IQNA

İnanç İlkeleri; Mead /15

Dünyada meada inanmanın etkisi

13:32 - March 16, 2023
Haber kodu: 3479645
Tüm amellerimizin ödüllendirileceğini ve cezalandırılacağını bilirsek, bu bilgi davranışlarımızı etkiler ve hesap kriterlerine göre toplumun davranışlarına yön verir.

Teşvik ve tehdid insan davranışlarında büyük rol oynar. Allah ceza ve mükâfatı vaadettiğinde etkiside katlanarak artar. Yani ebedi cennet ve cehenneme bağlı teşvik ve tehdid türü de çok etkilidir. Meada imanı içimizde canlandırırsak olumlu ve yapıcı etkilerini de görürüz. Yaptıklarının hesabının sorulacağına inanan bütün sıkıntı ve rahatlıkların kendi emeğinin eseri olduğunu bilen insan, elbette günahlara karşı  kayıtsız kalamaz. Onlar en küçük amelin bile değerlendirileceğinden emindirler. Kur’an’da birçok ayet buna örnektir:

Ekonomik meseleler

Kur’an-ı Kerim ticaret yapanlar hakkında şöyle buyurur: “Onlar, o büyük gün için -insanların âlemlerin rabbinin huzuruna çıkacakları gün için- diriltileceklerini akıllarına getirmiyorlar mı?” ( Mutaffifin suresi 4-5)

Bu ayetlerde ölçü ve tartıda hile yapan kimselere Kıyamet günü hatırlatılarak engel olunmaktadır. ‘Büyük gün’ den maksat Kıyamet günüdür. Bu mead’ın insan hayatındaki rolüne bir örnektir. Meada olan iman üretim, dağıtım, tüketim, yönetim, ticaret ve diğer her türlü faaliyet dahil olmak üzere tüm ekonomik konularda özellikle savurganlık konusunda önemli rol oynar.

Üstünlük taslayanlara karşı davranış şekli

Firavun Hz Musa’yı rezil rüsva etmek için bütün şehirlerden sihirbazları davet ederek Hz Musa’nın mucizesini etkisiz kılmaya çalıştı . Bu esnada sihirbazlar Firavun’a sordular “Sihirbazlar Firavun’a geldiler; “Eğer üstün gelen biz olursak bize muhakkak bir ödül olmalıdır” dediler.” (A’râf suresi 113. ayeti- Şuara suresi 41. ayeti) Firavun’dan onay aldıktan sonra ellerinden geleni yaptılar, fakat Musa asasını fırlattı ve asa yılana dönüşerek onların tuzaklarını bozdu.

Hz Musa’nın mucizesinin ve eserinin kendi sınırlı sihirlerinin ötesinde ve bunun ilâhi bir iş olduğunu anlayan sihirbazlar, Firavun’un huzurunda Hz Musa’ya dönerek ona iman ettiler. Firavun büyük bir öfkeyle herkesi tehdit etti ve: ‘Benden izin almadan inanacak mısınız?! Ellerinizi ve ayaklarınızı keseceğim ve sizi hurma ağaçlarının dallarına ve gövdelerine asacağım’ dedi. A’râf suresi 112-126. ayetleri:  “Bütün bilgili sihirbazları sana getirsinler. Sihirbazlar Firavun’a geldiler; “Eğer üstün gelen biz olursak bize muhakkak bir ödül olmalıdır” dediler.  O da “Tamam; ayrıca sizler mutlaka yakınlarımdan olacaksınız” dedi. Sihirbazlar dediler ki: “Ey Mûsâ! Sen mi atacaksın (asânı), yoksa (ilk) atan biz mi olalım?  “Siz atın” dedi. Onlar atınca insanların gözlerini büyülediler, içlerine korku saldılar ve böylece büyük bir büyü gösterisi yaptılar. Biz de Mûsâ’ya “Asânı at!” diye vahyettik. Bir de baktılar ki bu, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor!  Böylece gerçek ortaya çıktı ve onların yaptıklarının asılsız olduğu anlaşıldı. İşte Firavun ve kavmi orada yenildiler ve küçük düşüp yarıştan çekildiler.  Sihirbazlar derhal secdeye kapandılar. “Âlemlerin rabbine, Mûsâ ve Hârûn’un rabbine iman ettik” dediler. Firavun dedi ki: “Ben size izin vermeden ona iman ettiniz öyle mi? Şüphe yok ki bu, halkını şehirden çıkarmak için orada kurduğunuz bir tuzaktır. Ama yakında göreceksiniz!” “Mutlaka ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim, sonra da hepinizi asacağım!” Onlar, “Biz de rabbimize dönmüş oluruz” dediler;  “Sen, rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandık diye, sırf bu yüzden bizden intikam alıyorsun. Ey rabbimiz! Bize sabırlar ver ve müslüman olarak canımızı al!”

Ama bir saat öncesine kadar iman etmeyenler ve firavunun ödüllerini arayanlar, şimdi Allah’a ve meada inançlarından dolayı firavunun karşısında durdular. ‘Ne istersen yap, çünkü senin gücün ve zulmün bu dünyadan büyük değil’ dediler. Tâhâ suresi 7 ayeti: “Sen sözü ister açığa vur (ister gizle), O gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.” Şuarâ suresi 50. Ayeti: “Zararı yok” dediler, “Nasıl olsa biz rabbimize dönüyoruz.” ( Bütün hikaye Şuarâ suresi 37-51 ve Tâhâ suresi 56-72. Ayetlerinde anlatılmaktadır)

Nitekim mead inancı bu insanların ruhlarında öyle bir hareket oluşturmuştur ki, birkaç dakika öncesine kadar onlar için en önemli şey gibi görünen dünya, Firavun, madeni paralar ve ödüller ruhlarında değersizleşmiştir. Firavun ve gücüyle alay ettiler, onu sınırlı ve önemsiz gördüler.

Mead  inancı bu insanlarda bir kültür devrimi yaratmış, Allah yolunda şehid olmaya hazır hale gelmeleri için ruhlarını yeşerterek onları şehadet sevdasına ulaştırmıştır.

Muhsin Kıraati’nin İnanç İlkeleri (Mead) kitabından alıntıdır.

 

captcha