Dini kurumlar ve alimler bulundukları ülkelerin siyasetinden bağımsız olmalıdır

Necef İlimler Havzası’ndan Seyyid Razi El Hekim İslam dünyası içinde vahdetin gerçekleşebilmesi için dini kurumların, bulundukları ülkenin siyasetinden bağımsız olmaları gerektiğine dikkat çekti.

Seyyid Razi El Hekim IQNA Haber Ajansı’na verdiği demeçte vahdete ilişkin açıklamalarda bulundu. Necef İlimler Havzası alimlerinden, Ayetullah Seyyid Said El Hekim’in oğlu Seyyid Razi El Hekim İslam ülkelerindeki dini kurumların bağımsız olması gerektiğine dikkat çekti.

Vahdetin ideolojik ve uygulamalı iki boyutunun ele alınabileceğini söyleyen Seyyid El Hekim, ideolojik olarak inanç anlamında farklı içtihatların olması hasebiyle birliğin olmayacağını belirterek, amelde (uygulamada) vahdetin varlığından söz edebileceğimizi kaydetti. Müslümanların tek millet olduğunu söyleyen Seyyid El Hekim Müslümanlar arasında birçok ortak noktanın varlığına dikkat çekti. Bu birlik sayesinde Müslümanların tek bir duruşa sahip olacağını söyleyen Seyyid El Hekim Müslümanların birliği noktasındaki engelleri şöyle sıraladı: "Birinci faktör siyasi faktördür. Çünkü İslam ülkelerinin liderleri arasında ciddi farklılıklar vardır ve dini kurumların çoğu siyasi sistemlere bağımlıdır. Bu nedenle de siyasi sistemler arasındaki çatışma, dini kurumlar arasındaki ilişkilere de yansıyor. Öte yandan bu, sadece dini kurumlarla sınırlı kalmayıp ülkedeki diğer kurumları  ve medyayı da kapsıyor. Vahdetin gerçekleşmesini engelleyen bir diğer faktör de bağnazlıktır.  İslami ekollerin bazılarında aşırılık ve barış içinde bir arada yaşamaya mesafe vardır.  Bu da ümmetin işbirliğini ve yakınlaşmasını engellemektedir.”

Ümmetin birliğinin en büyük sorununun İslam ülkelerindeki dini kurumların bulundukları ülkelerdeki hükümet ve devletlerin siyasetine bağımlı olduğu konusuna ilişkin Seyyid El Hekim şunları kaydetti: "Temel sorun siyasi sorundur. Ülkeler arasındaki siyasi ilişkiler geliştiğinde aralarındaki dini ilişkiler, dini kurumların ortak çalışmaları da gelişiyor. Ancak siyasi sorunlar olduğu zaman, bu durum iki ülkede bulunan dini kurumların birbirileriyle olan ilişkilerine de yansıyor. Necef İlimler Havzası’nda bizler bunu vurguluyoruz. Dini kurumlar ve alimler bulundukları ülkelerin siyasetinden bağımsız olmalıdır."