IQNA

Araştırmacı yazar Zeynep Erkut IQNA için kaleme aldı:

Mecnun'un Leyla'sı ve Recep Ayı

9:32 - February 01, 2023
Haber kodu: 3479147
Leyla: “Mecnun çok uzun yoldan geldi, yol boyu bir sürü yabancıyla karşılaştı, önce yolculuğun izlerinden, o yabancıların suretlerinden arınsın ve saf ve duru bir şekilde gelsin kapıma.” diye cevap verdi...

Mecnun'un Leyla'sı ve Recep Ayı"Allah'ın adıyla...

Kabileler aracı oldular ve Mecnun'un Leyla’yı ziyarete gitmesine ve birbirleriyle görüşüp evlilik akitlerinin okunmasına onay verdiler. Mecnun kabilesinin yaşadığı çölden Leyla’nın kabilesine doğru yola koyuldu. Yol uzun, mesafe çok, arada bir sürü durak... Mecnun'un ulaşması uzun sürdü biraz. Aylar sonra ulaştı Leyla’nın menziline. Kabilenin hanımları Leyla’ya haber vermeye gittiler, “Mecnun geldi, aileler de izin verdi görüşmenize, gelsin mi?” dediler.

Leyla: “Mecnun çok uzun yoldan geldi, bir sürü durakta durdu, yol boyu bir sürü yabancıyla karşılaştı, konuştu. Onun zihninde ve gözlerinde yabancıların izi vardır, hemen gelmemeli beni görmeye, benim suretim yabancıların suretiyle karışmamalı. Mecnun önce yolculuğun izlerinden, o yabancıların suretlerinden arınsın ve saf ve duru bir şekilde gelsin kapıma.” diye cevap verdi...

Hayat bir yolculuk gibi ve bizler bu yolculukta yüzlerce yabancı ile karşılaşıp binlerce surete yer veriyoruz zihnimizde, ruhumuzda. Ve bunca kalabalığın arasında, maşukun suretine ulaşamıyoruz. Günler geçiyor, aylar geçiyor, zaman akıp gidiyor toksinler biriktikçe birikiyor ruhumuzda. Koyu bir karanlığın ortasında her sesi duyup, her resmi görüyoruz ama maşukun cemali, namahrem gibi saklanıyor bizden.

Ve birden yavaş yavaş maşukun sesi duyulmaya başlıyor derinlerden: “Eyne Recebiyyun” “Recep ehli neredeler?” Bu ses bir davet, bu ses tıpkı sura üflenince kabirlerden çıkacağımız zamandaki gibi ruhlarımızı gaflet mezarlarından kaldıran bir nida.. Allah'ın büyük ziyafetine hazırlık mevsiminin başlangıcıdır Recep ayı. O büyük ziyafette ruhumuzda, canımızda, her zerremizde sadece maşukun izi olsun, maşukun nefesi olsun diye iki aylık bir hazırlık sürecinin, arınma sürecinin başlangıcı.. Tıpkı Mecnun’un Leyla’yı görmeden önce her suretten, her sesten arınıp temizlenmesi gibi.. Büyük bir buluşmamız var bizim, gecesi gündüzü rahmetin yağmur gibi yağdığı, kutlu bir zamana davetliyiz.. Bin geceden hayırlı bir gecede alın yazımızın aşk kalemiyle yazılmasına talibiz, amellerimize kabul mührü vurulmasına can atıyoruz.

Ama dedim ya uzun bir yoldan geldik, binlerce yabancı suretle karşılaştık, binlerce yabancı ses yerleşti derinliklerimize, önce bunlardan özgür olmalı ruhumuz. Şimdi tahliye zamanı, kötülüklerin kökünü kazıma zamanı.. Gelin bu ayda zikirle, duayla, raz-u niyazla ruhumuzu kuşatan zulmet perdelerini yırtarım, Leyla’nın kapısına saf, arınmış, tertemiz bir şekilde gidelim. Gözlerimizde O'ndan başka suret, ruhumuzda O’nun sesinden başka bir ses olmasın. Bu ayı ganimet bilelim hiçbir anından gafil olmayalım. Vakitlerin de ruhu vardır, kendi ruhumuzu vakitlerin ruhuyla uyumlu hale getirirsek, tüm bereketleri kuşatır benliğimizi. Dönüş ve tövbe ayının ruhuna uyarak, gerçek bir dönüşle dönelim İlahi dergaha.

Kıyamet gününde “Recep ehli neredeler?” nidası duyulduğunda, yerlerinden kalkıp yüzlerinin nuruyla mahşer sahrasını aydınlatanlardan olmak arzu ve temennisiyle…

Zeynep Erkut"

captcha