Milletler Kültür Derneği'nin web sitesinin haberine göre, mevcut tarihi belgelere dayanarak, bu caminin Zerdüşt ve Budistlerden kalma yapılardan biri olduğu belirtiliyor.
Samaniler döneminde 9. yüzyılda inşa edilmiştir. Arapların Belh’i işgal etmelerinden önce, bugünkü Dokuz Kubbeli Cami aslında bir Zerdüşt tapınağıydı.
“Novbehar” adındaki tapınak Budistler ve Zerdüştler için çok kutsal bir yer olarak kabul ediliyor ve ibadethane olarak kullanılıyordu.
İslam’ın Belh’e gelmesiyle tapınak camiye dönüştürüldü. 9 büyük kubbesi nedeniyle bu camiye 9 Kümbetli Camii adı da verildi.
Afganistan’ın antik eserleri arasında en güzel ve ilgi çekici mimarilerden birine sahip göz alıcı Dokuz Kümbetli Camii mimarisinin büyük bir kısmı bugün tahrip edilmiş olsa da, sanatın, becerinin ve yeteneğin ruhu hâlâ bu eserin kalıntılarında görülebilmektedir.
Yapı, 20’ye 20 metre (66’ya 66 ft) boyutlarındadır. Dış duvarlar kerpiçten inşa edilmiştir. İç mekân dokuz bölüme ayrılmıştır ve her bir bölüm başlangıçta bir kubbe ile örtülmüştür. Bölümleri ayıran sütunlar ve kemerler, derinlemesine oyulmuş alçı süslemelerle dekore edilmiştir. Bu süslemeler, tasarım açısından Mezopotamya’daki Abbasi dekorasyonuyla karşılaştırılabilir bir çeşitlilik sergiler.
Bu caminin dokuz kümbeti altı büyük sütun üzerine oturtulmuştur. Günümüzde kmbetlerden geriye hiçbir iz kalmamış olsa da, altı sütundan dördü ayaktadır.
Eski mabedin etrafında 300 oda bulunmakta olup Budizm eğitimi ve öğretimi için ve bu rotadaki yolcular için geçici konaklama yeri olarak da kullanılıyordu. Bunun yanısıra dini törenlerde düzenleniyordu.
Ünlü seyyah İbn Battuta, Dokuz Kümbetli Cami’nin İspanya’nın Granada kentindeki El-Hamra Camii kadar güzel olduğunu söylemiştir. Bu yapının güzel mimarisi ve geleneksel ve eski tarzı oldukça etkileyicidir.
4309127