Çağdaş dünyada medeniyetler çatışmasının ekseninde; aile
Bu hareketlerinin herhangi birinin üstünlüğü dikkat edilmesi gereken birçok sorun doğurur.
Aile İlâhi emirle kurulmuş olup bir erkekle bir kadının bir araya gelmesi meşrudur. Allah ilk Adem ve Havva’yı yarattı. Aralarında gerçekleşen ilk şey, birbirlerini çekmeleriydi.
Kur’an-ı Kerim’de Nisâ suresinin ayetlerinde evliliğin kökeni ve temiz bir neslin yaratılmasına teveccüh eder. Bazı rivayetlerde İslam'da ailenin kutsallığının hiçbir dayanağı yoktur. Bu yüzden evlilik bağı Allah’ın iradesidir.
İnsan Hakları Beyannamesi’nde de helal doğum kavramının kutsallığından çıkarılmasından bahsedilir. Elbette bunu net bir şekilde ifade etmiyorlar ama gayri meşru doğum kavramının tabudan (haram olması) çıkarılması gerektiğini söylüyorlar. Gayrimeşru olan bir insan da , bir vatandaşın sahip olduğu tüm haklara sahip olmalıdır. Helal doğum kavramını eksi duruma düşürmek için 60’lı ve 70’li yıllarda bazı değişiklikler meydana geldi.
Bütün İlâhi dinlerde mahrem olan kişiyle evlilik yasaktır. Diğer bir meselede heteroseksüelliktir. Bir filozof olan Vatikan Kültür Bakanı ortak yapılan bir açıklamada evlilikte üç temel olduğunu söyledi: Birincisi, erkek ve kadının birliği vardır ve kadının erkekten yaratılması ikisinin birliğine işaret eder. İkincisi kadın ve erkek arasındaki doğal farklılıklar ve üçüncüsü üremedir.
Allame Tabatabai El Mizan tefsirinde evliliğin amacının üreme olduğunu söylemiştir.
Eşcinseller, evliliğin amacının huzur ve cinsel tatmin ise, buna sahip olduklarını iddia edebilirler, ancak eşcinselliğin üreme ile sonuçlanabileceğini iddia edemezler. Diğer bir nokta ise İslam dininin, iman ve evlilik arasındaki ilişkiyi gündeme getirmesidir. İnsan evlendiğinde dininin yarısını tamamlar.
Aile, medeniyet çatışmasının merkezidir, örneğin, Amerika Cumhuriyetçi akımı Katolik Kilisesi’nden yana olup din ve aile odaklıdır, eşcinsellik ve kürtaja karşıdır. Evlilik öncesi özgür ilişkiden yana olmakla birlikte çocuk sahibi olmamalarını eğer olurlarsa da kürtaj yaptırmamalarını söyler. Bu hareketin çabaları, kürtajın federal bir yasa haline gelmemesine neden oldu. Demokratik hareket bunun tam tersidir. Bu düşmanlık ve çatışma, İslam ülkeleri ile Batı ülkeleri arasında daha geniş bir biçimde mevcuttur. Bazı aile karşıtı feminist hareketler kürtajı yasallaştırmaya çalışıyor. Kadın neden cinsel ilişkinin, çocuk sahibi olmanın sonuçlarına ve bunun zorluklarına katlanmalı diyorlar. Bu olduğunda evliiğin ahlaki yükü kalkar ve çocuksuz özgür ilişkilere ...vb neden olur.
Medya güçlü bir şekilde dünyada eşcinsel ilişkileri kurumsallaştırıyor. Hollywood filmlerinin %80’den fazlasında eşcinsellik görülmektedir. Çocuklara, ailelerin iki annesi veya iki babası olabileceği öğretilir. Bu aile kurumunu yok etmek için son çareleridir.
Kadın Çalışmaları ve Araştırmaları Enstitüsü öğretim üyesi Feriba Alasvend’in konuşmasından alıntıdır.
3990021
