Arabi El Cedid sitesinin haberine göre, işgal yetkilileri, yakın zamanda Babü’s Silsile mahallesinde, Kudüs Eski Şehir surlarının içinde ve Mescid-i Aksa çevresinde Filistinlilere ait mülklere el koyma kararı aldı.
Bu hamle, işgal altındaki Kudüs’ün Eski Şehir kimliğini hedef alan yeni bir gerilimin tırmanışı olarak değerlendiriliyor.
Planın, doğrudan Mescid-i Aksa’ya giden ana yol üzerindeki evleri ve ticari mülkleri hedef aldığı bildiriliyor. Etkilenen mülklerin veya sahiplerinin resmi bir listesi yayınlanmasa da, mülklerin Filistinli ailelere ait olduğu doğrulandı.
Karar, geçen hafta İsrail Kudüs İşleri ve Miras Bakanı Meir Brosh tarafından açıklandı. Brosh, kararı imzaladıktan birkaç saat sonra istifa etti.
Kudüs Valiliği Medya Danışmanı Maruf el-Rıfai, bu kararın alınmasında bölgedeki Filistinlilerin tarihi varlığına zarar verecek şekilde yerleşimcilerin varlığını güçlendirmesinin önemli bir etken olduğunu söyledi.
Maruf, bu kararın 1968 yılında işgalci yetkililerin Babü’s-Silsile bölgesindeki mallara “devralma” adı verilen bir madde kapsamında alındığını söyledi. O dönemde Yahudi mahallesinin alanı beş dönümü geçmiyordu, ancak zamanla 130 dönüme kadar genişledi.
El-Rıfai, İsrailli yetkililerin, 2007’den bu yana Filistinli sahipleri bu mülklerden sistematik olarak uzaklaştırarak, bunları sözde 'devlet mülkiyetine' devrettiklerini söyledi.
El-Rıfai’ye göre yeni karar, kalan mallara el konulmasını öngören eski kararları yeniden canlandırıyor. Buda Babü’s-Silsile bölgesinin tamamen kontrol altına alınması ve tamamen Yahudi bölgesine dönüştürülmesi anlamına geliyor.
Ayrıca bu kararla orada yaşayan Filistinlilerin varlığının azaltılmasının amaçlandığını dile getirdi.
El-Rifai, zorluklara rağmen her türlü yasal ve diplomatik yolun izlemesi gerektiğini ifade ederek etkilenen mülklerin çoğunun yasal olarak İslami vakıf olarak kayıtlı olduğunu belirtti.
Kudüs Valiliği Medya Danışmanı söz konusu politikanın Filistin varlığını ortadan kaldırmayı ve Kudüs’ün kültürel ve dini yapısını yeniden şekillendirmeyi amaçlayan daha geniş kapsamlı bir Yahudileştirme stratejisinin parçası olduğunu kaydetti.
4295510