Cin nedir?
İslam dininde Allah, melek, şeytan, cin ve peygamberin nitelikleri ve fonksiyonları tam olarak belirlenmiştir.
Cin, Allah’ın ateşten yarattığı varlıklardan biridir. Mertebesi insandan düşüktür. İnsan gözüyle görülemeyen bu varlıkların bir görevi vardır ve kıyamet günü bir araya toplanacaklardır.
İnsanın cinlerden üstün olduğunun delili cinlerden olan şeytan’ın Hz Adem’e secde etme zorunluluğudur. Kefh suresi 50. ayeti: “Hani biz meleklere, “Âdem’e secde edin” demiştik; İblîs’ten başka hepsi secde ettiler. O cinlerdendi, rabbinin emrinden dışarı çıktı. Şimdi siz, beni bırakıp da onu ve onu izleyenleri mi dost ediniyorsunuz? Oysa onlar sizin düşmanınızdır. Zalimler adına bu ne kötü bir tercih!”
Cinler hakkında Kur’an’da belirtilen bazı özellikler:
1- Cin ateşten yaratılmış bir varlıktır. Rahmân suresi 15. ayeti: “Cinleri de yalın ateşten yarattı.”
2- Onların bir kısmı salih müminlerdir bir kısmı ise kâfirdir. Cin suresi 11. ayeti: “Doğrusu içimizde iyiler var, ama aramızda başka türlü olanlar da var; hâsılı biz farklı gruplardan oluşuyoruz.”
3- Kıyamet günü onlar için de vardır. Cin suresi 15. ayeti: “Hak yoldan sapanlar ise cehennemin yakıtı olmuşlardır.”
4- Cinler gaybı bilme gücüne sahiplerdi. Ancak daha sonra bu güç onlardan alındı. Cin suresi 9. ayeti: “Halbuki biz (daha önce, göğü) dinlemek için onun oturulabilecek yerlerinde otururduk; fakat şimdi kim dinlemek isterse kendisini gözetleyen bir alev topuyla karşılaşıyor.”
5- Cinler insanlarla iletişim kurarak bazı sırlar hakkında sahip oldukları sınırlı bilgilerle onları kandırmışlardır. Cin suresi 6. ayeti: “İnsanlardan bazı kimseler cinlerden bazı kimselere sığınırlardı, onlar da bunları daha sapkın hale getirirlerdi.”
6- Cinlerin bazıları diğer cinlerden daha fazla güce sahiptir. Neml suresi 39. ayeti: “Cinlerden bir ifrit, “Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter, ben güvenilir biriyim” dedi.”
7- İnsanların ihtiyaç duyduğu bazı şeyleri yapma gücüne sahiptirler. Sebe suresi 12-13. ayetleri: “Süleyman’ın emrine de sabahleyin bir aylık, akşamleyin bir aylık yol almakta olan rüzgârı verdik. Onun için bakır madenini eritip akıttık. Cinlerden de rabbinin izniyle onun maiyetinde çalışanlar vardı. Onlardan kim buyruğumuzdan sapsa, ona yakıcı ateşin azabını tattırırdık.”
“Onlar Süleyman’a, isteğine göre yüksek ve görkemli binalar, heykeller, havuz gibi lengerler, yerinden kalkmaz kazanlar imal ederlerdi. Ey Dâvûd ailesi! Şükür için çaba gösterin. Kullarım arasında hakkıyla şükredenler pek azdır.”
8- Cinlerin yeryüzünde yaratılışı insanın yaratılışından önceydi. Hicr suresi 27. ayeti: “Cin türüne gelince daha önce onu da kavurucu ateşten yaratmıştık.”
Cinler hakkında pek çok hurafe bulunmakta olup onları garip, acayip, korkunç ve zehirli varlıklar olduğundan bahsedilir. Bu hurafeleri bir kenara bırakırsak işin özü kabul edilebilir olur. Bilim adamları insanların duyularıyla anladığı varlıkların duyularıyla anlayamadığı varlıkların yanında önemsiz olduğunu söyler.
Bir damla suda, bir damla kanda, insanın görmeye gücü yetmediği binlerce canlı olduğuna kimse inanmıyordu. Buna ek olarak bilim insanları gözlerimizin sınırlı renkleri gördüğünü, kulaklarımızın ise sınırlı ses dalgalarını duyduğunu söylüyor.
Duyularımızla algılayamadığımız her türlü varlığın bu dünyada var olmasına şaşırmamak gerekir. Kur’an-ı Kerim’de cinlerin varlığı ve özellikleri zikredilmiş olup bunu inkâr için akli bir sebep bulunmamaktadır. Bu yüzden bunu kabul ederek halk arasında yaygın olan hurafelerden kaçınılmalıdır.
Numune Tefsiri, (cilt:25, sf.154)
