Guardian’nın haberine göre, Dünya genelinde birçok üniversite, öğrenci ve insan hakları gruplarının baskıları nedeniyle İsrailli akademik çevrelerle ilişkilerini askıya aldı.
Siyonist rejimle akademik ilişkilerin boykot edilmesi dalgası İsrail üniversitelerinin rejimin suçlarında tarafsız olmadığını, aksine Siyonist askeri aygıtının sürdürülmesinde doğrudan rol oynadığını savunan öğrenci, personel ve insan hakları gruplarının artan baskısını yansıtıyor.
Aktivistler, yapay zekâ, gözetleme ve silah teknolojisi gibi alanlardaki işbirlikleri ve çalışmalarının, İsrail’in Gazze halkına karşı yürüttüğü soykırım savaşına ortak olduğunun kanıtı olduğunu gözler önüne seriyor.
İsrail’in 23 aydır sürdürdüğü soykırımda çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 64 bin 700’den fazla insan hayatını kaybetti. Sağlık yetkililerine göre gerçek can kaybının çok daha yüksek olması muhtemel.
Avrupa Sosyal Antropologlar Derneği de İsrailli akademik kurumlarla iş birliği yapmayacağını duyurdu ve üyelerini de aynı şeyi yapmaya teşvik etti.
Amsterdam Üniversitesi, Kudüs İbrani Üniversitesi ile öğrenci değişim programını sonlandırdığını açıkladı.
İngiliz Üniversiteler Birliği (UUK) akademik boykotu desteklemediğini bunun akademik özgürlüğün ihlali olacağını iddia ederken İngiltere, Fransa ve Almanya’daki bazı kurumlar İsrail üniversiteleriyle ilişkilerini keseceklerini açıkladı.
Royal Society İsrail rejiminin Gazze’ye yönelik yaklaşımının son derece orantısız olduğunu ve küçük çocuklar da dahil olmak üzere binlerce sivile zarar verdiğini kabul etmesine rağmen, akademik yaptırımlara karşı olduğunu da belirtti.
Norveç, Belçika ve İspanya’daki birçok üniversite de İsrail kurumlarıyla bağlarını koparırken Trinity College Dublin de dahil olmak üzere diğer üniversiteler de bu yaz aynı yolu izledi.
Aynı halde geçtiğimiz yıl, Brezilya’daki Ceara Federal Üniversitesi, bir İsrail üniversitesiyle yapacağı toplantıyı iptal etti.
İsrail’e Yönelik Akademik ve Kültürel Boykot Kampanyası’ndan Stephanie Adam, İsrail akademik kurumlarının rejimin işlediği soykırım suçunun ortağı olduğunu ve üniversitelerin İsrail ile akademik ilişkilerini sonlandırmasının ahlaki ve yasal bir yükümlülük olduğunu söyledi.
Kampanyayı destekleyenler İsrail üniversitelerinin rejimin askeri-endüstriyel kompleksine derinden bağlı olduklarını, Gazze’de kullanılan askeri araştırma ve teknolojiyi sağladıklarını söylüyor.
İngiliz-Filistinli cerrah ve boykot kampanyasının önde gelen savunucularından Gassan Süleyman Abusateh, akademik boykot tehdidinin İsrail rejimini bu soykırımı sona erdirmeye zorlamak için gerekli olduğuna inanıyor.
Abusateh, akademisyenlerin artık gayri resmi eylemlerde bulunduğunu belirterek İngiltere genelindeki öğrenci ve akademisyenlerin İsrail’e karşı akademik boykot çağrısında bulunduğunu, ancak üniversite yönetim organları tarafından engellendiğini söyledi.
4304856