Kur’an’a hakaret bütün peygamberlere, ilâhi kitaplara ve mukaddesata hakarettir
IQNA’nın haberine göre, İsveçte Kur’an-ı Kerim’e yapılan saygısızlığa tepki olarak Kur’an camiası bir bildiri yayınladı.
Bildiri metni şöyledir:
Bismillahirrahmanirrahim
“Eğer gelmesi sebebiyle dağların yürütüldüğü veya yerin parçalandığı yahut ölülerin konuşturulduğu bir Kur’an olsaydı (yine inanmazlardı).” (Ra’d:31)
Kur’an’a hakaret, bütün iyiliklere, güzelliklere, ilimlere, irfanlara, insani faziletlere, bütün peygamberlere, toplumu ıslah edenlere ve ilâhi kitaplara hakarettir. Kur’an kültürü olmasaydı, insan toplumu yüzyıllar önce cehalet, adaletsizlik ve zulüm bataklığına sürüklenir ve gerilemeye giderdi.
Kur’an düşmanları hayal güçleri ve ahmakça eylemleriyle insanların kalplerini aydınlatan nuru söndürmek isterler. “Bu Kur’an, Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisine ait olan Allah’ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır.” (İbrahim:1)
Bütün bu olayların sebebinin kötü, kirli, yozlaşmış nefret edilen bir hükümet olduğunu düşünmek basitliktir. Tüm bu kötülüklerin arkasında müstekbirlerin, Siyonistlerin ve dünya hakimlerinin elinin olduğu görülmelidir. Onlarca yıldır dünya topluluğunu köleleştirmeye ve dünyayı yağmalamaya çalışmış ve bugün Kur’an’nın artan ve genişleyen nuru karşısında sahte temellerinin varlığının çökmekte olduğunu hissettiler. De ki: “Hak geldi bâtıl yıkılıp gitti! Zaten bâtıl yıkılmaya mahkûmdur.” (İsrâ:81)
İnsanlığın bütün manevi sermayeleri bir araya getirilse Kur’an’nın bir suresi bile olamaz. Şeytan ehlinin Kur’an’a olan bunca inatçı düşmanlığının sırrı da buradadır. “ Biz Kur’an’dan öyle bir şey indiriyoruz ki, o müminler için bir şifa, bir rahmettir; zalimlerin ise sadece ziyanını arttırır.” (İsrâ:82)
Dünyadaki zalimler Kur’an-ı Kerim öğretilerinin bütün şeytani yatırımları yakacağını anladıklarından dolayı onları böyle çocukça ve rezilce tepkilere yönlendirdi.
Bu hain ve tekrarlanan eylemler sadece 2 milyar Müslümanın değil, tüm Müslümanların öfkesini ayağa kaldırdı. Gençler istikbarın arzusunun aksine hakikat, mükemmellik ve maneviyat arayışı içinde bir kitap keşfetti. Bütün İslam devletleri ve milletleri mücadeleye katılmayı bir görev bildiler. Ama bu sadece bir özürle geçitirilmemelidir.
Düşman Kur’an’a yönelerek İslam medeniyetini ortadan kaldırmak İslam'ın temellerini yok etmek gibi uğursuz niyetini ortaya koymaktadır. Bizler de onların karmaşık planlarını tanıyarak mücadele etmeliyiz. Herkes anladı ki sadece İslam ve Kur’an-ı Kerim, sarsılmaz bir dağ gibi şeytani kültürün yayılmasına engel olabilir. Müslümanlar birlik içinde mücadeleye girerek Siyonist-istikbar sultasını temelsiz sarayını Kur’an mantığıyla yerle bir edecekler.
Kur’an camiası ciddi bir kararlılıkla faaliyetlerini ikiye katlayarak düşmanı dize getirecektir. Tüm dünya Müslümanlarından, Kur’an kıraatına, düşünmeye, anlamaya ve tanıtmaya daha fazla önem göstermelerini bunun yanısıra bu öğretileri sanatsal yöntemler ve modern araçlarla dünyaya ulaştırmalarını ister. Tüm kötü niyetli bedbaht insanlar şunu bilsin ki Müslümanların mukaddes kitabına yapılacak herhangi bir hakaret bunun tam tersi bir etki yaratacaktır. Dünyanın tüm özgürlük sevdalılarını Kur’an-ı Kerim’in kutsallığını savunma konusunda daha kararlı hale getirecektir.
4152253
