IQNA

Kur’ani şahsiyetler / 40

Ölümünden yüz yıl sonra dirilen Peygamber

10:44 - May 10, 2023
Haber kodu: 3480233
İnsanların ölümden sonraki hayata dair pek çok sorusu var ve bunların bir kısmı hala karmaşık ve cevapsız kalıyor. Bu hususta sadece normal insanlar değil özel ve seçilmiş kişiler olan Allah’ın elçilerinin de bu konuda şüpheleri olabilir.

Hz Musa’nın kardeşi Harun’un soyundan gelen Üzeyir ve  ikiz kardeşi Aziz, Beytül Makdis’te yaşayan bir anne babanın çocuğu olarak dünyaya geldi. Bazı kaynaklarda Yeremya’dan bahsedilmektedir.

İsrailoğullarına gelen peygamberlerinden biri olup Hahameniş hanedanlığı döneminde İran’da yaşadığı söylenmektedir.

Kur’an-ı Kerim’e ve bazı tarihi kaynaklara göre Üzeyir gençken Allah'ın emriyle ruhu bedeninden ayrılmıştır. 100 yıl sonra tekrar diriltilmiştir. Bu olay, Üzeyir’in sakinleri ölmüş bir köyden geçerken meydana geldi. Yolu üzerinde ölmüş insanların kemiklerini görünce Allah’ın ölüleri nasıl dirilteceği sorusu zihnine geldi. O Allah’ın emriyle öldü ve 100 yıl sonra tekrar diriltildi. Üzeyir bir gün veya daha az uyuduğunu düşündü.

Bazı tefsirlerde Üzeyir’in, İsrailoğullarını yüz yıllık esaret ve sürgünden sonra Babil’den Filistin topraklarına geri getiren kişi olduğu söylenir. Tarihi metinlerde zalim bir hükümdar olarak belirtilen Buhtunnasar kalabalık bir orduyla Şam ve Ürdün bölgelerini istilâ edip, savunmasız insanları öldürerek Kudüs’ü de istilâ etti. Mescid-i Aksa’yı yıkıp, Kudüs şehrinin bağ ve bahçelerini harap etti. İsrailoğullarından çoğunu öldürüp, pekçok çocuk ve genci de esir alarak Babil’e götürdü. Babil’e götürülen genç esirler arasında Üzeyir aleyhisselam da vardı. Üzeyir aleyhisselam Babil’de bir müddet esaret hayatı yaşadıktan sonra Hahamenişiyan döneminde İran Kralı Kuruş’un Babil’i fethinden sonra Üzeyir ondan Yahudilerin Kudüs’e dönmesine izin vermesini istedi.

Üzeyr, unutulan Tevrat’ı canlandıran kişi olarak da bilinir. Tevrat, Kudüs’ün yıkılışı sırasında yakılmış ve unutulmuştu. Hepsini ezbere bilen Üzeyir, Tevrat’ı insanlara okur, onlar da yazardı.

Kur’an-ı Kerim’de Üzeyir Peygamber’in ismi bir kez Tevbe suresi 30. Ayetinde geçer: “Yahudiler “Üzeyir Allah’ın oğludur” dediler, hıristiyanlar da “Mesîh (Îsâ) Allah’ın oğludur” dediler. Bunlar, daha önceki inkârcıların söylediklerine benzer biçimde ağızlarından çıkan sözlerdir. Allah onları kahretsin! (Gerçeklerden) nasıl da yüz çeviriyorlar!”

Ayrıca Üzeyir’in 100 yıllık ölüm hikayesi Bakara suresi 259. ayetinde anlatılmaktadır: “Yahut evlerinin çatıları çöküp üzerine duvarları yıkılarak harap olmuş, ıssız bir kasabaya uğrayan kimsenin durumu gibi. Bu kişinin, “Allah, bütün bunları öldükten sonra nasıl diriltecek?” demesi üzerine Allah onu yüzyıl ölü olarak tuttu, sonra diriltti. “Ne kadar kaldın” diye sordu. “Bir gün veya günün bir kısmı kadar kaldım” dedi. Allah “Hayır, yüzyıl kaldın. Anlamak için yiyeceğine içeceğine bak, henüz değişmemiş; eşeğine bak, -seni insanlara bir işaret kılmamız için- ve kemiklere bak, onları nasıl düzeltiyor ve üzerini etle kaplıyoruz” buyurdu. Artık o adam için durum açıkça ortaya çıkınca, “Biliyorum ki Allah kesinlikle her şeye kadirdir” dedi.”

Üzeyir Peygamber’in türbesi için farklı makenlar zikredilmiştir. Filistin Batı Şeria'da, Irak’ta Meysan’da ve İran’da bazı yerlerde ona ait türbeler olduğu söylenmektedir. Ayrıca Adıyaman ili Gerger ilçesi Sutepe köyü Siver mezrası içinde, de ona ait bir türbe olduğu söylenmektedir.

captcha