Yahudilik, Hz. Musa’nın (as) peygamberliğine inanan, Tevrat kitabını semavî kitap olarak kabul eden semavî bir dindir. Yahudiliğe inananlar, Allah bir sonraki elçisini gönderinceye kadar dinin resmi ve ilahi bir din olduğunu biliyorlardı. Her ne kadar tarih boyunca bazı fırsatçılar, kişisel ve dünyevi çıkarlar için Tevrat’ı çarpıtsalarda Yahudi dini takipçileri Tevrat’ta belirtilen ilke ve kurallara bağlıydılar.
Siyonizm’in kısaca tarifine gelince; Siyonizm bu adı, Yahudilere göre kutsal topraklar olan ve Kudüs’te bulunan Siyon tepesinden almaktadır. Yahudilerin kutsal kitabında Kudüs ve genel olarak İsrailoğullarına vadedilen topraklardan Siyon olarak bahsedilmektedir.
Siyon, yüzyıllar boyunca dindar Yahudilerin ibadet yeri olan Kudüs yakınındaki dağın adıdır. Bu insanlara Siyonist deniyordu. Ancak 19. yüzyılda kelimenin anlamı tamamen değişti ve Yahudi seçkin elitler bunu vaat edilen topraklara dönüş için siyasi-ideolojik bir akım olarak değerlendirdi. O tarihten bu yana Yahudi halkının Filistin’e dönüşüne ve kendi mitlerine ve dini kimliklerine uygun bir Yahudi devletinin kurulmasına inanan insanlara Siyonistler deniyordu. Başlangıçta Siyonist liderlerin bir kısmının Allah’a inancı yoktu ve hareketleri din dışıydı; takipçilerinin bir kısmı Yahudi halkının sürgün edilmesinin onların günahlarından değil, sayılarının azlığından kaynaklandığına inanıyordu. Ancak daha sonra Yahudi milletinin dini öğretiler ve siyasi yöntemlerle belli bir yerde bir araya getirilmesi gerektiğini ileri sürdüler. Yani Siyonizm bir açıdan Tevrat’ın siyasi yorumu olarak görülebilir.
Genel olarak denilebilir ki Siyonist, Yahudi halkının üstünlüğüne fanatik bir şekilde inanan, vaat edilen Kudüs topraklarına dönmeyi kendi hakkı ve görevi sayan ve bu yolda hiçbir şeyden kaçınmayan bir Yahudi denilebilir. Kur’an-ı Kerim onların vaat edilen topraklar olan Filistin’e dönme, dünyaya hükmetmek, diğer tüm halklara ve milletlere boyun eğdirme niyetlerine de işaret etmektedir. Bu ırkçı Yahudiler ister şimdi isrter geçmiş yüzyıllarda yaşamış olsunlar tahrif edilmiş Tevrat’a göre hareket etmektedir. Oysa gerçek Yahudilerin asıl kaygısı Tevrat’ın doğru tefsir edilmesi ve Hz Musa’nın (as) öğretilerinin uygulanmasıdır.
Çağdaş Siyonizm’in kökeni 19. yüzyıl Avrupa’sındaki milliyetçilik ve sömürgeciliğe dayanırken, Tevrat’a dayalı hakikati arayan Yahudiler günümüz Siyonizmine karşıdır.
Siyonistleri tanımak için dinlerine, ırklarına değil, davranış özelliklerine, kimlik temellerine dikkat etmek gerekir. Bu nedenle son yıllarda ABD’de (George W. Bush’un başkanlığı sırasında) Hıristiyan Siyonistlerin ortaya çıkışına ve bir nevi Arap Siyonizminin oluşumunu görüyoruz. Ancak yeni ortaya çıkan Siyonistlerin Tevrat temelli emelleri yoktur ve Yahudileri üstün ırk olarak görmezler, ancak Siyonistlerin yönetimine ve Filistinlilerin yerinden edilmesine verdikleri destek nedeniyle Siyonist olarak adlandırılabilirler.