Kur’an-ı Kerim’de ve hadis-i şeriflerde Allah’a kulluk ve itaatten hemen sonra anne ve babaya iyi davranmanın gerekliliği vurgulanmıştır.
Kur’an-ı Kerim’de anne-babaya saygı ve hürmet edilmesinin gerekliliği İlahi bir talimat ve Peygamberlerin sıfatı olarak defalarca zikredilmiştir.
Allah 4 ayette anne-babaya iyi davranmayı emretmektedir: Ankebût suresi 8. ayeti: “Biz insana anne babasına iyi davranmasını emrettik. “
Ebeveyne ihsan Peygamberlerin sıfatlarındandır. Kur’an’da Hz. İsa’nın (a.s) “yaşadığım sürece bana namazı, zekâtı ve anneme saygılı olmayı emretti;” (Meryem:32) sözü ve Hz. Yahya (a.s) hakkında “Yahya… Anne babasına iyi davranan bir kimse idi.” (Meryem: 14) ayeti yer almaktadır.
Kur’an-ı Kerim’in başka ayetlerinde de Cenab-ı Hak anne-babaya hürmetten bahsetmektedir. Örneğin İbrahim suresi 41. ayeti: “Rabbimiz! Hesap kurulacağı gün beni, anamı, babamı ve müminleri bağışla.”
Kur’an-ı Kerim’in dört ayetinde Allah’a kulluk ve itaatten hemen sonra ebeveynlere ihsan etmek ve iyi davranmak gelir:
Bakara suresi 83. ayeti: “Bir zamanlar biz İsrâiloğulları’ndan, “Yalnız Allah’a kulluk edeceksiniz; ana babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz.” Yani Allah’a ibadet etmek ve O’na yakınlaşmak istiyorsanız ilk yapmanız gereken anne- babanıza iyi davranmak ve hürmet etmenizdir.
Hz Ali (a.s) Allah’ın insanlara emrettiği en büyük ve en önemli görevin anne-babaya iyilik etmek olduğunu söyler.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir rivayetinde anne-babasını memnun edenin Allah'ı razı etmiş olacağını anne-babasını kızdıranın da Allah’ı kızdırmış olacağını buyurur. Kısaca anne-babanın memnuniyeti doğrudan Allah’ın rızasına yol açar.
Gerçek şu ki, ebeveynlerin çocukları üzerinde sahip olduğu haklar, çocukları tarafından hiçbir şekilde yerine getirilemez. Çünkü ebeveynlerin hakları, çocukların yerine getirebileceklerinden çok daha fazlasıdır. Anne-baba hakkının ödenmesi mümkün olmadığından her zaman onları hoşnut etmeli ve hürmetle davranmalıyız.