IQNA

İnanç İlkeleri; mead / 8

Bu dünyada insanı adil şekilde ödüllendirmek mümkün değildir

17:14 - January 11, 2023
Haber kodu: 3478914
Bu dünyada sınırlamaların olması iyi insanları ödüllendirmeyi ve suçluları cezalandırmayı imkansız hale getiriyor.

Mead konusunda sorulan sorulardan biriside Allah’ın bu dünyada neden ceza vermediğidir. Bu dünyada insanların amellerinin değerlenmesi yapılsaydı ve kıyamet gününün olmaması daha iyi olmaz mıydı?

Dünyada ceza mümkün değil

Bu soruya cevaben dünyadaki birçok sınırlamanın, iyilik yapanları tam olarak ödüllendirmeye ve kötülük yapanları cezalandırmaya izin vermediğini söyleyebiliriz.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Kur’an ve İslami öğretilerini yaymak ve insanlığı asırlar boyunca cehaletten, şirkten (ve anlaşmazlıktan kurtarmak için birçok zorluk çekti ve pek çok meşakkate katlandıç  Bal ve kebaptan daha iyi yiyeceğimiz, ipek ve benzerlerinden daha iyi halımız mı var? Bunlar suçluların bazen kullandığı şeyler değil mi? Peki Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) bu dünyada mükafatı ne olacak? Ya da Allah yolunda canını feda eden bir şehidi düşünün. Onu bu dünyada ödüllendirecek biri  var mı?

Bazen binlerce olmasa da yüzlerce masum insanı öldüren suçlular vardır. Böyle bir insan nasıl cezalandırılabilir? İdam edilse bile bu, cinayetlerinden birinin intikamı olacaktır. Yani asıl cezanın başka bir dünyada olacağına şüphe yok.

Rûm suresi, 41. ayeti: “İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu; böylece Allah -dönüş yapsınlar diye- işlediklerinin bir kısmını onlara ­tattırıyor.”

Suçlular hakkında da birçok ayetimiz var:

Bakara suresi, 114. ayeti: “Allah’ın mescidlerinde O’nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olması için çalışandan daha zalim kim olabilir? Aslında bunların oralara ancak korka korka girmeleri gerekir. Böyleleri için dünyada rezillik var, âhirette de onlar için büyük azap vardır.”

Ra’d suresi, 34. ayeti: “Onlar için dünya hayatında büyük bir azap vardır; âhiret azabı ise elbette daha çetindir; onları Allah’a karşı koruyacak kimse de yoktur.”

Tâhâ suresi, 127. ayeti: “Haktan sapan ve rabbinin âyetlerine inanmayanları işte böyle cezalandırırız. Hiç kuşkusuz âhiretteki ceza daha şiddetli ve daha kalıcıdır.”

Secde suresi, 21. ayeti: “Belki dönüş yaparlar diye, onlara o büyük azaptan önce daha yakın azaptan muhakkak tattıracağız.”

Hâc suresi, 9. ayeti: “ İnsanlar içinde öyleleri vardır ki bilgisi, kılavuzu ve aydınlatıcı bir kitabı olmadığı halde, büyüklük taslayarak, başkalarını Allah yolundan saptırmak için Allah hakkında tartışır durur. Onun dünyadaki payı rezil rüsvâ olmaktır; kıyamet gününde ise ona yakıcı ateşin azabını tattıracağız.”

Fussilet suresi, 16. ayeti: “Sonunda dünya hayatında onlara alçaltıcı cezayı tattırmak için o kara günlerde üzerlerine dondurucu bir rüzgâr gönderdik. Âhiret azabı ise daha da alçaltıcı olacak, onlara yardım da edilmeyecektir.”

Dünyada ödül

Kıyamet günü asıl azap nasıl olacaksa, iyilik yapanların asıl mükâfatı da öyle olacaktır.

Iki örnek ayet:

Al-I İmrân suresi 148. ayeti:” Bu yüzden Allah onlara dünya nimetini ve âhiret nimetinin de güzelini verdi. Allah işini güzel yapanları sever.”

Ğafir suresi, 51. ayeti:  “Elbette biz, hem dünya hayatında hem de şahitlerin hazır bulunacağı günde elçilerimize ve inanmış kişilere yardım ederiz.”

Söylediğimiz gibi bu dünyada mükâfat imkânı ve kudreti yoktur ve eğer bu dünyada mükafat veya cezadan söz ediliyorsa bu sadece ödül ve cezadan küçük bir örnektir. Asıl ödül ve ceza Kıyamet günündedir.

Mıhsin Kıraati’nin İnanç ilkeleri (Mead) kitabından alıntıdır.

 

captcha