IQNA

11 Eylül; Amerikan dış politikasının zayıflığı ve Washington’un yanlış hesapları

16:44 - September 11, 2022
Haber kodu: 3477401
George Washington Üniversitesi öğretim görevlisi Rollie Lal , 11 Eylül saldırılarında yaklaşık 3.000 Amerikan vatandaşının kaybının birçokları için inanılmaz olduğunu ve ABD askeri ve dış politika stratejisinin kusurlu ve Washington’un hesaplarının yanlış olduğunu kanıtladığını ifade etti.

Amerikalılar aniden Müslümanlardan ve Müslüman gibi görünen herkesten şüphelenmeye başladılar. Bu, başlarına türban takan Hintli Sihlerin yanı sıra Orta Doğu veya Güney Asya'dan herhangi birine yönelik saldırıların artması anlamına geliyordu.

11 Eylül saldırılarının etkisi o kadar büyüktü ki siyasetin yanısıra insan yaşamının diğer birçok yönüde etkilendi. Dünya siyaset tarihinde ‘Terörle savaş’ adı altında yeni bir terimin oluşmasına neden oldu. Uluslararası İlişkiler tarihi 11 Eylül öncesi ve sonrası olmak üzere iki ayrıldı.

Dış politika sahnesindeki bu olaylar, ABD’nin Afganistan’a ve ardından Irak’a yönelik askeri saldırısı ve hükümetlerinin düşmesi nedeniyle Ortadoğu’nun tüm çehresini değiştirdi. Bu hadisenin dahili boyutu ise Amerikan toplumunda terörle mücadele bahanesiyle başta dini ve ırksal azınlıklar olmak üzere bireylerin baskı ve haklarının ihlal edilmesine yol açtı.

Rollie Lal,  Washington DC ‘de George Washington Üniversitesi Elliott Uluslararası İlişkiler Fakültesinde  yardımcı doçenttir. Lisansüstü dersler vermektedir ve Global Affairs and Religion Network eş başkanıdır.

Dr. Lal’in araştırması organize suçlar, terörizm, dini aşırılık, insan hakları, Çin, Güney Asya ve diğer alanlara odaklanmaktadır. Rollie Lal IQNA ile yaptığı ropörtajda 11 Eylül terör saldırılarının dünyaya ve Amerikan toplumuna etkisinden bahsetti.

IQNA - 11 Eylül terör olaylarının üzerinden yirmi yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen, bu olay hala Amerika Birleşik Devletleri’ndeki siyasi meseleleri etkiliyor. Sizce bu durumun sebebi nedir?

-11 Eylül saldırıları çoğu Amerikalı ve hükümet için çok şok ediciydi. ABD’deki insanlar ABD’nin ileri savunma stratejisine odaklanmıştı. Ordunun tüm savaşlarda evden uzakta ve düşmana yakın savaştığı fikri. Bu onları herhangi bir düşmandan korur ve ulusal sınırları güvende tutar düşüncesiydi. Neticede 11 Eylül saldırısında 3000 kişinin can kaybı birçokları için inanılmazdı. Bu da ABD askeri startejinin ve Washington’un hesaplarının yanlış olduğunu gösterdi.

11 Eylül; Amerikan dış politikasının zayıflığı ve Washington’un yanlış hesapları

Amerikalılar Amerikan dış politikasının iyi olduğuna inanıyordu. Ancak bazı yabancıların sivillere saldırısı ürkütücüydü ve neden hedef oldukları hakkına birçok tartışma yarattı. Dış politikamız yanlış mı? Teröristler deli miydi? Bunların ikisi de doğru muydu? Ve nasıl düzeltebiliriz? gibi sorular gündeme geldi.

IQNA - Size göre, 11 Eylül terör saldırılarının toplum ve Amerikan azınlıklarının yaşamları üzerinde nasıl bir etkisi oldu?

- 11 Eylül terör saldırıları başta Müslümanlar olmak üzere azınlıkları derinden etkiledi. Amerikalılar aniden Müslümanlardan ve Müslüman gibi görünen herkesten şüphelenmeye başladılar. Örneğin Sihler gibi.

Azınlıklar kendilerini Müslüman ilan etmekte tereddüt ettiler. Havaalanlarında Müslüman olmak, bu azınlıkları potansiyel terörist yapıyordu. Birçok Müslüman, terörist değil, sadık ABD vatandaşları olduklarını göstermek için Amerikan bayrağını evlerinin önüne asıyor.

Bu, Müslümanlar ile azınlıkların hangi dine sahip olduğunu umursamayan diğer Amerikalılar arasında bir sürtüşme yarattı. Gerçek Müslümanlar ABD tarihinde İbrahimi dinlerden biri olarak  çok saygı gördüler.

IQNA - Bazıları, Trump’ın göreve başlaması gibi son yıllarda yaşanan olaylar nedeniyle Amerikan toplumunun ciddi şekilde bölündüğüne inanıyor. Buna ne ölçüde katılıyorsunuz?

- Amerikan toplumu son yıllarda giderek daha fazla bölündü ve Trump’ın iktidara gelmesinin bölünmeleri daha da belirgin hale getirdiğine inanıyorum. Ancak, bu boşluğun nedeni çok daha derindir. Amerika Birleşik Devletleri on yıllardır toplumun daha az gelirli kesimlerine yeterli kaynakları sağlamadı.

Örneğin, daha yoksul bölgelerin daha yoksul okulları ve altyapısı vardı. Üniversite maliyeti birçokları için pahalı hale geldi ve kredi ihtiyacı doğdu. Zengin insanlar daha iyi haber kaynaklarına erişebiliyordu ve fakir insanlar CNN veya Fox News'i ücretsiz olarak izleyebiliyordu. Bu kaynaklar genellikle meseleleri aşırı basitleştirir.

Görünüşteki bu küçük olaylar zamanla büyük dalgalanmalar yaratır. Seçim politikaları hakkında yetersiz bilgi sahibi insanlarda artış gördük. Bu insanlar ekonominin ne olduğunu ve neden iyi iş bulamadıklarını bilmiyorlar.

Buda onları propaganda ve komplo teorilerine karşı duyarlı hale getirdi ve Trump bunu daha da artırdı. Demokratlar veya Satanistler hakkında bir komplo teorisi duymak, becerilerinizin neden bugünün dünyasında artık işe yaramadığını düşünmekten daha kolay geldi .

Trump bu insanlardan yararlandı . Covid, iş ve seçimler hakkında yalan söyledi. Şimdi diğer gruptan farklı bir gerçeklikte yaşayan büyük bir Amerikalı grubumuz var. Trump'ın fikirleri çok zarar vericiydi ve Amerika’nın bu diğer tarafını ülkeye yeniden katılmaya ikna etmek için yeni bir lider ve birçok yeni politika gerekecek.

IQNA - Neden 11 Eylül saldırıları hakkındaki komplo teorileri ortalıkta dolaşmaya devam ediyor ve bazıları tarafından kabul ediliyor?

-Bazıları hala bu olayda birkaç şeye inanamıyorlar: 1-Amerika’nın çok savunmasız olduğuna, 2- hükümetin bunu bilecek kadar güçlü olmadığına, 3- insanların Amerikalılardan bu kadar nefret ettiğine ve 4- bu kadar çok insanın böyle iğrenç bir olayın kurbanı olduğuna.

Birçok Müslüman da diğer Müslümanların böyle bir şey yapabileceğine inanamadıkları için komplolara düştüler. Bu, Yahudilere ve ABD hükümetine karşı başka komplolara yol açtı.

IQNA - Sizin düşüncenize göre, Usame bin Ladin gibi insanların ölmesi veya IŞİD’in Ortadoğu’da yenilmesine rağmen terör hala dünyada önemli bir güvenlik sorunu mu?

- Terörizm diğer hastalıkların bir belirtisidir. Terörist grupların liderlerini ortadan kaldırmak, onların etkinliğini azaltmaya yardımcı olabilir, ancak terörizmin fikirlerini ve motivasyonlarını ortadan kaldırmaz. Suriye ve Irak gibi ülkelere istikrar getirmek daha da önemli.

Orta Doğu ve Asya’da insanları eğitmek ve istihdam ve güvenlik yaratmak büyük önem taşımaktadır. Yavaş yavaş, insanlar istediklerinin IŞİD ve El Kaide tarafından kendilerine satılan korku ve terör değil, normal toplum olduğunu görecekler.

11 Eylül; Amerikan dış politikasının zayıflığı ve Washington’un yanlış hesapları

Bazen genç erkeklerin, kadınların eğitim ve iş sahibi olduğu yeni dünyadan o kadar korktuklarını görüyoruz ki, toplumu yüzlerce yıl önceki haline geri getirmek için İslam’ın aşırı yorumlarına yöneliyorlar. Neticede toplumlar , rehabilite edilemeyen bu yetişkin teröristlerle uğraşmak zorundadır.

Bu gruplara yönelenlerin bazıları rehabilite edilebilir, bazıları olmayabilir. Terör örgütlerine üye olan kadın ve çocuklara odaklanılmalıdır. Gelecek nesli yetiştiren kadınlardır ve onları daha iyi eğitmenin bir yolunu bulamazsak 3 yaşındaki bir çocuk 10 yıl içinde terörist olabilir. Tüm ülkelerde terörle mücadele için politikalarımız daha uzun vadeli ve stratejik olmalıdır.

4084701

captcha