Hz. Zeynel Abidin’in duasında Kur’an ahlakının tecellisi

Zeyn el-Abidin (659-713) olarak da bilinen İmam Seccad (a.s), dördüncü Şii İmamı ve Hz. Muhammed’in (s.a.v) soyundandı. Bu duada birçok kötü ahlâkî özelliği ve günahı takdim etmekte ve güzel ahlakî özellikleri sıralamaktadır. Duanın bir bölümü şöyledir:

Yüce erdemler hakkındaki duası

Allah'ım! Muhammed ve Âline salât eyle ve adaleti yaymada, öfkeyi yutmada, kin ve adaveti söndürmede, ayrılıkçıları birleştirmede, kırgınların arasını bulmada, iyilikleri ortaya çıkarmada, kötülükleri gizlemede, yumuşak huylulukta, alçakgönüllülükte, güzel muaşerette, ağırbaşlılıkta, insanlarla iyi geçinmede, erdemlere doğru koşmada, (her hâlükârda) iyilik etmeyi yeğlemede, insanların kabahatini yüzlerine vurmamakta, müstahak olmayana bağışta bulunmamakta, güç de olsa hakkı söylemede, çok da olsa iyi söz ve fiillerimi az bulmada, az da olsa kötü söz ve işlerimi çok bulmada salihler gibi olmaya, onların süsüyle süslenmeye, muttakilerin ziynetini kuşanmaya muvaffak eyle beni. İtaatimin devamlılığı, cemaatten ayrılmayışım ve kendi uydurdukları görüşlerle amel eden bid'at ehlinden uzak duruşumla da, bu sıfatları bende kâmil eyle.

Duanın bu bölümünde bahsedilenler mümin ve kafirler de dahil olmak üzere tüm insanların ulaşabilecekleri ahlaki güzelliklerin bir listesidir.

Mümin olmayan ancak iyi huylu, başkalarına yardım eden ve sabırlı olan birçok insan yeryüzünde yaşamaktadır.

Güzel ahlak (Makârimü’l-Ahlak) duasında sosyal ilişkilerde ihtiyaç duyulan tüm ahlaki erdemlerin içimizde yeşermesini Allah'tan niyaz ederiz.

Duanın son kısmında müminin kemal arayışında olduğu, eksiklik ve kusurlardan kaçınmaya çalıştıkları belirtilir.

İmam Seccad (a.s), mümin bir insanın tecellisi olarak, Cenab-ı Hakk’ın kendisine bu güzel ahlakta kemale ulaşmasına yardım etmesini ve kendisini kusur ve noksanlardan arındırmasını talep eder.

Elbette bu iyi niteliklerin her birinin dereceleri vardır ve bireyler bunları yeterli olduğunu düşündükleri noktaya kadar büyütebilirler. Ancak, tüm bu nitelikleri en üst düzeyde kendinde yaratmak isteyen bazı insanlar da bulunmaktadır.

Sahîfe-i Seccâdiye'nin 20. duasının tefsirinde uzmanlar bir insanda mükemmeli arama duygusu azalırsa, kişinin kusur ve noksanlığa alışabileceği, kemâl sahibi olmak isteyen insanın temel fıtratından uzaklaşabileceği ve  sınırlamalarla ve eksikliklerle yaşayabileceklerini söylüyorlar.

Bu makale Muhammed Cevad Hacı Ali Ekberi’nin Sahîfe-i Seccâdiye üzerine verdiği derslerden alıntıdır.

4094374