
muslimsaroundtheworld sitesinin haberine göre, Müftü Şeyh Lidyan Şekalçi, Bu faktörlerin dinî hayatın sürdürülebilirliğini etkilediğini ve dinî kurumların toplumsal ve kültürel rollerini sürdürme kabiliyetlerini zayıflattığını vurguladı.
İmrahor ilyas Bey Camii veya Mirahor (Mîrahûr) camii Arnavutluk’un Görice (Korçe) kentinde bulunan en eski ve en önemli dini ve kültürel anıtlardan biri olduğunu belirten Şeyh Lidyan Şakalçi, “Bu cami, 1496’da inşa edildiğinden beri dini işlevini sürdürüyor ve şehrin İslami ve kültürel kimliğinin yüzyıllar boyunca devam ettiğinin canlı bir kanıtıdır.” dedi. Osmanlı padişahı II. Bayazid döneminde İmrahor İlyas Bey tarafından inşa ettirilmiştir. 1495 yılında Arnavutluk’un ilk camilerden biri olarak yapılmıştır. Günümüzde cami halkının yaşamındaki tarihi zenginliği ve insan varlığının sıcaklığını temsil ederek dini ve kültürel misyonunu yerine getirmeye devam ediyor.
Korçe Müftüsü, caminin sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda inancın sürekliliğini ve şehrin hafızasını temsil eden bir sembol olduğunu belirterek zamanın geçmesine ve farklı rejimlerin yükseliş ve düşüşlerine rağmen, bu caminin tarihi özelliklerini ve mimari özgünlüğünü koruduğunu söyledi.
Müftü göçün sadece gençler veya ailelerle sınırlı olmadığını, aynı zamanda bazı imam ve âlimlerin göç etmesiyle yerel din ve sosyal çalışmalarda somut bir boşluk oluştuğunu vurguladı.
Korçe Müftüsü İslami vakıfların çözülememiş sorunu bir diğer zorluk ve otuz yıllık geçiş dönemine rağmen, totaliter rejim sırasında el konulan birçok mülk hâlâ asıl sahiplerine iade edilmemiş durumda. Buda dini kurumları ekonomik açıdan istikrarsız bir duruma sokarak bağımsızlıklarını kısıtlamaktadır.
4314572