İnsanlık onuruna yakışan erdemli davranış: Ahde vefa
Ahde vefa terkibi verilen söze ve yapılan sözleşmeye harfiyen uymak, sözleşmenin şartlarını yerine getirmek demektir. Önemli güzel ahlaki erdemlerden biridir.
Ahde vefa insanlar arasında güvenin artmasına ve medeniyetlerin gelişmesini sağlayan önemli unsurlardan biridir.
Mü’minûn suresi 8. ayetinde şöyle buyruluyor: “Yine o müminler emanetlerine ve ahidlerine sadakat gösterirler;”
Bir toplumun en önemli sermayesinin insanlar arasındaki karşılıklı güven olduğu bir gerçektir. İlke olarak, daha dağınık insan gruplarını bir araya getiren ve aralarında bir bağ oluşturan bu ortak güvendir. Koordineli sosyal faaliyetlerin ve sosyal düzeyde işbirliğinin geniş düzeyidir.
İnsan; kulluk görevlerinde ve sosyal ilişkilerinde Kur’ân ve Sünnet’in ölçülerine uyabilirse sayılan, sevilen ve güvenilen erdemli bir insan olur. İnsanı erdemli yapan davranışlardan ikisi “ahde vefa” ve “yemine sadakat” gösterebilmektir. “Ahde vefa” ve “yemine sadakat”, Kur’ân ve Sünnette üzerinde ısrarla durulan iki davranıştır. Toplumda bu ikisi bozulduğunda bu büyük sosyal sermayeden eser kalmayacak ve bütünleşmiş gibi görünen toplum güçsüz ve dağınık gruplara bölünecektir.
Bu nedenle Peygamber Efendimiz bir hadisinde Müslümanların sözlerinden döndüklerinde düşmanların onlara galip geleceğini söyler.
Burada bahsedilen ahit, siyasi, ekonomik, sosyal, ticari ve evlilik gibi tüm ilahi ve beşeri akitleri kapsamaktadır. İnançlar ve eylemler de dahil olmak üzere insan yaşamının tüm yönlerini kapsayan kapsamlı bir kavramdır.
Ahdi bozanlar zalimlerden olup her insan, Allah vergisi fıtratı ile bu tür insanları serzeniş eder. Bu ahde vefanın gerekliliğinin Allah tarafından verilmiş birşey olduğunu gösterir.
Allah Vahiy Kelam’ında ahde vefayı yerine getirenleri sevdiğini şöyle bildirir: Al-i İmran suresi 76. ayeti: “Hayır, öyle değil! Her kim ahdine vefa gösterir ve günah işlemekten sakınırsa, bilsin ki Allah o sakınanları sever.”
En çok konuşulan başlıklar 