ve takınacağınız süs eşyaları çıkarırsınız. Gemilerin denizi yararak gittiklerini görürsün ki bu da O’nun lutfuna nâil olmanız ve O’na şükretmeniz içindir.”

 Bu ayette iki tür tatlı su (azbun furâtun) ve tuzlu, acı su (milhun ucâc) beyan edilmiş olup bunlar bir taraftan nehirlerin tatlı suyuna diğer yandan denizlerin tuzlu suyuna işaret eder.

Milhun ucâc deniz suyu için kullanılmıştır. Denizin aşırı tuzluluğunu vurgular. Deniz suyunun tuzluluğunun sadece içindeki tuzdan kaynaklanmadığını, deniz suyunda başka elementlerin de bulunduğunu için bu terim onu anlatmak için kullanılmıştır.

Kur’an’ın su için ele aldığı başlıklara göre, Kur’an’ın ilk kez suyun bilimsel bir sınıflandırmasını sunduğu söylenebilir.

Bu terim ve kategorilerin, yüzyıllar sonra bile insanların buharlaştırma ve damıtma yoluyla elde edilen suyun dezenfektan özelliklerine aşina olmadığı bir dönemde beyan edilmiştir. Kur’an’ın bu ayrımı laboratuvar araçları kullanmadan yapması Kur’an’ın bilimsel mucizesini göstermektedir.

 

captcha