Tıp uzmanları, Gazze'nin orta ve güney kesimlerinde kalan az sayıdaki hastane ve kliniklere ilişkin son durumu anlattı.
İngiliz The Guardian gazetesinin bölgeden son durumu aktardığı haberine göre, güneydeki Han Yunus kentindeki Nasır Tıp Kompleksi ve İsrail tarafından belirlenen kıyıdaki sözde “insani yardım bölgesi el Mavasi'deki sahra hastanelerinde personel, işgalin başladığı Gazze Şehri'nden zorla çıkarılan insanları idare etmekte büyük zorluk yaşıyor.
Doktorlar hastanelerin, İsrail'in yeni saldırısından kaçan yaralı ve hastaların “tsunami”siyle boğulduğunu söylüyor.
İki hafta önce Gazze'ye gönüllü olarak giden Londra'daki Barts NHS sağlık kuruluşunda travma cerrahı olarak görev yapan Doktor Martin Griffiths, Guardian'a oradaki durumu anlattı.
“Her gün kuzeyden gelen, patlama ve kurşun yaraları olan, eski, kirli ve enfekte yaraları olan daha fazla insan görüyoruz” diyen Griffiths, “Herkes aç, yetersiz beslenmiş, evlerini ve sevdiklerini kaybetmiş ve herkes korkuyor. Hiçbir şeyimiz yeterli değil” diye ekledi.
Doktor Griffiths, el Mavasi'de çalıştığı 90 yataklı sahra hastanesinin acil servisinin, tek bir gecede 160 yaralıyı kabul ettiğini ve 600 kişinin küçük birinci basamak sağlık kliniğinde tedavi gördüğünü söyledi.
Birleşmiş Milletler'in son verilerine göre, yaklaşık 320 bin Filistinli, İsrail ordusunun tahliye emirlerine uyarak Gazze Şehri'nden kaçtı. Birçoğu hasta, yaralı veya yetersiz besleniyor. BM geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nin bazı bölgelerinde resmen kıtlık ilan etmişti.
İsrail'in son günlerde Gazze'nin kuzeyindeki bir dizi tıbbi tesisi kapatması, krizi daha da kötüleştirdi. Griffiths, şunları anlattı: "İnsanlar (Gazze Şehri'ndeki hastanelerden) sevk ediliyor ya da kendi başlarına yol alıyorlar. Çok sayıda çocuk var, bazıları çok küçük ve çok sayıda genç erkek var ama patlamalar herkesi etkiliyor. Bu tsunami bize doğru geliyor, yaralı sayısı giderek artıyor ve onları tedavi etmek için gerekli malzemeler giderek azalıyor” dedi.
Araçların az olması, yolların tıkanması ve birçok yerinden edilmiş insanın yürüyerek yolculuk yapması nedeniyle, bazı hastaların bir haftalık yaralarla geldiği de belirtiliyor. İngiliz doktor: “Aracınız olsa bile en az bir veya iki gün sürebilir. Kurşunlar veya bombalar onları öldürmezse, enfeksiyon öldürecektir. Mesajım şu: Lütfen, savaşı durdurmamız gerekiyor.”
Gazze'de hala işlevini sürdüren tek büyük tesis olan Nasır'da, pediatri servislerine yeni gelenler koridorlarda tedavi ediliyor çünkü çocuklar için tüm yataklar dolu.
Nasır'ın çocuk bölümü müdürü Muhammed Sakır, “Gerçekten burada zorlukla ayakta duruyoruz. Durum çok kötü. Tamamen sınırımıza geldik. Tüm personel yorgun ve temel ihtiyaç malzemeleri stoklarımız azalıyor” dedi.
Üst düzey bir sağlık yetkilisine göre, Gazze Şehri'nin güneybatı mahallesi Tel el Hava'da bulunan Ürdün sahra hastanesi, pazartesi sabahı tahliye emri aldı. Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Dr. Munir el Burş, hastanede en az 300 hasta ve sağlık personeli bulunduğunu söyledi.Tahliye emri, bölge sakinlerinin askerlerin tesise yaklaştığını ve düzinelerce ailenin hastanenin çevresindeki evlerinde ve sığınaklarda mahsur kaldığını bildirmesi üzerine verildi.
Gazze Sağlık Bakanlığı, Gazze Şehrindeki diğer iki hastanede de hizmetlerin askıya alındığını açıkladı. Bunlar da birkaç gün önce İsrail bombardımanında ağır hasar gören Rantisi Çocuk Hastanesi ve Göz Hastanesi.
Gazze Sağlık Bakanlığı, “Hiçbir tesis veya hastanenin, hastaların ve yaralıların ulaşabileceği güvenli erişim yolları bulunmuyor” dedi.
Gazze Şehrindeki sağlık görevlileri, al-Rantisi'nin iki hemşire ve bir doktorun görev yaptığı bir ilk yardım merkezi olarak kısmen açık kaldığını, ancak sürekli bombardıman ve ateş açılması nedeniyle insanların hastaneye ulaşmasının imkansız hale geldiğini söyledi.
ntv.com.tr