Lût Peygamber (as); günahkarlara karşı yirmi yıllık direniş

Peygamber, Cenâb-ı Hakk’ın razı olduğu insan modelidir. Taklit edilmesiyle hakikate ve hidayete kavuşulan örnek şahsiyettir.

Peygamber, ismet sıfatına sahiptir. Yani, ondan, Allah’ın razı olmayacağı hiçbir söz, fiil ve hareket sâdır olmaz. O, bu noktada ilâhî bir murakabe ve rabbanî bir sigorta altındadır. Hem sözleri, hem işleri, hem de hâlleri insanlar için birer hidayet meşalesidir. “Resul” sıfatıyla insanlara sadece hakkı, doğruyu, güzeli emreder ve bunlara “abd” sıfatıyla, en ileri seviyede, kendisi uyar.

Hz. Lût (a.s), insanları tevhid inancına davet eden Hz. İbrahim’in (a.s) sahabelerinden biriydi. Tek tanrılığı yaymak için diğer şehirlere seyahat etmekle görevlendirildi.

Bu yolda pek çok zorlukla karşılaşmış, ancak övülecek bir tavırla sabir ve sebat etmiş, insanlara hidayet yolunda çalışmalarını sürdürmüştür.

Lût, Harran’ın oğlu ve Terah’ın torunuydu. Kur’an’da Hz. Lût (a.s) ismi 27 defa geçmektedir. Ayrıca  ondan Allah’ın bir peygamberi asi ve günahkâr bir halkın karşısına çıkan salih bir adam olarak bahseder. Kavmini Hz. İbrahim’in (a.s) dinine davet etti, fakat onlar onun emirlerine karşı geldiler.

Hz. Lût (a.s), Hz. İbrahim’in (a.s) akrabasıydı. Bazı rivayetlere göre İbrahim’in halasının (a.s) yeğeni veya oğlu, bazı rivayetlere göre ise İbrahim’in (a.s) karısı Sara’nın kardeşi idi. Hz İbrahim (a.s) onu Babil diyarına davet ettikten sonra kız kardeşi Sara ile birlikte ona iman etmiştir. Ve Filistin toprakları olan Kenan’a göçü sırasında İbrahim’e eşlik etti. Daha sonra Allah tarafından, insanları doğru yola davet etmek için başta Filistin’,in çeşitli şehirlerine özellikle Mutefikat yurdu olmak üzere başka şehirlere ve diyarlara gitmekle görevlendirilmiştir.  

Mutefıkat yurdunun ehli, Lût kavminin işlediği gibi günahlar işlerdi. Bu beldenin Kur’an’daki adı azabın indirildiği şehirler arasındadır.

Kur’an’da ve tarihi metinlerde bu şehir ve Lût kavmi hakkında olumsuz bir çehreden bahsedilmiştir. Lût Aleyhisselam’ın peygamber olarak gönderildiği kavim, ahlaksızlık ve edepsizlik noktasında çok ileri gitmişlerdi. Bu insanlar, kadınlar yerine erkeklere karşı şehvet duyguları besler ve hiç utanmadan bu duygularını açıklarlardı.Lût onları İbrahim’in (as) dinine ve günahtan vazgeçmeye davet etti. Lût’un (a.s) tüm ikazlarına rağmen kendisine tabi olmadıkları gibi, kötü huylarını da devam ettirdiler ve O’na zulmettiler.

Lût (a.s), onları doğru yola iletmek için 20 yıl uğraştı, ancak günahlarında ısrar ettiler ve sonunda Allah tarafından cezalandırıldılar.

Kur’an Lût (a.s) adını 27 kez zikretmiş olup özel niteliklere ve mükemmelliklere sahip olarak tanıtılmıştır. Örneğin hikmet ve ilim sahibi bunun yanısıra bazı kaynaklarda cömertlik ve misafirperverlik gibi özelliklerinin öne çıktığı söylenir.

Lût’un (a.s) eşinden olumsuz bir karekter olarak bahsedilir. Lût (a.s) kavminin işlediği günahlara destek olmuş, hatta halkın Lût’a zulmetmesine yardım etmiştir. Kaynaklara göre o da İlâhi azaptan nasibini almıştır.

Lût’un  (a.s) iki kızı vardı, Lût’un kızlarından biri Eyüp Peygamber’in (a.s) annesidir. Şuayb Lût’un damadı olarak tanıtılmıştır. Lût’un kızları İlâhi azap gelmeden onunla birlikte şehri terk ettiler. Tevrat’ta Lût'un yaşadığı Sodom şehrinde meleklerin bulunması, Lût kavminin çektikleri azap ve kendisi ile iki kızının azaptan kurtulması anlatılır.

Hz. Lût’un kabrinin Filistin’in El-Halil vilayetinin Beni Naim şehrinde olduğu söyleniyor.