Bir kişinin işini, statüsünü ve düşüncelerini özel yaşamının bir parçası olarak kabul edebiliriz ve bu alana girilmesi veya herhangi birinin ifşa edilmesi doğru değildir. Bunların tam olarak ne zaman özel yaşamın bir parçası olduğu ve ne zaman kamusal alanın bir parçası oldukları ve ikisi arasındaki sınır, sosyal olup olmadıklarına bağlıdır.
Sosyal iseler, toplumda somutlaşmış veya tezahür etmiş demektir ve kişinin kendisinden başka hiç kimse bunlara sahip olmadığında veya bunlara erişemediğinde sosyal değildirler.
Sosyal alanda olan işler iki türlü olabilir. Bir türde işin bazı yönlerinin gizli tutulması ve iş sahibinin de bunun üstünü örtmesi ve gizli tutmasıdır. Bu yönlerin ifşa edilmesi uygun olmaz veözel yaşamın ihlalidir.
Gizli yönlerden kastedilen, kişinin açığa vurmak değil, sır olarak saklamak istediği yönlerdir. Özellikle bu yapılan işin bu yönlerinin ortaya çıkarılmasıyla toplum değişecek ve kişinin karakteri lekelenecektir.
Bu iş toplum içinde gerçekleşse de özel yaşam olarak değerlendirilmeli, toplumda iş ortaya çıktığında, açık bir şekilde yapıldığı anlamına gelse de, doğal olarak bazı yönleriyle örtülür.
İkinci tip, yönü gizli tutulamayacak bir meseledir.
Bu ikisine ek olarak, kişinin sadece kendisiyle ilgili değil, aynı zamanda ailesiyle ilgili açık bir örnek olarak, kendisi ve çevresindekilerle ilgili görevleri de vardır. Aile ortamını saf birey ile saf sosyal durum arasında bir şey olarak alırsak, yarı sosyal bir durum olarak tanımlanabilir.
Aile alanıyla ilgili bu durum ya da iş iki şekilde karşımıza çıkıyor; bir kere aile ortamında. Doğal olarak aile ortamı, toplumun üyeleri için bariz anlamda sosyal bir kapsayıcı değildir. Bu aile durumuna girmek, kişi tarafından gizli tutulursa, özel yaşamın ihlalidir.
Saklanan her şey, bir şekilde kişinin her ne sebeple olursa olsun onu saklamadaki istekliliğini gösterir ve başkaları onun neden sakladığını öğrenmeye çalışmamalıdır.
Burada özel yaşam için bir kriter buluruz. Yani, gizlenmiş olana doğru hareket etmek bile mahremiyet ihlali olarak kabul edilir çünkü bu, diğer kişinin bir şeyi gizli ve özel tutma arzusunu ihlal edecektir.
Prensip olarak, bazı kişiler için özel hayatın gizliliğine ilişkin konuların açıklanması, bu gizliliği ihlal etme yetkisi vermez. Bazıları için gizli olan bir şey bilinse bile, bu sizin de bilmeniz için bir ruhsat olmaz çünkü o sizin için hâlâ özel yaşam alanındadır ve onu öğrenmeye çalışmamalısınız.
Mutlak özel yaşam tamamen gizli anlamında olup tamamen özeldir. Bu tamamen özel olan şey bazı kimselere açıklanırsa, özel hayat olmaktan çıkmış olur. Ama sizin için ona doğru hareket ederseniz aynı halde özel yaşamdır. Çünkü özel olmanın kriteri size göre doğrudur. Bu durumda, göreceli mahremiyet dikkate alınır.
Her halükarda mahremiyet alanına giren şeyleri öğrenmeye çalışmak, bazı kişiler için bilinse de bilinmese de mahremiyet ihlalidir. Başka bir ifadeyle özel hayatın gizliliğini ihlal yasağı kendi deliline dayanılarak sabittir ve hiçbir şekilde geçilemez.
Havza hocalarından Ahmed Mübelliği’nin konuşmasından alıntıdır.