Kur’an-ı Kerim sözlerinden durmayan ve fasık Yahudileri ılımlı gruptan şöyle ayırır: “İçlerinde aşırılığa kaçmayan bir zümre var; onlardan bir çoğunun yaptıkları işler ise pek kötüdür.” (Mâide:66)
İkinci grubun özelliği dini öğretileri tahrif ederek çarpıtmalarıdır. “Ahidlerini bozdukları için onları lânetledik ve kalplerini katılaştırdık. Onlar kelimelerin yerlerini değiştiriyorlar. Kendilerine bildirilenlerden (Tevrat) önemli bir kısmını da unuttular. İçlerinden pek azı hariç olmak üzere onlardan daima bir hainlik görürsün. Sen yine de onları affet, hoş gör. Çünkü Allah iyilik edenleri sever.” (Mâide : 13)
Allah onlara kitaplar, peygamberler ve açık deliller gönderdi, ancak kıskançlıktan ve hükmetme arzusundan kavga etmeye başladılar. Câsiye suresi 16-17. ayetleri: “Biz, şüphesiz İsrâiloğulları’na da kitap, hüküm ve peygamberlik verdik; onları güzel şeylerle rızıklandırdık ve kendilerini diğer topluluklardan üstün kıldık. “
“Onlara din konusunda açıklamalar yaptık. Kendilerine bu bilgiler geldikten sonra sadece birbirine karşı hak tanımazlık yüzünden aralarında görüş ayrılığına düştüler. Kuşkusuz rabbin kıyamet gününde, aralarında ihtilâfa düştükleri konularda hükmünü verecektir.”
Tevrat sözlü ve manevi olmak üzere iki şekilde tahrif edilmiştir. Sözlü tahrifat kelimeleri eklemek, çıkarmak veya yerlerini değiştirmek suretiyle manevi tahrifat ise yanlış tefsir edilerek olmuştur. Peygamber Efendimiz’e gelen Yahudiler bile onun sözlerini çarpıtarak O’nu inkar etmek için sebep bulmaya çalışmışlardır: Mâide suresi 41. ayeti: “Ey peygamber! Kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla “iman ettik” diyenlerden ve yahudilerden küfürde yarışanlar seni üzmesin. Onlar hep yalana kulak verirler, sana gelmeyen başka bir kesimi dinler dururlar; kelimeleri konulduğu anlamlarından kaydırıp değiştirirler. “
Müslümanların dini konularıda Yahudilerin hilelerinden nasibini aldı. İsrailiyyat’ın son 14 asırda İslam kültürüne nüfuz etmesi tefsir, tarih, kelam ve fıkıh alanlarındaki çalışmaları etkilemiştir. Yahudi kültürünün Müslümanlar arasında yayılmasında faaliyet gösteren ilk kişilerden biri Abdullah bin Selam’dı. Vehb ibn Münebbih de İslam toplumunda yanlış bilgiler yaydı. Diğer bir kişide Yemenli Yahudi Ka’ab el-Ahbar olup Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) vefatından sonra Müslüman olmuş Yahudi kitaplarından asılsız rivayetler ve Talmud hikayeleriyle hadisleri kirleterek İslam kültürüne zarar vermiştir.